kızılcık şerbeti (dizi)

• görkem kayınvalidesinin gönlünden koparak aldığı ziynet eşyasını onun gözünün önünde çalışanına mı verdi.. biz ne zaman bu kadar edepsiz bir millet olduk yahu. köpeğin hatırı yoksa sahibinin hatırı var dersin nazikçe teşekkür edersin koyarsın bir köşeye. aykırı bi karakter olucam diye de böyle gönül kırıcı bir hareket yapmazsın. ayıp yahu.
• görkem olay gerçekten. son bölümü izleyeyim dedim, herkese laf soktukça 2 sezondur yapmak istediklerimi yaptı kurtuldum ahahah. nursema o kadar bencilsin ki bu rüzgarı da hak etmiyorsun. kesin sevgili olursunuz ama.
• apo ile ateşin sonu böyle olmamalıydı. pembeden nefrettt
• doga nin saksıdaki çiçeği alıp holdingden çıkması en komik sahneydi
  görkem in soyledikleri yaptıklarını pembe ve nilay sonuna kadar hakettiler hatta fatih bile annemi üzme doga annemin dediği olsun derken gorkeme gelince anne karıma hediye al a kadar düştü
  görkemi sevmiyorum ama unallara cektirmesi beni mest ediyor
  apo ve alev iyice soğuttunuz
  umut apartman grubunda günlerde de şarkını söyle daha kolay meshur olursun ajskfkf
• doğa fatih’ ten boşanınca bir güzelleşti.
  alev de çirkinleşti gitti.
• apo ve alev dunyanin en mide bulandiran cifti olabilir. ayrica apo'nun alevle dogum gunu kutlayip eglendikten sonra ailesine kotu davranmasi cok igrencti. pembenin tamamen bu mevzuyu salip, alev ve aponun boktan iliskilerinin saman alevi gibi sonmesini izlemek istiyorum. yasak ask diye birbirine yukselen iki salak var ortada cunku. apo sehpadaki cerez tabagindan bile killanan bi tip. tamamen ozgur bi iliski yasamaya basladiklarinda gorus ayriligi ve hayat tarzi farkinin iliskiye sictigini gorecegiz.
  
  ünal ailesinin gorkeme tek kelime etmemesi cok tuhaf. kiz hakli desen degil, oturdugu yerden herkese terbiyesizlik yapiyor. hem de durduk yere. pembenin hediyesini manikurcuye vermesi cok ayipti. doga bunu yapsa kiyamet kopardi. zengin ailenin kizi diye ses cikaramiyolar sanirim.
  
  cimen umarim 1 2 bolum sonra yine gokhana kanmaz. bu arada bir tahmin olarak; cimen ve umut'u shipleyecekler gibi geliyor bu sefer de. bu iki ezik ask acisi cekiyoruz ayagina dertlesmeye baslayip sonra da sevgili olabilirler.
  
  ruzgar cok tatli bi adam. nurslay ile nasil olurlar bilmem ama ruzgar cok tatli:')
  
  fatih gorkemden cok kisa surede sıkılacak belli oldu. kiz tam bi deccal. kendini ovmekten baska bi sey yapmiyor. bu kizla oturup ne konusabilirsin ki. ama fatih ve pembeye iyi cektiriyor. dinsizin hakkindan imansiz hesabi.
• dinlilerin hakkından imansizlarin geldiği dizi.
• son bölümde pembe'nin şeker hamuru hakkında “şaibeli, onların içinde jelatin var, yurtdışı ürünü, besmelesiz kesilmiş hayvanlardan üretiyorlar…” şeklindeki çıkışını neden yaptıklarını anlamış değilim. az buçuk pastacılık ve şeker hamuruyla uğraşan biri olarak ne kadar tadından hazzetmesem de kullanılan şeker hamurlarının büyük çoğunluğu gayet yerli markalar ve helal sertifikalı ürünler. kaldı ki bu sektöre en büyük ilgi başörtülü kadınlardan gelir ve pasta yaparken ekmek gibi su gibi kullandıkları bir üründür. böyle bir hassasiyeti zaten en çok bu üreticiler gösterir. hal böyleyken şeker hamuru üreticilerini böyle zan altında bırakmanın anlamını çözebilmiş değilim.
• doğanın şirketten çiçeği alıp çıkması ve güvenliğin müdahalesi sanırım en az tekrarla çekilmiş sahneydi.ben doğanın yerinde olsam gerçek kesit kıvamında ki o sahneyi kabul etmezdim.
• görkem'in babasından yediği tokata hazdan deliren yazarları görüyorum. buram buram iki yüzlülük akıyor klavyenizden.
  
  biz tokata sevinmedik, maskesinin düşmesine sevindik diyen yazar da debeye giriyor.
  
  vay be. o kadar özgür bir ülkede, toplumda yaşıyoruz ki bir kadın nasıl ikiyüzlü olabilir değil mi?
  oruç tutmadığı için erkeklerin bile mobing yaşadığı bir toplumda yaşamıyoruz.
  kadınlar ailesine kafa tutup özgürce istediğini yaşayabilir bu ülkede.
  zenginlik bu gücü veriyor çünkü öyle değil mi.
  kadın, istediği gibi yaşayınca ailesi tarafından linçlenip psikolojik şiddete maruz kalmayacak, ailesinin düşüncesine aykırı davranan erkek çocuk gibi seni asi velet diyip tekrar bağırlarına basılacak değil mi.
  
  hani siyasetçilere kızıyoruz ya halktan bu kadar mı kopuk yaşıyorlar diye. şuraları okuyunca siyasetçilere kadar gitmeye gerek yok. biz birbirimizi, bizden habersiz yeterince linçliyoruz zaten.