• çifteler düğünlerinin olmazsa olmazı. sırf o çifteler aşçılarının elinden çıkan muhteşem pilavı yemek için gidilir be o düğünlere. diğer olmazsa olmazlar için (bkz: bamya çorbası), (bkz: yaz helvası), (bkz: komposto)
  • geleneksel alevi yemeğidir.. özellikle cemlerden sonra olmak üzere düğün ve özel günlerde lokma niyetine adanan kurban * etlerinden yapılır.

    ayrıca alevilerin bu yemek konusunda doğuştan gelen bir yetenekleri vardır.. denk gelirseniz mutlaka tadın derim.
  • etin yagi faktoru hesaplanmayinca biraz agir olur. bir de etleri iyice lif lif olana kadar haslamak gerekiyormus, bugun ben bunu gordum.
  • bir kac tarifi denedikten sonra alttakinde karar kildigim harika yemek.

    2 bardak pirinç (yikayin suzun, adam olun)
    ustunu ortecek kadar et suyu (kendi ustunu degil; pirincin ustunu)
    250 gr kusbasi et (koyun veya inek)
    1 demet dereotu
    3 kasik margarin veya tereyagi
    karabiber (taze cekilmisi harika oluyor)
    tuz (ben tuzu da kendim cekerim, istersem bu kadar umit usta'lasabilirim.)

    bir tencereye eti uzerine de su doldurup kaynatın. etin haslandigi yere 1 butun sogan tane karabiber, 1 diş sarımsak, tuz atin. etler pisince bir tencerenin dibine once bir demet dereotunu, uzerine de etleri döşeyin. sonra yıkamış pirinçleri üzerine koyup etin haşlandığı suyu da sarımsağı soğanı süzdükten sonra pirincin üzerine döküp iki kaşık tereyağı da koyup kısık ateşte pişirin. pilav demlenirken küçük bir tavada bir kaşık tereyağını kızdırıp esmerleştirdikten sonra pilavın üzerine gezdirin. servis tabağına tencereyi alt üst boşaltın ve dereotunu demeti ile alın. etler üste yayılmış bir şekilde servis yapın.. afiyet olsun bebisler.
  • geleneksel olandan farkli bir tarif için

    yarim kilo antrikot
    11 12 adet biberiye (taze yaprak)
    uc tane iri sogan
    2 tane buyuk domates
    bir tepeleme yemek kaşigi salca
    iki tatli kasigi seker
    iki diş sarimsak
    tuz,karabiber,yenibahar,tarcin tercihe bagli olrak zencefil rendesi

    bu iki su bardagi pirince gore verilmiş bi tarif normal sekilde iki ye iki olculu plavi yapiyosunuz.sonrasinda zeytin yaginda once sarmisaklari oldurun onun ardindan hilal seklinde dogranmiş soganlari atinn onlar olurken ustune sekkeri ilave edin bylece karamelize lezzetli bi sogan elde etmiş olucaz ardindan etleri atttin onlarida soganlarla birlikte disalari renk degiştirine kadar cevirin baharatlari ekleyin(baharatlarin olcusu kişinin keyfine birakilmiştir ama standad taraif için 1 bucuk tatli kaşigi tarcin,iki tatli kaşigi yeni bahar tuzla karabiber keyfe kalmiş)ardinan etler suyunu birakinca rendelediginiz domatezi ekleyin onarlda su birakinca salcayi ekleyin bir bardak suyuda bunlara katip suyu cekene kadar kapagini kapiyip kisik ateste pişirin.bu arkadslar sularini cekince pilava ekleyin plavla karişrin bi 30 saonrada servis yapin

    (etlere su yerine beyaz sarapta ilave edilebilir)

    bu arada antrikotlari kasaptan alirken bir parmak kalinliginda kestirin sakın dovdurmeyin eve gelincede bi zahmet onlari findiktan biraz halice sekilde kesiceksiniz bu kdar eziyet olsun
  • pilav deyince herkesin aklına nedense pirinç geliyor, oysa türkiye'nin ulusal pilavı bulgurdan yapılır, has etli pilav da bulgursuz olmaz. hele ki türkiye'deki pirincin kalitesi de düşünülürse, atalarımızın ne kadar doğru davrandığını görüyoruz.

    pirinç pilavı bu ülkenin bağrına sokulmuş bir nifak tohumudur, yaşasın bulgur pilavı.

    (bkz: cozutmak)
  • konya düğünlerinde ortalama 6 kişilik yuvarlak masa etrafına konulup bitmesi an meselesi olan efsanevi yemek. (bkz: denizaltı)

    masaya gelen yiyeceklerin sıralaması şöyledir:
    bamya çorbası (yoğurt çorbası)
    pilav
    helva
    zerde
  • japonlar da buna bayılıyor. adına hayashi rice diyorlar sanırım.

    etli pilav, özel bir yemektir. önce et terbiye edilir. ardından yavaşça pişirilir. arından da ete pirinç eklenir. tadı harikadır. tabak tabak yenir. ben üzerine bir de domates rendeliyorum; harika oluyor.

    istanbul'da bunu yapan bir restoran bulamamıştım. o zamanlar bir otelde kalıyorum. otelin şefinden rica etmiştim. adam, bildiğin gurme. yüz vermedi önce. bir akşam otele geldim. karnım da tok. resepsiyonda dediler ki, restorana bekleniyorsunuz. gittim, oturdum, bir tabağa azıcık etli pilav koymuşlar. istediğim gibi. şefe bir not yazdım:

    "şefim, ellerine sağlık. ancak, bu benim dişimin kovuğuna sığmaz. tabağa bolca koy hele".

    bir şey gelmedi tabii ki.
hesabın var mı? giriş yap