sufles
-
gözlere bir yorgun bakış
bir tavan aralığı izbesinde
çünkü ancak uzaklaşan adımların yılgısı ve hüznü
bağlayabilir sokak aralarının meşum gürültüsüne bir kadını
sokaklık ve aralık kadın olmaya denk düştükçe
azalır sızı
kalmak isityorum git deme bana
arda kalan ses tarumar, "sızlatıyorsun"
diye ılıkça ve yavaştan
ve kimbilir hangi sesle söylenen
"sızlatıyorsun"
özlenmiştir sızlamak bile.
salkım
her aralik benim yolum .
belki kalmak vurulmak demek yalinayak
irin muştusu dikmek için
her habere, sürmanşete
belki kalmak sagir hali sedasi
ama sen de
yine de sevdigim gitme -
ortak bir çabayla büyütülen, kollanan, çoğaltılan bir öykü. ellerin ne güzel. sesin, şarkıların, varlığın ne hoş. sen de olan keşke. bu sofrada. soframda olsan. bu kuş uçumu mesafe de olmasa da... komşu damın güvercini olsam. okurken, çalışırken, ıhlamur içerken seni seyretsem. iyi olduğunu görsem. klavye üstünde gezinen parmaklarını takip etsem. şarkı söylüyor musun? yüksek sesle.
-
etrafındaki patates kabuklarını da kumpire dahilmişcesine afiyetle yiyen memleketim insanı.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap