neceflimasrapa

• (bkz: necefli masrapa)
• taxiye binilir hatunlar arkada muhabbet eder ondeki kazma (bkz: ben) sofor e yolu tarif eder taxim pizza hut icin divanin oldu noktadan cikilir tam inmeye yaklasirken
  
  - yahu neden burdan geldik gumussuyundanda gelebilirdik neden burdan getirdin arabayi.
  - kem kum ben sey ehe agucuk aguu ( turkce meali : eh be guzelim ne diye asagiladin simdi dakka 1 gol 1 )
  
  uyari : taxi guzergahini ona birakin , taxiye binince 10 kaplan gucunde kukreyebiliyor^*
  
  aslen sevimli bise salata alma sanati konusunda iddali sahsiyet
• hasta olan asabi ama bi okadar da neseli tatli eksi yazar
• yanardönerli rol yapabilen bi hatun. ben biliyodum da yazmamıştım bugüne kadar.
• bu hatun kıvırcık saclıyken cok daha bi taş oluyomuş, ayrıca nası gözümden kaçtı bilmiyorum zaten fıstık gibiymiş de haberimiz yokmuş..^*
• "gönül ne çay ister ne çayhane gönül sohbet ister çay bahane" sözündeki deruni manayı, ehli kulub bir gönül dostu^* ile sohbetime vesile olarak tekrar idrak etmemi sağlayan ve o güzel akşam için teşekkürü borç bildiğim zat.
• kuzenlerini ve komşu gençleri ayartıp kışkırtarakakyarlar dan kosa yatla geçirten, kos topraklarına basınca abd'den dönüşte bush'a dostluk ve barış için feda ettiği yunan sevgilisi spiro'yu hatırlayıp kardeş ve sevgili yunan topraklarına14 şubat günü ayak basar basmaz aşk acısı çeken, daha sonra da hadi size kolay gelsin deyip kos adası asayiş şube müdürlüğünden sığınma hakkı isteyen^**, spiro aşkından akıttığı gözyaşarından dolup taşan ege denizini dolduruşa getirip azdıran ve sonra fırtına dolayısyla adada 7 arkadaş mahsur kalan bu sabah yakını itibari ile türk topraklarına ayak ve kol basan macerakolik çılgın bediş...^*
• martı seven bir yazardır kendisi.^**
• entry'den doğum günümü görüp, kutlamış, nazik insan. besbelli ki tanımak gerek kendisini.
• o bir deli kızın türküsü. deliliğini erasmustan aldı ve onun sesini dinledi.erasmus der ki:“ deli olmak kendini tutkuların akışına bırakmaktır. deli kendi zararına olarak bilge olmayı öğrenir. bütün taşkın tutkuları delilik doğurur. çünkü bir deli ile bir bilge arasında ki fark birincisinin tutkularına, ikicisinin ise aklına boyun eğmesidir. bence delilik cinsine ne kadar sahipsek o nispetlede de mutluyuzdur. ki herkes şahit, köyün delisinin fırlattığı taş çooook uzaklara gitti.”
  (bkz: delidir ne yapsa yeridir)