• latince bilmediği halde sürekli sağdan soldan aparttığı latince ifadeler için başlık açıp altına internetten bulduğu yalan yanlış açıklamaları yazan, doğrusunu yazdığımda ise özelden "her şeyi düzeltmeden duramayan, bilgiçlik taslayan, her lafa maydanoz olan kibir abidesi" olmakla suçlayıp burada yazamadığım (yazmıştım, moderasyon entry' yi sildi) bir takım hakaretler yağdıran ergen.

    kutsal bilgi kaynağında hiçbir başlık kişiye özel değildir, başlığa entry girdiğim için "lafa maydanoz olmak" nasıl bir tanım? kendisine yalan yanlış saçmalıkları yazdığında başkalarına yanlış bilgi aktardığını, doğrusunu yazmanın bir görev olduğunu, isterse latince öğrenebileceğini veya en azından daha az bir çabayla ifadenin doğru karşılık ve anlamını google'dan bulabileceğini söylesem de bu kuşağın egosu bilgiyi bile hiçe sayıyor. "bu benim çevirim" diyor ama çeviri dediği şeyden latince bilmediği açıkça anlaşılıyor.

    son olarak beni kendi açtığı başlıktan kovdu, nasıl olacaksa artık...

    edit: bu entry her gün, ama her gün yeniden eksilenir. karma umurumda olmadığından bir önemi yok, üstelik her eksilendiğinde son oylanan entry olarak öne çıkıyor. oyuna devam...
  • niye ard arda şiir başlıkları açtığını anlamadığım yazar. derdi ya da düşüncesi ne acaba bunu yaparken.
  • (bkz: bir pedin 52 lira olması) başlığına şunu yazmış. (bkz: #138544523)

    --- spoiler ---

    sugar daddy'lerinize göre ucuz kalan fiyattır.
    --- spoiler ---

    ne biçim insanlar var ya. insan hayret ediyor.

    engelleyin gitsin.
  • "sordum sadece kendime var mı?
    döndüm yüreğime baktım,
    içindeki boşluğun cevabı,
    hala çocuksun,
    geceye ram olmuş kaderin,
    muzaffer olamamışsın,
    güneşli günlerin savaşında..."*
  • öğretmen düşmanı yazarımsı.
  • üçüncü dünya savaşının çıkması gerektiğini söyleyip oldukça radikal olan fikrini beyan etmiş yazar.
  • her insanın kısa zaman diliminde bir yanını gördüğü insandır.

    ekşi sözlük platformunda*kayıtlı çok fazla insan var. mesaj kutum -*bir ara kapalıydı- herkese açık olduğundan ister istemez insanlarla etkileşime giriyorsunuz. kendimi birilerinin tepkisine göre konumlandıran biri olmayı hiç sevmedim.

    (bkz: atılan mesaja cevap vermeyen insan/@safagi sokmeyen cocuk)

    iki kişinin arasında yargıya varamayacağı geçen özel konuşmaların ötesine geçip nick altında ithamda bulunan, iyi veya kötü etiketleyenlere cevap vermek anlamsız ve diğer insanların bunun üzerinden kişi hakkında karar alması saçma geliyor. hele hele insanın kendi dünyasından bir şeyler karaladığı yazıları okumayı sağlayan platformda bu tip aksiyon kolaycılık ve başkasının yorumlarının peşinen doğruluğunu kabul etmiş olunuyor. unutulmamalı ki insanlara dair iyi şeyler yazılmazken kötü şeyler ifade edilmekten çekinilmez. bu orantısızlık sebebiyle diğer insanlar hakkında nick altı başlıklarını okuyup karar vermem.*bu hususta yeteri kadar ders aldım.*

    (bkz: çaylak onay listesi/@safagi sokmeyen cocuk)

    hayatta yaşarken değişimi fark edemiyoruz. yanlış düşündüklerimi değiştirdiğimi, geriye çeken alışkanlıklarımı bıraktığımı, insanlara yaklaşım hususunda ve hayata bakışımda yaşadığım değişimi buradan izleyebiliyorum. buraya düşmüş birkaç cümleden ve paragraftan ibaret değilim.*

    (bkz: geçmişten gelen notlar/@safagi sokmeyen cocuk)

    üslubum, fikirlerimi ifade ederken keskin ve çarpıcı, duygularımı ifade ederken nahif ve kırılgan oluyor. tanımayan insanlar için aşırı olmasını kabullendiğim durumdur. fakat doğru yöntemin bu olduğunu düşünüyorum.

    (bkz: yazarların ekşi sözlük'e dair prensipleri/@safagi sokmeyen cocuk)

    "ne yazdıklarımın bir cümlesiyim
    ne yazmadıklarımın mürekkebiyim
    ön yargı illetiyle boğuşanların
    kabusuyum."*
  • nick altıma “üçlü bakınız” vererek abazan liselilerin hayalindeki abazan olduğumu tanımladığına göre ya liseli ya da lisede çocuğu var ve benim tarafımdan taciz edildi.
    eh bu da kanıt ister ama müfterinin yegane özelliği kanıtlardan münezzeh olmasıdır.
    evet evlatcım amip değiliz. annen de sevişti öyle üredik, üzülme bu kadar. kızdığınız herkese de itibar suikasti yapmayın.. *
    biosuna twitter ve bilimum sosyal medya adreslerini de yazdığına göre “gösterdiğim şuncaaaz” ilgiden daha fazlasına ihtiyacı var.
    ben yine de “üçlü bakınız” ile hakaret etmek serbest mi bir araştırayım. serbestse “annesini sevmeyen çocuklar” başlığına yazarım bir safagi sokmeyen cocuk entrysi. *
    dip: hukukçu arkadaşlarla görüşmem neticesinde şahsın “lakap takmak suretiyle dolaylı hakaret” etmesi sistem bug'ı olarak görünmüyor. doğrudan suç olan bir kaç entrysi daha var. kendisine de yazılı olarak belirttiğim üzere tümünü toparlayıp şikayet sürecini tamamlayacağım. bakalım neler olur.
hesabın var mı? giriş yap