*

  • (bkz: imam iserse cemaat sicar) ba$liginda anlatilan dogrusunun 'imam osurursa cemaat sicar' oldugunu sandigim atasozu..
  • konu ile ilgili şöyle bir dayelog yaşanır;
    sorucu susar ama susamaz: nereye abi?
    cevapsal suser: altına yawrum altına. aazına zıçcek diil ya...
  • istatistiksel bir ozdeyisimizdir , imam'in yaptiklarinin cemaat tarafindan kat kat fazlasinin yapilabilecegini soyler.
  • bu atasözünün taşıdığı anlam "cemaatin hocayı örnek alıp abarması" değildir... gerçek anlamı: imam, cemaat tarafından, din konusunda günahı/sevabı yada yapılacak*/yapılmayacak* eylemleri en iyi bilen kişi olarak görülmektedir. eğer ki imam, cemaatçe daha önce haram bilinen bir eylemi* kendisi yaparsa, cemaat "aaa bu haram diilmiş" diyecek ve "ulan hoca böyle yapıyorsa biz de sıçsak(!) ne olur ki?" düşüncesini içinden geçirecek ve sonuçta cemaatin içine bir suistimal, bir gevşeme olacaktır. bu atasözünün taşıdığı anlam budur...
  • efendim hikayesi şöyledir bu cümleciğin; iskender pala'dan aktarıyoruz:

    halk arasında "imam os…sa cemaat sı..r" diye bir söz vardır. göz önünde bulunan ve örnek alınan insanların, toplumun hoşuna gitmeyecek veya onları ifsad edecek davranışlardan uzak bulunmaları gerektiğini anlatan bu söz, aslında ünlü ebced ve tarih düşürme ustası sürurî'nin bir dizesinden galattır. hikâye şöyle:

    vaktiyle dini hassasiyeti olan bir köyün genç ama şişman imamı, bir öğle namazının farzını kıldırırken secdede kendine hakim olamayıp yüksek perdeden yellenmiş. o anda cemaatin tepkisini düşünüp selam vererek namaz bozmamış ve henüz cemaat secdede iken usulca aradan süzülüp evine varmış.

    - hanım, demiş, pahada ağır yükte hafif ne varsa al, kaçıyoruz; gerisini yolda anlatırım.

    gidiş o gidiş; yıllarca imam geri dönüp bakmamış. ama ne var ki hanımın yıldan yıla durumu artmış. çoluk cocukla birlikte kadının takazası da büyümüş:

    - bey, bizim o köyde tavuğumuz, koyunumuz var idi. evimiz kim bilir ne oldu? çeyizimi senin yüzünden kaybettik, eşyalarımızı heder ettin…

    imam efendinin canına tak edince bir gün,

    - peki demiş, hatun, gidip şu köyü bir yoklayayım.

    merkep sırtında iki günlük yoldan sonra içi titreyerek köyün yamacına varmış. hep "ya hâlâ beni tanıyan ve o günü hatırlayan var ise!?.." diye düşünüyormuş. köyü yoluna saptığında 10-12 yaşlarında bir çocuğun kuzu otlattığını görmüş. biraz istihbarat toplamak için yanına yaklaşıp selam verdikten sonra sormuş:

    - sen bu köyden misin evlat?

    - evet amca!

    - falanca ne yapıyor?

    - o mu, sizlere ömür amca, geçen yıl kaybettik?

    - öyle miii? vah vah, allah rahmet eylesin (içinden de "oh oh!" diyormuş.)

    - ya falanca?

    - üzerinize afiyet o kötürüm oldu, evden çıkamıyor.

    - tüh tüh tüh! allah şifa versin! (yine (içinden "oh oh" çekmiş.)

    - feşmekanca adam iyi mi peki?

    - sorma amca, onun da gözlerine kara su indi, kimseyi göremiyor?!

    - eyvah, eyvah, eyvah!.. ne hoş insandı!

    imam böyle böyle "vah vah, tüh tüh, oh oh!" diyerek bütün cemaati saymış. hepsi ya yatalak, ya göçgün, ya âmâ… içi rahatlamış ve "artık huzur-ı kalb ile köye gidip mallarımı isteyebilirim!" diye düşünerek çocuğa veda ederken gönlünü almak için başını okşamış ve sormuş:

    - aferin sana delikanlı, kaç yaşındasın sen bakayım!?
    - valla amca yaşımı bilmiyorum ama imamın os..duğu sene doğmuşum!

    ***
    ünlü şair sürurî böyle bir vak'ayı işitir de buna tarih düşürmez mi?! hemen yapıştırmış:

    kubbeyi gümletir zarta-i şişman imam
    k’eylememiş secdede mak’adına ihtimâm
    güldü müezzin dedi sürûri târihin
    sı.dı cemâat yine çünki oss.du imam

    bu son dizenin ebced rakamıyla karşılığı 1188 hicri tarihini veriyor. milad'i karşılığı 1777. yani sürurî'nin yaşadığı döneme (1752-1814) uyuyor. belli ki bu kıt'a halkın diline perseng olunca birileri son dizeyi deyim haline dönüştürüvermiştir:

    imam 311 ise cemaat 117
  • bir rivayete göre bunun aslı: "hoca esnerse öğrenci uyur" imiş. tatlısu versiyonu da denebilir. (ara: tatlısu)(ara: tatlı su)

    ayrıca imam osurursa yapacağı şey: rekat bitiminde cemaatin en önündekilerden namazı iyi bilen birisini kendi yerine getirip kendisi abdestini tazelemek üzere ortamı terketmektir.

    imam, eksik kalan rekatları sonradan kendi kendine kaza eder.

    imamın yerini alan kişi ise osuruğun vuku bulduğu rekatı tekrar kıldırmak suretiyle namazı resume eder.

    bu yüzden cemaatin en ön saflarında genellikle en yaşlılar, namaz kılmanın şartlarına en vakıf insanlar bulunur. bir nevi yedek imamdır bunlar.
  • maksat bir şeyleri abarmak ise, jet imamın osurunca cemaatin ortamı bok deryasına çevirmesi kaçınılmazdır.
  • halloween partisine gidiyoruz etkinliğinde zalambodont tarafından "imam sıçarsa cemaat... hassiktir ben sıçtım galiba" şeklinde telafuz edilmiş cümle. (bkz: yaran monologlar)
hesabın var mı? giriş yap