• sekizinci nesil yazar. hoşgelmiş.

    ps: robin, uyuyosun oğlum..
  • g harfinin saz arkadaşları.

    kemanda a , defde s, kanunda j..
  • 4 kasım 2009 sözlüğün hidayete ermesine yeni bir boyut getirmiş olan suser.

    (bkz: tc anayasası)
    (bkz: masaya anayasa fırlatmak)
  • ayıp ediyor, yanlış yapıyor. bir yandan mesaj atıp ortamı yumuşatmaya çalışıyor, bir yandan entry yazıp ortamı sertleştiriyor.

    bana, hiç hak etmediğim halde, sırf sırrı süreyya önder'e "bu arkadaşı ciddi ciddi yontmak gerekecek" dediğim için, kendi kafasına göre bir yakıştırma yapıp "bu ifadeyi batılılar doğululara yönelik olarak kullanır, öyleyse faşistsin" dedi. ayrıca, benim kasten kullanılmasını homofobi olarak gördüğüm "homoseksüel" kelimesini kullandı. ben de kendisine bu vesileyle homofobik dedim. düşüncemin de hala arkasındayım.

    bana, "yontma" mevzuundan dolayı faşist demişken, sonra faşist ifadesini yumuşatıp "borderline faşizm" yapıyor. en son da "otoriteryen" ifadesini kullanıyor. bir insanın, lgbt'ler hakkında "iliğime kemiğime sindiremiyorum, bunu savunmakta zorlanıyorum, refleks olarak savunmuyorum, iyi bir insan olmak için çaba harcıyorum" demesine, ortada kötü niyet yoksa, "bunu söyleyeni yontmak lazım" tepkisini veririm. burada otoriterlik veya borderline faşizm yoktur; bunu söyleyene yönelik ifadelerimde batılı-doğulu ayrımı bulunmuyor... yontulmamışlığa yaptığım vurgu, ifadedeki erilliğe ve erkek iktidarına ilişkindir. benzer eleştirileri feministler de getirmişler.

    "el yarası geçer, dil yarası geçmez" diye bir laf var. adam beni "faşist" diye itham ederek yaralıyor, resmen tokat atıyor, sonra kendisine diğer yanağımı dönmemi bekliyor. çok bekler. sonra da, kendisinin sözlü saldırısına tepki verdiğim için beni hypocrisy ile suçluyor. tabii ki üzerime alınmıyorum. bu ifadenin bana yöneltilmesini çirkinlik olarak görüp öyle değerlendiriyorum.

    son olarak, bardağın boş tarafını görmek gibi bir huyum vardır. kendisinin bana yönelttiği "olgunluk" içerikli eleştirisini not ediyorum, fakat kendisine katılmıyorum. eşcinsellik ve lgbt meselesinde, ayrımcılığı birinci elden "kemiğine iliğine kadar" yaşayan bir insan olarak, sözlü saldırılar konusunda kendisinden daha duyarlı olduğumu düşünüyorum. aynı fikirde olduğumuzu da sanmıyorum; çünkü ben aynı ideolojiyi paylaşmadığım ümit boyner'in hakkını bile mizojini meselesinde savunmuş bir insan olarak, sırrı'ya hiç "bdp'yle işbirliği yapıyor terörist kürtçü bıdıbıdı" yollu bir saldırı gerçekleştirmemiş bir insan olarak, kürt hareketinin önemli figürlerinden sebahat tuncel'i oldukça beğenen, ilgiyle takip eden bir insan olarak, sırrı süreyya'yı lgbt tarafından eleştiren birine "faşist" diyen biriyle aynı fikirde olamayacağımı üzülerek beyan ediyorum.

    umarım, kendisi de, ideolojik açıdan benzer yerlerde durmadığı insanlara saldırmadan önce, açıp "sözlüğe bugüne kadar neler yazmış acaba" deme gereği duyar. ben hep bu şekilde bakıyorum insanlara, entry'lerini okuyorum. sözlükte, yüzünü görmediğimiz insanları tanımanın tek yolu, yazdıkları entry'leri takip etmektir. bunu yapmayıp da, tek bir yazı üzerinden insanları faşistlikle suçlarsak, ayıp etmiş oluruz.
  • benim sırrı süreyya'ya yönelik "bu arkadaşı ciddi ciddi yontmak gerekecek" ifadelerimden, "doğululara yönelik ayrımcılık, faşizan tavır" çıkartması açısından kendisine halen daha inanabilmiş değilim. sırrı'nın "lgbt meselesini kemiğime iliğime sindiremiyorum, bu konuyu refleks olarak savunmuyorum, kendimi bunu savunmak için zorluyorum, çaba harcıyorum" demesi ile, benim sırrı'ya "bu arkadaşı yontmak gerekecek" demem arasında denklik kurup da benim sözlerime "borderline faşizm" ithamını savurabiliyorsa, kendisini gülümsemeyle tebrik etmekten başka pozisyon alamıyorum.

