• (bkz: melanosit)
  • longhorn ile gelecek yeniliklerden birisidir. ms in dos un cenaze torenine muteakip tanitimini yaptigi cilgin bir command shelldir. html, xml, text, excel dosyalarina export yapabilen, her bir seyin drive lara map edildigi, her biseyin .net nesneleri olarak ortamdan ortama aktigi ms icadidir.
  • fluent'in ağ bilgilerini okuduğu dosya formatını belirten uzantı.
    (bkz: fluent)
  • (bkz: powershell)
  • bugüne kadar hep geri plana itildi melanocyte stimulating hormon(melanosit uyarıcı hormon). hor görüldü, önemsiz dendi; hipofizden salgılandığını, peptit yapıda olduğunu bilin yeter dendi. acth'ın yancısı olması dışında başka bir b*k değil diyerek bel altı çalışanlar bile oldu. şimdiyse gün onun günü, fransızlar ona sahip çıktı ve yakın zamanda herkesi yakından ilgilendirecek bir buluşta arz-ı endam etmeye hazırlanıyor.

    pigmentasyon, iştah, cinsel uyarılma ve kemik rejenerasyonu üzerindeki etkileri önceden biliniyordu. araştırmacılar, kemikte etkiliyse dişte de bir fayda sağlayabilir mi? sorusundan yola çıkarak sentetik jelini geliştirip halihazırda çürümüş dişlere sürmeyi denedi(tabii ki farelerde) ve sonuç: voila! bazı dişlerin 1 ay gibi kısa bir sürede rejenere olduğu ve "çürüklerin kaybolduğu" gözlendi. bu yeni jel çürük oluşumunu önlemiyor, fırçalamaya devam tabii ama çürükleri iyileştirmesi başlı başına bir scientific breakthrough değildir de nedir afedersin. resmen dolgu ve kanal tedavisine veda anlamına gelir bu, ki dişçi korkusunun büyük ölçüde tarihe karışmasıyla sonuçlanır. zaten tahmin ediyordum böyle bir şeyin olacağını, ya da olması gerektiğini diyelim. o dişi oymak falan... müthiş primitif bir olay gibi geliyor. ama yıl olmuş 2010 savaş amca, kaldıralım o aparatı rica edeceğim.

    şaka bir yana bu buluşun üstüne gidilir, insanlarda da denenir ve işe yarar olduğu kanıtlanırsa çocuğumun ismini emeshaş koyarım yemin ediyorum.
  • (bkz: melanosit uyarıcı hormon)

    deri renginin oluşmasında etkilidir. melanin pigmenti içeren melanositlerin çalışmasını etkiler.
  • deri renginin oluşmasında etkilidir ama ilginçtir ki insanlarda bu hormonun reseptörü gösterilememiştir.

    bilgilerimizin çoğu farelere aittir. farelerde bulunan bir çok şey insan vücuduna uyarlanamamaktır. insan üzerinde deney yapmak imkânsıza yakın olduğu için bir çok keşif fareler sayesinde yapılmaktadır. uzaktan akraba olan fareler ise insana hiç benzemez ne yazık ki.
hesabın var mı? giriş yap