*

  • türk edebiyatındaki en renkli karakterlerden biridir. bir edebiyat öğretmeni olan bayıldıran, son derece işine adanmış, yaşı ilerlemesine rağmen heyecanını yitirmemiş, samimi, içten tavırlarıyla dost bir yüzdür. yaptığı şiir çözümlemeleri, incelemelerle bir çok akademisyenden daha yararlı metinler bırakmıştır meraklılarına.
  • behçet necatigil'in öğrencisi. ve hala iflah olmaz takipçisi.
    necatigil'in kendi şiirini oluştururken yaptığı karalamaları gün yüzüne çıkartıp, necatigil'in şiir işçiliğine vurgu yaptığı şahane bir yazısı vardır.
  • şiir çözümlemelerinde özgün yaklaşımlar sergileyen edebiyatçı.

    ece ayhan'ın "meçhul öğrenci anıtı" adlı eşsiz şiirine yönelik incelemesi "e" (entellektüel) dergisi tarafından 1999'da ödüllendirilmiş.

    1944 adana doğumlu. ilk ve orta öğrenimini adana'da tamamladı. istanbul çapa eğitim enstitüsü edebiyat bölümü'nden mezun. türkçe ve edebiyat öğretmenliği yaptı. birçok namuslu yurtsever gibi o da 12 eylül karanlığında ünlü 1402 sayılı sıkıyönetim kanunu'yla- 12 eylülcülerin yüzüne tükürmeyi gerektirecek binlerce örnekten biri olarak- meslekten ihraç edildi. o yıllarda birçok devrimci demokrat insanın yaptığı/ yapabileceği işi, pazarlamacılığı 12 yıl sürdürdükten sonra emekli oldu. bir özel okulda öğretmenliğe döndü. beraberinde yazmaya da.

    "yordam, varlık, soyut, birikim, türk dili, türkiye yazıları" gibi yayın organlarında şiir üzerine yazılar yazdı, şiir çözümlemeleri yaptı. yazıya döndükten sonra, "evrensel kültür, yeni biçem, düşlem, varlık" dergilerinde şiir çözümlemelerini sürdürdü.

    kendi yorumum da şu: edebiyat öğretmenliğini "edebiyat memuru" olarak sürdürmediği için bu denli verimli olmuş. darısı örnek alacaklara.
  • çok sıkı bir edebiyat tarihçisi ve şiir eleştirmenidir. bizde eleştirmenden anladığımız hala toplumcu gerçekçilik gibi tarih öncesinin ezberlerinden kaldığı, denemeden gezi yazıları anlaşıldığı için değerinin anlaşılması zor.

    kitapeklerinde tanıtım yazıları ya da yaınevi sponsorluğunda yazara yaranma denemelerine maruz bırakıldığımız şu ortamda yaratıcı ve ziihn açıcı eleştiri metinleridir.

    komşu yayınları'ndan çıkan "sezai karakoç'un coğrafyası" 2015 yılının en yaratıcı kitabıdır. kitabın açılışında söz ettiği "suskunluk suikastı" na kurban gitmese bari.
  • varlıkın ocak 2017 sayısındaki "dilin yüceliği" başlıklı yazısında dil devrimiyle ilgili samimi ve açık eleştirilerini ortaya koymuş yazar, edebiyat insanı:

    "...şimdi "bir tümceyle anlattığım seviyi yanıtlamaya usum elvermezdi" deseydin, acaba anan ne anlardı bu cümleden? bu metin atatürk'ündür. anadili diye yücelttiğin dil bu mu?..."

    "...kendisi sınıfsal olmasa da dilin kullanımı sınıfsaldır. egemen sınıfla aynı dili kullanır, ama aynı dille konuşmayız. bu iki sınıf aynı yerde yemez: biri aşevine öbürü restauranta gider! bu iki sınıf aynı yerde bile sıçmaz: biri kenefe/helâya öteki lavaboya gider..."
hesabın var mı? giriş yap