    benim lgbt meselesine angaje olup, diğer meseleleri ikincil gördüğümü söylüyor. fena halde yanılıyor. benim emek meseleleri ile ilgili yazdıklarım orta yerde duruyor. alevifobiyle ilgili yazdıklarım orta yerde duruyor. anadilde eğitimle ilgili yazdıklarım orta yerde duruyor. ve ben, bu meseleler arasında ayrım yapmadan, hepsine refleks olarak tepki gösterme basiretine sahibim. kendimi, lgbt dışındaki diğer meselelerde tavır almaya zorlamıyorum. zaten refleks olarak tepki veriyorum, ve bu konuların hepsini kemiğime de iliğime de çok rahat bir biçimde sindirebiliyorum.

    arkadaşımızın unuttuğu bir nokta var: dildeki cinsiyetçilik ve homofobi, türkiye'deki çoğunluğun rastladığında tepki göstermediği bir mevzu. siz, "sosyalistim, eşitlikçiyim ve insan haklarını, özgürlükleri savunuyorum" diyen bir adamın dilindeki cinsiyetçiliği ve homofobiyi bulup çıkarmazsanız, bu adam da meclise sizi temsil ettiğini söyleyerek girer, sonra da tepki gösterilmemiş ve içselleştirilmiş ayrımcı ifadeleri orada seslendirmeye devam eder. o adam bu cinsiyetçi-homofobik ifadeleri yanlışlıkla kullandığında bile tepki göstereceksiniz ki, yanlışlıkla sobaya dokunup da elini yakan çocuğun sobadan uzak durduğu gibi, o da bu cinsiyetçi-homofobik ifadelerden uzak dursun.

    neyse ki, biraz konuştuğunuzda az buçuk ortak nokta bulabileceğiniz bir kişi. o kadar kavganın üzerine, iki kelam edebiliyorsunuz kendisiyle.

    edit: kendisi, özel mesajlarında gayet nazik bir üsluba sahip. üstte yazdıklarımla kıyaslanması açısından, kendisinin nezaketini ve gerginliği azaltan üslubunu vurgulamak gerektiğini düşünüyorum.

    editedit: iyi niyetini göstermek amacıyla, yazdığı entry'lerde bulunan ve benim rahatsız olduğum ifadeleri çıkarmış. bu açıdan da kendisine çok teşekkür ediyorum.
  • üryan geldim hakkındaki entry'si, 5-6 kişiyi çalımlayan bir futbolcunun attığı gol gibi estetik geldi bana. her paragraf ayrı çalım.

    (bkz: #23138547)
  • yazık ya çok bilgili falan dediğim kişi.* kendisine hönkürerek gülüyorum.
  • (bkz: hillary sen misin?)
  • beni aynı anda "faşist, tip düşmanı, hdp'li, kürt düşmanı, filistin düşmanı" ilan etmiş, mesaj yoluyla hakaret eden, gittiği yeri kurutan saldırgan bir tip'li. tip bu sosyal medya trollvarileri yüzünden kaybediyor ne kaybediyorsa. gördüğüm kadarıyla başkalarını da faşistlikle itham etmiş. tüm bu ithamlar, yalanlar ve iftiralar ne için dersiniz? yahudilere yönelik nefret söylemine itiraz ettiğim için.
    he, bir de alt-right'tır. aktroll de olabilir. engellemek vaciptir.

    edit: böyle hararetli alt-right görmedim hayatımda. şimdi de gelmiş bana "emek ve özgürlük ittifakı'nı baltalayan troll" demiş. akp ağzı. yoksa öyle mi? yahudilere soykırım yapmakla yanıp tutuşuyor herhalde. bu antisemit düşünceler hangi ittifaka uygun hepimiz biliyoruz: (bkz: cumhur ittifakı)
  • iki entry önce hillary clinton'cı olmakla itham edilen bu yazar bir entry sonra alt-right olmakla itham edilmiş.

    bağlamı öğrenmek ve bol bol gülmek için:

    (bkz: #151193613)
    (bkz: #151190212)

    emek ve özgürlük ittifakına zara vermeye çalışan trollere göz açtırmayan yazar.

    edit: bu ne be! sülük gibi yapıştı. nazi, soykırımcı gibi kavramları sırf kendisine troll dendiği, bir tartışmada rezil edildiği için sarfedebilen, nasıl bir şeysin sen be! ne tür bir hayat yaşadın? nasıl bir ailen var? yazık yahu. artık cevap yazmayacağım. cezanı bulmuşsun zaten.
hesabın var mı? giriş yap