• (bkz: jewellery)(bkz: mücevher)
  • ali g nin amerikada dvd leri satısta olan bi filmi
  • rpc buffer overflow da rastlanabilen abi bu buraya uymamis be dedirten mesaj
  • çok fazla takıp takıştıran kişilere takılan isim.
  • ali g ve borat'ın değişik yaptığı ropörtajları içeren dvd. ali g nin evrim teorisi hakkında harvard'dan bir profesörle yaptığı ropörtaj ve borat'ın hamam ziyareti favorilerim arasındadır.
  • ing.
    mücevher, ya da bijuteri dediğimiz şeyin, sokak ağzındaki söylenişi.

    özellikle afro amerikan (zenci denmez, çok ayıp!) alt kültüründe çok hakim,
    j lolardan sevmediğim olanı, sonra beyonce hanım falan işte, son zamanlarda pek meşhur ettiler,
    öyle ki artık wasplar bile severek kullanıyor.
    işlevselliği ağır basan şeyleri bile süs ve takı haline getirmek tavır ve alışkanlığının da adı aynı zamanda,
    yani çantayı bir şeyler taşımak değil, mücevher olarak sergilemek için taşımak,
    cep telefonunu, saati, ayakkabıyı, şapkayı olur olmaz her şeyi, taşla, parıltıyla,
    ışıltıyla abartarak doldurmak anlamında "to bling bling" anlamında fiili bile var artık.

    bense bling bling bir fil bekliyorum, sosyetiklerin hayvanat bahçeleri için,
    şöyle kuyruktan hortuma kadar taşlanmış.
    kendileri girmek istemezlerse diye.
  • bir tarzdır.

    mücevherle kısıtlanmaması gerekir. her obje için kullanılır. ama anahtar kısım şudur: bling bling sıfatını alabilmesi için; o objenin çok hanzo olması ama ona sahip olanın kendini çok iyi gözüküyor zannetmesi gerekir...

    mesela üstüne, tepesine puma, leopar postu kaplanmış bir hummer jipe 'bling bling car' denir. hanzo herif bu arabayla dolaşıyor ve çok artist, havalı falan olduğunu zannediyor. işte bling bling ruhu budur...
  • eksi sozluk 'ün bir türlü takamadığı devrimsel
hesabın var mı? giriş yap