hesabın var mı? giriş yap

  • aç aç dolanıp, şöyle fitim böyle sağlıklıyım, yiyorum ama kilo almıyorum, kilo takıntım yokgillerden. bu versiyonları reklamlarında oynatan kalori bombalarını özellikle sepetimden çıkarıyorum, saksı mıyız lan biz.

  • ikisinin de karnı aç olan, bir aslan’la bir tilki birlikte ava çıkmışlar.
    çayırlıkta sakin sakin otlayan bir eşek görmüşler,
    tam dişlerine göre...
    aslan eşeğin baş tarafına geçmiş, tilki arka tarafına…
    bunun üzerine otlamaya biraz ara veren eşek:
    - "anladım beyler", demiş, "beni yiyeceksiniz. ama beni yerseniz padişah’la başınız derde girer."
    - "niyeymiş o?" diye sormuş aslan...
    - ben “padişah’tan fermanlı eşek”im de ondan.
    - hadi canım, demiş aslan. hani fermanın nerde?
    - "arka sağ ayağımın altındaki nala kazılı vaziyette", demiş eşek.
    aslan uzaktan tilki’ye işaret ederek:
    - "okuyuver lan şunu, demiş, bakalım doğru muymuş?"
    tilki uyanık...
    - "valla benim okumam yazmam yok", demiş.
    - "iyi lan, iyi" demiş aslan öfkeyle, çekil kenara, ben kendim okurum.
    tabii aslan, eşeğin arka ayağındaki fermanı okumaya çalışırken, eşek öyle bir çifte patlatmış ki...
    aslan 10 metre geriye savrulmuş, bütün kemikleri kırılmış.
    bunun üzerine, eşekle tek başına baş edemeyeceğini bilen
    tilki hızla uzaklaşırken kendi kendine söyleniyormuş:
    *ulan bu devirde okumak da başa belâ...*

    edit: debe için teşekkür ederim...

  • sistemi rahatsız etmiştir.
    neden içinde bulunduğu durumu paraya çevirmiyor?
    voleyi vurup köşeyi dönmüyor?
    evlenme programlarına çıkıp sirk hayvanı rolü üstlenmiyor?
    fırında çalışıp bize dürüst mütevazi rolü mü oynuyorsun?
    al işte cezanı bul, çalıştığın yeri deşifre eder, seni yine sistemin içine çekeriz. oraya gelip sana laf atanlar olsa, kavga etsen, aksiyon yaşansa ne güzel ne güzel.

    bu ülkede biri azıcık da olsa doğruları yapsa, herkes rahatsız oluyor. çünkü dürüst, namuslu biri, böyle olamayan herkesin seçimlerini sorgulatıp, kötü hissettiriyor. o yüzden yaşama şansı yok. mutlaka tüketilmeli. yok edilmeli.

  • ağlayan çocuğunu susturmaya çalışırken topu başkasının üstüne atan kadındır. bazen bu "abi" kısmına amca, teyze, abla da gelebilir ama genelde abi diyorlar sanırım.

    ağlayan çocuğunu susturmaya çalışan kadın, "bak abi kızıyor" diyerek şaşkın bebek suratını, yüzüne çevirdiğinde at hırsızı gibi hissediyor insan kendini. ben de "ehe yok ya kızmıyorum" diyorum böyle durumlarda. sıçsın ağzına, bana ne; ben niye kötü polis olayım. bak abi kızıyor bak abi kızıyor diyerek bebeğin suratını iyice yaklaştırıyor suratıma. şaşkınlıktan gözbebekleri iri iri olmuş bebekle birbirimize bakakalıyoruz. diyecek bir şey de bulamıyorsun; tam bire epic fail.

  • en büyük korkularımdan biri. mesela sırf bu yüzden trois couleurs filmlerini izleyemedim. ezkaza şöyle bir diyalog yaşasam:

    - abi bu filmler çok güzelmiş, öyle duydum. sen izledin mi?
    + izledim.
    - yönetmeni çok meşhurmuş, adı neydi yahu? sen bilirsin...
    + bilmez miyim... kıriş... kıriz... kıriştof kieş... kıriştofkieşloooo... olm yazıyor şurada, bak. kendin oku işte, of be... ağrı girdi başıma.
    - aaa, müziklerini de şey yapmış...
    + evet, zıbıng... zıbıngniyiw... zıbıngniyivpıreieşşedüeeeeeee...
    - abi? abi iyi misin? yetişin lan, adam ölüyo...
    + kırişpireisszcwzieszcisiesaelnaelnzzzzzzzzz... (burda üç ayrı çeşit z, ortası çizgili l, tepesi çentikli n, altı kuyruklu a ve e var aslen)

    allahınızı, kitabınızı, papa 2. jean paul'ü, adam malysz'i seviyorsanız yapmayın. şu isimleri parantez içinde telaffuzlarıyla mı yazarsınız, ne yaparsınız bilemiyorum. leh leksikolojisi öğrenmek durumunda mıyız hepimiz yahu?

    (bkz: krzysztof kieslowski)
    (bkz: zbigniew preisner)