5 entry daha
  • yerel bilgelikler, işaretler:

    rumi 15 ağustos yani miladi 28 ağustosta yerden, bir yüzü toprağa değen bir taş kaldırıldığında, taşın altı ıslaksa o izleyen kış yağdarlı ve ağır olacağına işaretmiş. pıynar pırnallarda pelit çok olursa, ayva çok olursa, bir de selvi/kavaklar alttan değil üstten, tepeden yaprak dökerlerse kış yoğun geçecek demektir. ağaçlar tepeden sararırsa kış çok olur. yapraklar ortadan sararırsa orta halli geçer. aşağıdan sararırsa kış ılıman olacaktır. selvi, ceviz, elmalar ama en iyi selvi* ve ceviz gösterir. 2017 güzünde çukur çeylen'de ortadan sararmışlar... anlamlıdır. rumi ağustos on beşinde yerden bir taş kaldır, altına bak, ıslaksa kış ağır yani sert geçer. köpekler zemheride gölgeye yatarlarsa izleyen yılın yaz mevsimi sıcak ve kurak geçecek demektir.

    köstebekler kör ama bize mevsimin gelecek özelliklerini göstermede işaretçi/haberci oluyorlar. köstebeklerin yeraltından kazıp toprak üstüne yığdıkları kumullar yani gümüllerin bir ip gibi doğrultu üzerinde olması halinde kış ılıman ve yumuşak geçecek demekmiş. 2017 güzünde anam öyle gözlemlemiş. çok iyi kemirgen çenesine sahip olduğundan aslında köstebeğe sert toprak, yumuşak toprak fark etmiyor. tüneller açıyorlar. (bkz: kös köpeği)

    balkabağı uğursuzdur veya habercidir. aşırı verim verirse o evden ölü çıkar. babam öleceğinde anamın bal kabağı 16 tane koca kabak dökmüş*. eminece, kız kardeşimin kaynanası öleceğinde 2 kabak kökünden bir sürü kabak çıkmış. "senin bir başını yiyeceğin var," demiş kadın. güzüne ölmüş. öteki kabaklar değil bal kabağı. aynı yönde deneyimler ve değerlendirme giresun bulancaklılardan ve arnavutlardan da duydum. kayananamın babası öleceğinde -ki arnavut kökenliler, onlarda balkabağı çok bol vermiş. "baş yer," derlermiş. dedesi ise tanesi 20 kg gelen balkabaklarından bol bol yetiştirdiği yıl büyük belalara girmiş, nefsi müdafaada 5 kişiyi mi ne öldürmek zorunda kalmış.

    karga ile kuzgun veya iki karga bir evin yakınında fena kapışır dövüşürse o evden ölü çıkarmış, fark edenler beklemeye başlarmış. dedem öleceğinde düveletli kuşu evimizde ötmüş. doğuya bakan penceremizde ötmüş.

    gerçek hayat rastlantısı olarak, bir çocuk kendi bacaklarının arasından (geriye doğru ve ters) bakarsa oralarda bir ölüm, can kaybı olacağına belirti sayılır. bunu balkabağının bol dökmesi gibi ciddiye alıyorlar.

    hamaz yani hortum kıvrıla kıvrıla eve veya çadıra giderse o evden ölü çıkabilir. iyi gelmez. anam çadır kenarı hamaz gördükten sonra 15 gün içinde hosatlı'nın mehmet motor kazasından ölmüş. bundan başka, babam öleceğinde bizim evin üstüne doğru çok hamaz geldiğini komşu görmüş. sinaplıdır diye açıklıyorlar. o hamaz gören çadırın çocukları yurtta kalmışlar, öksüz - yetim gibi.

    evin çatısının ana direğinin çatlaması da böyle belirtilerden. bizim evin çatısından çivi çakılması gibi sesler duymuştuk. yalnız o dedem öldükten sonraydı galiba. evin kenarı göçerse öyle. binanın bir bölümü yani. babamın ölüm yılında bizim evin kuzeydoğu köşesi göçmüştü. "olee, sen mi geldin hoş geldin." demiş birinde babam kendi kendine. komşu kadın melahat duymuş. uyuyormuş oysa. melahat kaygılanır diye anama söylememiş, ölümünden sonra anlatmış.

    sabah düşünde (uyanırken direk anımsamak üzere) karı mahrem yerlerini görürsen erkek ölümüne, erkek mahrem yerlerini görürsen karı ölümüne işarettir diyor annem.

    halkımız rüyada diş dökülmesi hakkında ısrarlı. rüyada özellikle ön diş düşüyorsa bu yakın bir akraba öleceği kehaneti sayılıyor.

    bireysel olarak rahatsız etmeyi sevmem, ama önceden haber vermeyi, izin almayı, söz vermeyi de sevmem. bir gece veya bir gün, bir an ansızın varmayı severim. kapıda birden bir ikirciğe düşersem orada tek ayak üstünde ve kararsız saatler geçirmeyi göze alabilirim. sembol ve belirsizlik okumayı geliştirmek için böyle alıştırmalar birebirdir.

    bir çocuğun başında tepe tarafında, dik yükselen bir saç tutamı varsa, ona "inat tüyü" derler. buna sahip çocukların aksi, inatçı olacağını öngörürler. alında spiral biçimli bir saç bölgesi varsa ona da "inat gülü" derler. aynı yoruma ve sonuçlara gebedir. kafanın tepe tarafında bu spiral yuvarlanmış saçlardan iki tane varsa o kişinin iki (kez) evleneceği öngörülür.

    saç telleri, arası dümdüz çizgi oluşturacak şekilde sağa ve sola ayrılabiliyorsa kız çocuğu ileride uzaktan, kanı karışmadık yerden evlenecek demektir.

    fırtına takvimi ve rumi ayları temel alan halk takvimi bütünüyle süzme işaret yönergesi sayılabilir. bunlardan bir tanesi için bkz. anadolu halk takvimi

    "annemin bir inancını hatırladım. "ağır olan" evlilik mumları felakete işarettir. merasim sırasında eşlerden hangisinin mumu daha çabuk tükenirse, o önce ölecek demektir." panait istrati- hayduklar

    ["(dün gece bir rüya: saatim patlıyor, sonsuz küçük çarklar, dişliler ortalığa yayılıyor, toplayamıyorum, saat camı bir iç basınçla şişiyor, dağılıyor.)" (g.264) halk arasında yaygın olan rüya yorumlarından derlenmiş piyasadaki kitaplardan birini açıp, bu rüya ile ilgili açıklamayı okuduğumuzda ise şaşkınlığa düşmemek elde değildir: "saatinin dağıldığını görmek: ölmeye işaret olarak yorumlanır."] yıldız ecevit - ben buradayım

    (bkz: işaret/@ibisile)
    (bkz: yora), nişane
    (bkz: sayacak)
    (bkz: dipsiz/@ibisile)
    (bkz: ölü yıkama/@ibisile)
    (bkz: patates/@ibisile)
    (bkz: un ağzı açma)
5 entry daha
hesabın var mı? giriş yap