• %47 gibi bir potansiyele sahipken bile yüz yüze de (kömüre oy verdiklerinden mi bilinmez) ben akpliyim diyemeyecek kadar mahçup kitle.
  • takım tutarlar. takımları akp'dir. ama bunu demokrasi ve halkın iradesi diye pazarlamayı iyi bilirler...

    "akp'liler ssk emeklilerinin aylık bağlama alt sınırını 40 puan yükselten kendi tekliflerine muhalefet önergesi zannederek 'ret' oyu verdi!...

    ...apar topar kulislerden genel kurul’a giren akp’liler, neyin oylandığını bilmedikleri için muhalefet milletvekillerinin tutumuna baktılar. muhalefetin “kabul” oyu verdiğini gören akp’liler, hep beraber “ret” oyu verdi.

    sonuçta muhalefetin de desteklediği akp önergesi, akp’li milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.

    akp’lilerin uzlaşmayla getirilen değişiklik önergesine ret oyu kullanması, çalışma bakanı faruk çelik’i de şoke etti. sinirli olduğu görünen çelik..."

    haberin tamamı için:
    http://www.milliyet.com.tr/…&date=05.04.2008&ver=18

    gülelim mi, ağlayalım mı bilemedim. yaşasın demokrasi, yaşasın halkın iradesi...
  • akplinin gözünde akp'yi veya akp'nin politikalarını eleştirdiğiniz anda chp amigosu veya gomunist olursunuz. din düşmanlığı da var tabii. ama bu akpli zevatın hani şu hep reklamını yaptıkları ve yere göğe sığdıramadıkları özgürlük ve demokrasi anlayışı var ya... işte o anlayışın gerçekte ne olduğunu 1 mayıs 2008 tarihinde gördük. cop, tekme, tokat, gaz bombası, tazzikli su, boyalı su ve kan... ama işin kötüsü bu anlayışı 2 mayıs 2008 tarihi itibarı ile de görmeye devam ediyoruz. özürleri kabahatlerinden büyük. hem suçlular hem de güçlüler.

    hükümet yetkililerinden ve akpli basından gelen yorumlar şöyle;
    polise saldırdılar, polise taş attılar, polise molotof kokteyli attılar, provakasyon var, yasadışı örgütler ortalığı karıştırdı, neden bu kadar inatlaştılar, polis ne yapsaydı? hatta bir olumsuzluk yaşanmadı bile diyenler var. ya da polis orantılı güç kullansaydı taş, sopa, molotof kullanırdı diyecek kadar kendinden geçmiş hükümet yetkilileri var. olayları ergenekon ile ilişkilendirenler bile var.

    ulan gözüme mi inanayım sizin dediğinize mi? nedir bu pişkinlik, nedir bu gözümüzün içine baka baka yalan söylemek? aklım almıyor...

    akp yalakası özgürlük düşkünü bünyelere duyrulur. o copun size denk gelmesi de yakındır. sayenizde o cop hepimize çok yakın. bakın akplilere bir şey demiyorum. onlar tamamen ayrı bir dünyada yaşıyor. ama günlük çıkarları bozulmasın diye bu akpli tayfaya yardım ve yataklık edenler var ya, akp'nin yaptıklarını özgürlük ve demokrasi diye pazarlayanlar var ya... işte lafım onlara. kendinize gelin! dönüşü olmayan bir yola girdik!
  • mikrofon basinda es vermeden nefesiniz yettigince arka arkaya soylediginizde* riimikslerde, stedi biitlerde direkt olarak kullanabileceginiz muhtesem, fevkaladenin fevkinde a capella.
  • din konusunda sömürüldüğüne inandığım ve yapılan onca hatayı görmediği yada görmezden geldiği için üzüldüğüm insan.
    etrafımdaki insanlardan gördüğüm kadarıyla baskı altında da kalan insandır aynı zamanda. basit bir örnek: arkadaşlarımdan birisine annesi oyunu akp ye vermezse sütünü helal etmeyeceğini söylemişti. trajikomik ama gerçek bir hadisedir bu. ah ah zavallı ülkem nerelere nasıl bir zihniyetle sürükleniyor, yazık!
  • güncel bir örnek olması açısından;

    (bkz: serdar kepenek)
  • yollarını "bulmak" için küçükleri el feneri, büyükleri deniz feneri kullanır bunların.

    not: bu tanım için anonim bir fıkradan esinlenilmiştir.
  • (bkz: #18291273)
  • tavşan avlarken kullanılan bir teknik de fenerle avlamaktır. yüksek şiddette ışık veren feneri gece tavşanın gözüne tutarsanız tavşan kaçamaz ve kolayca avlanır.

    halihazırda bu "yüksek şiddette ışık veren fener" akp'nin ampülüdür.
hesabın var mı? giriş yap