*

  • pierce borsnan, geoffrey rush ve jamie lee curtis'in basrollerde oynadigi film
    pierce brosnanin it insan rolu kayda degerdir.
  • oyunculuktan çok hikayenin anlatımından kaybeden sıradan bir film.
    sanırım panamada geçen ilk hollywood filmi
  • pierce ağbimin sıfır sıfır yedi tadında rollerde dadından yinmez olduğunu gözler önüne sererken, bu kadar adama bir allahın kulu da "siz ne yapıyorsunuz be kardeşim?!" dememiş mi diye düşündüren bir filmdir.
    hikaye gayet can alıcı ve wag the dog kıvamında bir siyasi eleştiri iken, nasıl olur da jamie lee ablamın yatak sahnesi kılıklı bir acayip oluşumu bulunur, kanalda çimmek halbuki ne şahanedir diye diye kokain kulelerine bakıp onlara öyle denmesindeki isabete vakıf olduğumuz; bir yandan gofret kemirip susurluk kazasını hatırladığımız sinemasal bir dışavurumdur.
    vurulmasa da olur.

    filmin müzikleri ile genel hal ve gidişatı sevgili teoya katılmadan geçmeyi imkansız kılmaktadır. şarkının türkçe çevirisi tatsız kalmışken, ispanyolcası güzeldir.
  • john le carré'nin our man in havana'yla birçok benzerliği olan kitabı.
  • geoffrey rushın iyi oyununun bile diriltemediği, pierce brosnan'ın aptal oyunculuğu yüzünde uyutan film.
  • birlikte izlediğimiz bir takım arkadaşların ilk yarı esnasında sigara içmeye çıkıp arada salonu terkettiği, benim ise izlerken "allahım, dünyanın en güzel filmi midir bu nedir" dediğim bir filmdir john boorman'ın bu güzel filmi. kanaatimce gerek içerik gerek anlatım itibariyle mükemmel bir james bond eleştirisidir. bu filmde istihbarat faliyetleri bir kör dövüşü havasında seyretmekte ve müdahale edilen ülkenin insanlarını felakete sürüklemektedir; james bond'daki gibi keskin planlamalar, keskin zekalar, hain kötü adamlar ve onlardan kurtarılan insanlar yoktur. ajan, james bond gibi çok çekici değil, sadece önüne gelen her kadına sarkan muhteris bir kişidir; görev aşkıyla ve yahut vatan sevgisiyle değil ödenekten tırtıklayacağı para için bu işi yapmaktadır; ve bu rolde bildiğimiz james bond oyuncusu pierce brosnan'ı görmek bana derin ironik hazlar yaşatmıştır. filmin temposu da gayet düşüktür, ne bir kovalamaca, ne bir yumruklaşmaca, film boyunca vuku bulan en hareketli "aksiyon" sahnesi tarlada iki kişinin itişmesidir, ki bu heyecanlı sahne iki kişiden birinin kıç üstü otlara oturmasıyla son bulmaktadır. kanaatimce bu filmin james bond severler tarafından sevilmemesinin nedeni temposunun düşüklüğü, ve fakat ondan daha çok, james bond'un gerçek ve sıradan yüzünü açık ediyor olmasıdır. bir james bond sever olduğum halde benim bu filmi çok sevmemin nedeni ise ironiyi james bond'dan daha çok seviyor oluşumdur.
    ayrıca john boorman'la alakalı olarak (bkz: zardoz) demeden edemiyeceğim.
  • pierce brosnan, geoffrey rush, jamie lee curtis gibi oyuncularin oynadigi colombia pictures yapimi bir film. esas oglanimiz abileri tarafindan panamaya gonderilir, orada bir sosyete terzisini kankaya baglar ve olaylar gelisir..
  • ununun, yağının ve şekerinin olmasına rağmen helvayı yapamamış film.
    oyuncuları kalbur üstü***; senaryosunu dayandırdığı romanın sahibi kaliteli*; para,pul ve envai çeşit imkan ellerinin altında; geriye kala kala yönetmen etkisi kalıyor ki tekerin çıktığı yer bu nokta olmalı. john boorman, elindeki zengin olanaklarla adını temize çıkarmak yerine (zardoz filminde yaptıkları hala hafızalarda) bilgi üniversitesi sinema televizyon bölümünden mezun olmak için kısa metraj film çekebilecek kadar yetenek sergilemiş. gittikçe güzelleşeceğine dakikalar geçtikçe boğan bir anlatımla işin tadını kaçırmış. izlemeyin.
  • daniel radcliffein ilk oynadığı filmdir ayrıca.
  • şimdiye kadar hiç bahsedilmemekle beraber, çok ciddi miktarda casablanca'ya göndermeler yapan filmdir.

    --- spoiler ---
    filmin başında harvey (geoffrey rush) ajan andy'yi (pierce brosnan) "welcome to panama.. casablanca with no heroes" diyerek selamlarken, filmin sonuna doğru andy, elde ettiği kara parayı, kendisini gammazlamaması karşılığında ingiliz büyükelçiyle paylaşırken, " i think this is the beginning of a beautiful friendship" der, ki bu casablanca'nın rick'i ile polis şefi louis'i arasındaki diyalogun aynısıdır.
    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap