padiantum

• (bkz: adiantum pedatum)
• yıllar sonra sandalyelerimizde sallanırken, ben botoxtan mimiklerimi tam kullanamıyorken o da üşüyen bacaklarını battaniye ile örtmüş, ellerinin titremesini sürekli alkol alarak içkiye bağlamaya çalışırken büyük ihtimalle, geçmişi yad edeceğiz ve ahh eskilerden kim kaldı deyip yaşanan onlarca anı, kavga ve neşeyi hatırlayacağız. böyle birinin olacağını bilmek bile mutluluk veriyor, hüzünle beraber. o zamana kadar yediği dayaklardan beyni hasar görmezse eğer. o kadar itiştik kakıştık ki beraber, bir ara haftanın 7 günü görürdüm kendisini. neyse o karanlık günler geride kaldı. inatlaşmanın en zevkli olduğu insan. cenazemde basın açıklamasını yapacak kişidir. gece makyajı unutulmasın.
• üzerinde peşini bırakmayan bir yağmur bulutu olduğunu gördüğümde cidden üzülmüştüm, bu yüzden kendisine en sevdiğim 12 panelli şemsiyemi hediye ettim, ne yaptı? şemsiyeyi evde unuttu, o zaman anladım ki bir allah dağına göre kar veriyor yani altyapı da var yani bahtsızlığı çeken. (açıktan konuşmayalı yıllar oluyor) cidden pembe panter kadar alımlı bu çocuğun başına gelenler bir de pişmiş tavuğun başına geldi. ama kendisi de pembe panter duyarlılığında bir insan zaten. o zaman kaderine kızma otur onunla barış padiciğim. ayrıca 2005 mayıs les sınavında da devamsızlıktan kaldı^*, gözler seni aramış, sense gaflet uykusundaymışsın nurdan!
• "liposuction dolu günlere doğru elele" adlı tv programına başlamasına sebep olan şeyler tarafımızca araştırılmaktayken, bu işte bir sevgili var adlı romanı da piyasaya çıkan çok yönlü, sanatçı ruhlu (ay ay ay) insan. benden sadece 1 yaş büyük olması, şu aralar girdiği kutlu doğum günü haftasında kendisini gönülyazarlaştırmışken, etrafa yaydığı "benim donlarımı giyiyordu" laflarını bir tarafına sokmasını rica ediyorum. bundan 10 yıl sonra tanışıyor musunuz diye soranlara vereceğim cevaplar olarak, maalesef, ahahah ciğerini bilirim, adımız yan yana anılmasın veya metroya bindiği günleri bilirim gibisinden şeyler hazırlarken, hayatımda bana en çok tahammül eden ve hayatımda en çok tahammül ettiğim insan olduğu da kayıtlara geçsin. (bu tahammül meselesi karşılıklı yalnız, bok boku kenefte hesabı).
• bahtsız bedevinin çölde başına gelenler sembolist bir tarzla anlatılsa kimin hayatı olurdu diye düşünmeden edemeyen ben, geçen mayıs döneminde lesi uyuya kaldığı için kaçıran padiciğimin bu aralıktakini de "sisten dolayı okulun yerini bulamaması" nedeniyle bir kere daha kaçırması ile bu konuyu sorgulamayı bıraktım. senin lese gömdüğün paralarla çocuk okuturlurdu diyorum yani. mayısda gireceğim seneye de mastera başlarım demesine ise gülümsüyorum: got kispetten cikmissa yarrak bagdattan gelir
• artık orkid kullanan kadınlar kadar özgür bir insandır padiantum.. 7. sene sonunda ileride kendisine kanser olarak dönecek olan türlü streslerle okulunu bitirdi. artık o'nun öğrenciliğinden bana fenalıklar geldiği için kutlamalara ben şimdiden başladım. işin ilginç tarafı adam okulu bitirirken ıkına ıkına yazdığı tez için "bunu yayınlatalım" teklifi aldı. hayır ıkınmadan yazsa ssci da mı yer bulacaktı kendine bu tez. üzerime iyilik sağlık. padiantum akademik dünyada, şapkalı kadın rumuzuyla mı yayınlayacaklar makalelerini. artı neyi bulacaktı? vodka ile çalışan arabayı mı... yine de severim.
• "tümevarımcı oral seks: kafasından taşaklarına eleştirel bir bakış" isimli makalesini merakla beklemekteyiz.
• kendisine wilde'ın "work is the curse of the drinking classes" sözünü hatırlatıyor ve hale jale bütün mahalle'den "ayyhh bu sabahların bir anlamı olmalı" şarkısını istiyorum. pazar sabahları evindeki sıcak yatağı yerine "yolda yürürken uyanan" ve donunu kaybettiğini fark eden padiantum'a sonsuz sevgilerimle ^*.
• eylemlerine kısa bir süre ara veren, geri dönüşü sue ellen'dan daha muhteşem olacak olan, motorize (bkz: hayatın kinayelerle dolu olması) kısa dönem er. in the army now dinlediğimi sanıyorsan yanılıyorsun çiko bilirsin abartmayı sevmem; miss baltimore crabs dinliyorum. dönüşünde sahneye koyacağımız şovu için.
  
  "those poor runner ups
  might still hold some grudges
  they padded their cups
  but i screwed tha judges!
  those broads thought they'd win
  if a plate they would spin in their dance"