• nefret ettiğim filmlerdir.

    şimdi tamam, bir adam iyi yönetmen olabilir. aynı adamın en az bir tane, doğaüstü yapıtı, şaheseri de olabilir. ama bu durumlar, bu adamın yaptığı her haltın baş tacı edilmesini gerektirmez.

    kimi insanlar var, filmin içeriği hakikaten de içler acısı, yerlerde sürünüyor, yani anlattığı hiçbir şey yok yapımın; ama sırf yönetmenin ismi bilmem ne diye, "uuu müthiş... uuu yönetmen yine konuşmuş... uuu yönetmen döktürmüş..." diye tepkiler alıyor.

    yahu arkadaşım, bir filmin iyi, güzel, kaliteli olabilmesi için tonla farklı değerlendirme biçimi vardır. tutturmuşsunuz bir yönetmen ismidir gidiyorsunuz. adam bir tane başyapıt yaratmış diye, yaptığı her şeyi başyapıt olarak görüyorsunuz. ha belki de adamın hiçbir üst düzey eseri yok, ama siz sırf bu isim dillerden dile dolanıyor, birkaç popüler şahısça beğeniliyor diye kişinin her yaptığını göklere çıkarıyorsunuz.

    örnek mi? tamam...

    neymiş efendim, yönetmenin adı steven soderbergh diye oturup bu adamın bütün filmlerini alkışlayacakmışız. steven soderbergh'in bakış açısını bilecek, filmi ona göre yorumlayacakmışız. oldu. adam filmde hiçbir şey ifade etmesin, bomboş bir film yapsın, sonra da vay efendim ismi steven soderbergh diye beğenelim o filmi. al işte, "contagion"ı hiç beğenmedim mesela. ama ocean's serisini gayet başarılı bulmuştum. ne olacak şimdi?

    neymiş efendim, yönetmenin adı kim ki-duk diye oturup bu adamın bütün filmlerini alkışlayacakmışız. kim ki-duk'un felsefesini bilecek, filmi ona göre yorumlayacakmışız. oldu. adam filmde hiçbir şey ifade etmesin, bomboş bir film yapsın, sonra da vay efendim ismi kim ki-duk diye beğenelim o filmi. al işte, "hae anseon"ı hiç beğenmedim mesela. ama "shi gan"a, "bin-jip"e hasta oldum. ne olacak şimdi?

    neymiş efendim, yönetmenin adı quentin tarantino diye oturup bu adamın bütün filmlerini alkışlayacakmışız. quentin tarantino'nun yaklaşımını bilecek, filmi ona göre yorumlayacakmışız. oldu. adam filmde hiçbir şey ifade etmesin, bomboş bir film yapsın, sonra da vay efendim ismi quentin tarantino diye beğenelim o filmi. al işte, "pulp fiction"ı hiç beğenmedim mesela. ama "inglourious basterds"a, "reservoir dogs"a bayıldım bayıldım. ne olacak şimdi?

    diyeceğim o ki tamam bir yere kadar beğeniler kişiseldir, zevkler ve renkler tartışılmaz olayına gelir konu; ama akıl da var, mantık da var, azıcık doğru bakalım şu film olayına, sırf yönetmeninin ve oyuncularının isminin hatrına, sıradan filmleri de kült seviyesine eriştirmeyelim. olmuyor.
  • death proof isimli filmin de dahil olduğu grup.
    (bkz: quentin tarantino)
  • (bkz: hugo)
    (bkz: martin scorcese)
  • (bkz: fargo)
  • (bkz: tenten'in maceralari)
  • (bkz: kim ki-duk)
  • christopher nolan ve filmlerinin dahil olmadığı liste.
  • kişinin söz konusu yönetmene olan saygısı ve toleransıyla alakalıdır. bazen 'kesin ben sana şu filmde çok yanlış geldim üstat, yoksa sen beni üzmezdin.' deme isteği uyandıran filmlerdir.

    (bkz: 2001 a space odyssey)
  • majid majidi ve filmlerinin dahil olmadığı liste.
  • bana göre kesinlikle eraserhead'dir. film iyi mi kötü mü bilmiyorum ama kesinlikle bir şey anlamadım. kimsenin de herhangi bir araştırma yapmadan bir şey anladığını sanmıyorum. belki de yanılıyorum çünkü çok fazla hastası var bu filmin. eğer ben yanılıyorsam ve bu filmi çok seven kişiler izlerken filmi gerçekten anladıysalar o kişilere gıptayla baktığımı söylemek isterim.
hesabın var mı? giriş yap