• sadece maçın oynanma saatinin bile türkiye'deki işbilmezliğin ne boyutlara geldiğinin ispatı olduğu, 2010 türkiye kupası final maçıdır.

    şaka gibi arkadaş. sen git sırf yeşillik olsun diye, o kadar yer varken, kimlere ne amaçla yaranmak istediğin belli olmayacak şekilde, havaların artık ısınmaya başladığı tarihteki maçı şanlıurfa'ya ver (ki hafta sonu antalya'daki lig maçında sıcaktan dolayı su molası verilmiş, eminim şanlıurfa'da da durum pek farklı olmayacak ve maç saatinde hava gayet sıcak olacaktır), sonra da git, maçın saatini "e kardeşim napalım, stattaki ışıklandırma yetersiz" diye tarihin en denyo maç başlama saati olarak, 15.45 diye belirle. (maçın saatinin niye 15.30 değil veya 16.00 değil de 15.45 olarak belirlendiği konusuna girmiyeceğim bile. tam problemli insan hareketi)

    şu halde ne anlamı kaldı türkiye kupası maçlarının trt'den, yani şifresiz kanaldan verilmesinin? çalışan insanlar hafta içi olan bi karşılaşmayı nası izleyecek? işi gücü bırakıp insanları izin almak zorunda bırakmanın manasını kavrayabilen varsa beri gelsin.

    onu da bırak, bu nası bi stat ki daha yapılırken, o kadar büyük kapasiteli inşa edilmesine rağmen* ışıklandırması yetersiz olarak yapılıyor? sen nası bi futbol yönetimisin ki, bu ışıklandırmanın gerektiği şekilde stada konulmasını, taa stadın inşaası devam ederken sağlamıyosun, denetlemiyosun? hadi yapıldı ve sana hazır halde teslim edildi diye sen ancak sonradan kontrol edebildin diyelim, sen ne demeye o stadın ışıklandırmasının yeterli olmasına bakmıyosun herhangi bir maça ev sahipliği yapmadan önce? veya sen, nası bi federasyon yönetimisin ki, maçı verdiğin stadın ışıklandırmasının durumunu bilmeden bi stada, hem de türkiye kupası final maçını veriyosun, sonra da "napalım, oldu artık" diyip, olayın üstüne bi de tüy dikip, sırf maçın oynanmasını sağlamak için maçın saatini katlediyosun? bu nası bi mantıktır anlamak mümkün değil.

    hem trt'nin bu maçtaki reklam gelirleri nolacak? benim şirketim olsa, şu maça ücretinin çok yüksek olacağını bilsem bile reklam vermeyi düşünürdüm, çünkü en nihayetinde büyük kitlelere ulaşacağından emin olduğum bir yayın olurdu her şeyden önce. ama maçın saatini öğrendikten sonra "gel hacı, yarı fiyatına vereceksin reklamı" da deseler, reklam verme fikrini siler atardım kafamdan. kim izliyecek ki o saatte maçı kardeşim? çalışanları, öğrencileri falan düş, o saatte televizyon izleyen standart kitle hariç yayın kime ulaşacak? o kadar para sokaktan mı toplanıyor? trt yerine bu maçı ihaleyle kazanmış bi tv kanalı olsa kıyameti koparırdı, ki sonuna kadar haklı da olurdu bu konuda. yazık günah yahu. iş bilmezliğin bu kadarı.

    o kadar bangır bangır reklam yap kupanın başından beri, vay efendim biz şifreyi kaldırdık artık, yapılmayanı yaptık, artık maçlar trt'de diye, sonra da git final maçını hafta içi öğlen 3'te yayınla. ya da diğer bi deyişle yayınlayama ve ses de çıkarama. trt'ye de emeği geçenlere de aferin!

    not: şu entry'i, en ufak şekilde aman efendim "fenerbahçe'nin önünü kesmek için yaptılar", yok "federasyon maçı satacak", vay efendim "bizim takımın performansı düşecek" gibi düşüncelerim olduğu için yazmadım görüldüğü üzere. çünkü şurası nettir ki, iyi olan takım şu maçı uzayda da oynansa, gece 3'te de başlasa, 10 kişi de oynasa kazanacaktır, bahaneye gerek yok. ancak burada önemli olan ve eleştirilmesi gereken, "yönetici" denilen insanların olaya bakış açısı ve iş bilmezliğidir. ben bu maçı, tüm kupanın şifresiz kanaldan verildiği sezonda televizyondan izleyebiliyor olmalıydım kardeşim. rezil ettiniz maç keyfimizi. nokta!
  • maçın gündüz ve sıcak bir bölgede oynanması nedeniyle(meteorolojiye göre parçalı bulutlu 27 derece) maçın sonucu sadece kupayı etkilemeyecek, sonrasında ligin kaderini de değiştirebilecektir. her iki takım nihayetinde bitap düşecektir fener kupa için ligden olabilir.

    http://www.meteor.gov.tr/tahmin/turkiye.aspx?g=1
  • çatır çatır olmasını, uzatmaya gitmesini, hatta penaltılara kalmasını ve hatta 10ar tane falan da penaltı atılarak sonuçlanmasını istediğim maç. uzasın, o sıcakta pestili çıksın herkesin.

    evet lan tabi bursasporluyum.
  • "bir takımı bir sezonda 3 kez yenmek zordur."

    luis aragones

    yenilelim abi bu senede almayalım kupayı, bi sene daha bekleriz..

    (bkz: 16 mayıs 2010 fenerbahçe trabzonspor maçı)
  • 2 gram heyecan yaratmıyor şu maç bende.
    zaten 30 senedir alamadığımız bir kupanın maçını oynacak fenerbahçe. 1 sene daha alamayalım da türkiye kupası efsanesi devam etsin. ama lig'i alalım be abi.
    şu maça kalede volkan babacan falan çıksa sevinicem yani (tabi 10-0 yenilmediğimiz sürece)
    hele ki uzatmaya falan hiç gitmesin bu maç. hatta dakika 90'da durum berabere falan olursa kendi kalemize gol falan atalım derim ben!
  • trt'nin, tanıtımında the ecstasy of gold kullanarak bünyeleri iyice gaza getirdiği final. yakışır. bunu, oyuncular sahaya çıkarken şanlıurfa gap arena'da da yaparlarsa tadından yenmez.
  • daha bu gece gördüğüm rüyamda bu maçı trabzonspor'un gol atmadan 1-0 kazandığını gördüm. nasıl oldu bilemiyorum. hatta 90+3.dakikada yattara volkan ile karşı karşıya kalıp orta sahadan plase vuruyordu. işte o an rüya olduğunu anladım.
  • tivibudan izleyeceğim bugün 15.45'te trt 1de yayınlanacak kupa finali
  • ruyamda 4-4 bitiyordu. sonra onun ruya oldugunu anladım. uyandım maç yeni baslamıstı ki onda da 3-1 idi skor.
    tanım: ruyamı geçtim ruyamdaki ruyamda bile gorduğum maçtır
  • işveren trabzonspor ya da fenerbahçeli ise mesai saati içerisinde bu maçı rahat bir şekilde izlemek, bir futbolsever için günün en güzel gelişmesidir..
hesabın var mı? giriş yap