• iran için de hatırı sayılı bir külliyatla son derece meşru bir çizgi içinde ilerlemektedir. bizde ise yılmaz güney'den kazım öz'e kadar bir çok isim bu kategoriye sokulmaya çalışılsa da olmuyor, olamıyor. nedeni için bir kez daha (bkz: zamanı baraye masti asbha) ya da türkçeye çok yakışan haliyle; sarhoş atlar zamanı.
  • sinema görünür olma arzusu, görüntülü ifade tarzıdır. kürt sinemasına da kürtlerin görünür olma arzusu, görünmezliğe karşı durması denilebilir.

    musa anter'in bir şiirinde şöyle bir ifade geçer: 've direnmek kalırdı kürde; yaşamanın bir başka adı direnmekti.' bu söz kürt halkının toplumsal, sanatsal, siyasal ve edebi yaşamını en iyi ifade eden sözlerden biridir. çünkü kürt halkı attığı her adımda engellemelerle karşılaşmış ve en temel insani hakları için bile mücadele etmek zorunda kalmıştır. bu yüzden kürtlerin hangi alanda olursa olsun attıkları her adım bir direniştir. kürt sineması da görünmez kılınmaya karşı bir direniştir.

    henüz kürt, kürdistan sözcüklerinin söylenmesinin tepkilerle karşılandığı bir ülkede kürt sineması irdelenmesi gereken bir konudur. bu da mizgin müjde arslan'ın kürt sinemasını irdelediği güzel bir yazı:

    kürt sineması
  • kürt sineması diye bir şey yoktur esasında. yani vardır ama bildiğimiz anlamda kürt sineması değildir bu. çünkü sinemada akımlar ülke sinemasına göre şekillenir. mesela 90 öncesi tamamen bir türk sineması vardır, kürt filmleri bile yok gibidir. çünkü sansür etkisi vardır. yani kürt yönetmenler vardır hatta ufaktan bu sorunlara da değinir ama bunu kürt sineması şeklinde yapmamışlardır. keza yılmaz güney, yaptığı şey kürt sineması değil salt bir türk sinemasıdır. 2000 sonrası özellikle sansür etkisinin artık yok olmasıyla kürt sineması dediğimiz şey şekillenmiştir fakat bu türkiye sineması içinde yer alır. yani sinema tarihimizi 2'ye ayıracak olsa, 90-2000 öncesi türk sinema tarihi, 2000 sonrası için de türkiye sinema tarihi diyebiliriz. kaldı ki, orhan eskiköy bi' kere ben kürt sineması veya kürtler için film yapmıyorum, aksine türkler için yapıyorum. çünkü bu filmleri görmesi ve anlaması gereken türklerdir demişti. zaten bahman ghobadi falan da iran sineması içinde değerlendirilir. yani kürt sineması diye bir şey yoktur. türkiye sineması içinde, bir kürt yönetmen, kürtleri anlatan filmler yapar. olay budur. hatta kürt sineması yerine toplumsal gerçekçi sinema demek daha bile mantıklı olur.
  • dün bir örneğini izlediğim sinema türü.

    (bkz: my sweet pepper land)

    kuzey ırak'ın türkiye sınırında bir köye adaleti ve devlet kanunu getirmek için uğraşan bir polis ile köydeki çocukların eğitimi için tüm olumsuzluklara rağmen çaba harcayan bir kadın öğretmenin hikayesi. türkiye'ye karşı pek bir olumsuzluk içermiyordu, sadece türkiye'deki kamplarda bulunan pkk'lılara yardım mevzusu vardı bir.

    gözüme çarpan şey ise kürt milliyetçiliği vurgusunun fazlalığıdır. yeni devlet, devletin otoriterliği ve modernizm vurguları çok fazlaydı.
hesabın var mı? giriş yap