hakkaride bir mevsim

• o/hakkâri'de bir mevsim, ferit edgü'nün 1977'de yayımlanan romanıdır. edgü 1964’te er-öğretmen olarak gittiği hakkâri’nin pirkanis köyünde yaşadıklarını yıllar sonra düşle gerçeği bir arada kurgulayarak bu romanında anlatmıştır. bir kış mevsimi boyunca -kitaptaki ifadeyle - hak. ilinin pir.
• ön ve son söz dediği kısımda ferit edgü ne güzel satırlar yazmış bir kentle ilgili:
  
  “sende, gurbette duymuştum kendimi, kentim hak.
  senden uzakta yaşadım gerçek gurbeti.”
• (bkz: hakkari'de bir mevsim)
• romanında hakkâri'yi bir hak kenti diye anlatır..
  her kentin kendine özgü bir ruhu var, bu şehir dağların sahiplendiği şehir..
• ey çaresiz
  neyin çaresini arıyorsun
  neyin çaresi var, neyin yok
  yaz bunları bir kenara
  bir gün belki bulursun çareyi
  insanlar ölmesin demiyorum
  istediğim ölümsüzlük değil
  ne kendim, ne başkaları için
  istediğim, çocuklar ölmesin
  çocukların ölümüne
  dayanamıyormuşum demek
  hiç çocuğu olmayan, hiç çocukluğu olmayan
  hiç çocuklarla yaşamamış ben
  gözyaşlarım utancım değil
  daha önce ağladığımı ansıyorum
  ama bir düşünce:
  ya öbür çocuklar da ölürse
  o zaman ne yaparım
  ama saçmalık bu
  saçmalık mı, değil mi bilmiyorum
  bir tek şey istiyorum
  çaresizliği yenmek.
• 40 yıl önce çekilen filmin görüntü kalitesi bizi mest etti.
  
  genco beyin sesi ayrı şerif sezer hanımın güzelliği ayrı etkiledi.
  
  su gibi akıyor film.
  
  mubi sağolsun , o olmazsa haberim bile olmazdı bu güzel filmden.
• ferit edgü'nün aynı adlı (aynı zamanda “o” diye de geçer) öyküsünden uyarlananerden kıral filmi. sinematografik açıdan harika, kurgu anlamında ise eh bir film. kitabın kurgusunu çok daha etkileyici bulmuştum. ancak tabii ki 80 dönemi gibi kaotik bir dönemde kalkıp böyle bir film çekme cesaretinde bulunan bir insanı, 2024den kurgusal açıdan zayıf bulmayı da biraz yavşakça da buluyorum. bu da kendime tokat olsun. oyunculuk anlamında ise çok şaşırdığımı söylemeliyim. başroller çok büyük isimler evet omları eleştirmeye gerek dahi yokken çocuk rolündekiler muazzamdı. muhttemelen o köyün yerlileriydi ve hayatlarında ilk kez kamera görmüş olma ihtimalleri çok yüksek. bu çok net yönetmen başarısıdır.
  
  son olarak mubiye de teşekkürler, filmi bu denli kaliteli bir restorasyon ile karşımıza çıkarmak büyük iş. ellerinize, emeğinize sağlık.
• filmi izlerken üşüdüm. o rüzgari, soğuğu hissettim. o yalnızlığı , sessizliği hissettim… galiba sinemanın büyüsü, gücü burada.
• "sizin dünyanız aklı başında insanların dünyası ise bırakın ben çıldırayım."