prokopios

• vi. yüzyılda yaşamış bir tarihyazıcısı.
• yanımda çalışırdı. ben onu kişisel sekreterim diye yanıma aldım. benimle iran'a geldi, perslerle savaştık. kuzey afrikaya geldi, vandalları zincirleyip konstantiniyeye yolladık. baktı ki ben gezip duruyorum, peşimden ayrılmadı, italya'ya gittik. ver elini napoli, çek kolunu roma derken roma imparatorluğunu yeniden kurduk. bu noktada benden ayrıldı, konstantiniyeye döndü. orada "tarih yazıyorum" maskesi altında benim dedikodumu yaptı. yok karıma tapıyormuşum, yok sırf o sevgilisiyle beraber olsun diye imparatora yalvarıyormuşum... yok daha neler!
• imparatorice theodora icin " annesi bunu gencecik yasinda sahneye cikardi, cok komik bir kiz olmasi ve ilginc mimikleriyle hemen yildizi parladi ve fakat hic kimse bu kizin en ufak bir seyden cekindigini ya da utandigini gormedi, hic bir rolde yasattigi skandal, onun icin hicbir sey ifade etmeyecek kadar onemsizdi, yuzu bile kizarmazdi.... istanbul'a ( constantiople) geldiginde justinyen bu kiza deliler gibi asik oldu, onceleri o sadece bir metresti ama onu gercek bir elit ( patrician) yapti ve justinyen'in sayesinde lanet olasi bir gucun sahibi oldu. " diyen tarihci.
• bizans sarayının resmi tarihçisidir. sonradan bizans sarayı güdümündeki tarih yazımını gerçeklerden uzak bulduğundan ya da belki tamamen kişisel çatışmalar sonucunda düşmanca bir hisle alternatif tarih yazmaya başlamıştır. neden her ne olursa olsun, alternatif tarih içinde resmi tarih yazıcılarının dile getirmeye cesaret edemedikleri birçok gerçek olduğu kesindir. "yapılar" ve "bizans'ın gizli tarihi" en çok bilinen eserleridir. yapılar'da dönemin önemli bizans yapıları anlatılır. bizans'ın gizli tarihi'ni ise şöyle anlatır procopius: "şimdiye kadar birbiri ardına gelen savaşlarda bizans halkının deneylerini yazarken bütün olayları zamana uydurmak zorunda kalmıştım, artık bunu bırakıyorum, bu kitapta bizans imparatorluğu'nda nerede ne olmuşsa apaçık ortaya koyacağım". kullandığı üslup son derece düşmanca, adeta saray ahalisinden intikam alır gibi olsa da yine de tarihe farklı bir bakıştır, üstelik dedikodu tadında anlatılan saray entrikalarını okumak da oldukça keyiflidir.
• gizli tarih ve yapılar adlı eserleri acayip çelişkilidir. gizli tarih kitabında justinian'ı theodora'nın köpeği gibi anlatmış lakin yapılar adlı eserinde imparatoru yağlamanın da ötesine çıkıp bir kurtarıcı gibi yansıtmıştır. önceleri nika ayaklanmasını bastıran generallerden belisarius'un, sonra da sarayın özel tarihçisi olması hasebiyle olan biteni gayet ilk ağızdan anlatabilecekken, o çıkarlarını düşünmüş bir öyle bir böyle tarih yazmıştır.
• herman melville'nin moby dick adlı eserinde, kitabında 50 yıl boyunca marmara denizinde gemileri batıran bir yaratıktan bahsettiği söz edilen bizanslı tarihçi. moby dick'te bu yaratığın bir balina olduğu tahmininde bulunur herman melville.
• gizli tarih diye bilinen anekdotlar isimli eseri justinianusla evlenen theodora ile ilgili bir suru enteresan hikayeyle doludur.
  
  ayni zamanda de aedificiis adli eseri (binalar hakkinda) justinianus donemi altyapi calismalari ve hangi kilise restorasyon gormus hangisinde ne kadar kisi istihdam edilmis gibi trivia bilgiler ihtiva etmektedir.
  
  bir de de bellis libris(savaslar hk.) bir eseri daha var. bu da yine justinianus'un askeri zaferlerinden sozediyor. sasanilerle ebedi barisi vs.
  
  varsa yoksa justinyen yani.
• yazdıkları nekadar doğrudur bilmem ama yazdığı şu cümleler nedense bana çok tanıdık geldi
  justinian en çok istediği şey ,herkesi bir çeşit hristiyan inancına zorlamak olduğu için
  bu inanca uyuşmayan herkesi sebebsiz yere yoketti.bir yandanda dindar geçindi. çünkü ölenler onun inancını paylaşmadıkları için ,buna cinayet gözüyle bakmıyordu.
• 94. oscar ödül töreninde justinian’ın attığı tokatla sarsılan şahsiyet.
• ptolemaios, slavlar için soubenoi diyormuş. jordanes gotların tarihi adlı eserinde slavlara dair, vistül nehrinin yukarı kısmında yaşayan venedler olarak bahsetmiş. sonralarıysa onları antlar ve sclaveni olarak adlandırmış. prokopius (filistin asılı bizanslı tarihçi) ise savaşların tarihi adlı eserinde onlardan yine sklaven diye söz etmiş.