hesabın var mı? giriş yap

  • ege (5) çay bahçesinde sandalyesinde otururken bir yandan da bacaklarının arasını tutmaktadır...

    romica: oğlum çişin mi geldi?
    ege: hayır, çişim gelse sağa sola sallanırım böyle.
    romica: eee, neden pipini tutuyorsun o zaman?
    ege: aşağıya bastırmaya çalışıyorum beni dinlemiyor!
    babası: çadır mı kurdu pipin oğlum?
    ege: saçmalama, burası orman mı, senin kulağın kamp yapıyor mu?

  • herkes o kadar zengin görünüyor ki zengin ve fakirleri ayıran tek bir detay var: zengin karakterler lüks otomobillere binerken fakirler de en kötü ihtimalle her yere taksiyle gidiyor. ülkede metrobüse bir tek ben biniyorum resmen amk.

  • ideal olanı, olabildiğince düz, desensiz ve renksiz olanıdır; çünkü bir şarabın rengi ve o rengi doğru görmek önemlidir.

    ince camdan üretilmiş olan kadehlerin tercih edilmesi gerekir; çünkü şarabın ısısını daha uzun muhafaza etmek her zaman önceliklerimizden olmalıdır.

    yukarıya doğru daralan bombeli yapıda olan kadehler ise şarabın koku ve aromasını muhafaza etmeye yardımcı olur ve şarap rahatlıkla çalkalanabilmektedir. çalkalama işlemi, önce şarabın oksijen almasıyla aromasını daha fazla açığa çıkarmak için yapılır. daha sonrasında ise alkol oranını bize gösterir. şarap dairesel bir hareketle hafifçe çalkalandığında, şarap kadehin içinde aşağıya doğru süzülür ve fransızların "gözyaşı" (larme) dedikleri çizgiler ya da yollar meydana gelir. belirgin ve kalın gözyaşları şarabın alkol oranının yüksek olduğunu, zayıf ve hafif olanları ise düşük alkol oranını gösterir. lafın özü, kadeh çalkalamaya izin vermelidir.

    rose şaraplar için ideal olan kadehler beyaz şarap kadehleridir, yani küçük ya da orta büyüklükte kadehlerdir. köpüklü şaraplar ise flüt kadehlerde servis edilmelidir.

    bence, şarabın güzelliğine güzellik katan önemli bir ögede kadehtir ve ideal kadeh tercihi kişinin şarap keyfini ve zevkini de arttırır.

    ama... en ideal, en güzel, en keyifli ve en özel olan şarap kadehi yalnız olmayan kadehtir..

  • dünyanın en saçma kanunlarında başa oynar. benim parasını ödeyip, yasal olarak aldığım bir telefonu ne zaman kullanacağımdan size ne? yarın öbürgün ne zaman işeyip sıçacağımız konusunda da mı kanun çıkaracaksınız?

  • afgan ordusu dediginiz sey hic bir milli bilinci olmayan ulke bayrak vatan kavramlarini bilmeyen sacma sapan parali askerlerden olusan bir yapi.

    bu topraklari detayli incelerseniz ortaligin savas lordu kaynadigini goreceksiniz. kendisine general diyen savas lordlari , burada savasin devamindan nemalanan asiretler falan dunyanin en sacma yerlerinden biri bu cografya.

    karsi taraftakiler ne peki ? onlarda parali asker. zaten afganistan da yapilabilecek iki is var. ya gidip orduya ya da taliban a parali asker yazilacaksiniz ya da eroinin ham maddesi hashaşı ekip onu satacaksiniz. baska bi ekonomik faaliyet yok.

    neyse taliban diyorduk , onlarda parali asker ama en azindan para disinda peştun milliyetciligi ve cehaletin kör kuyularinda yetismis bir seriat anlayislari var. tabi seriatla yonetilen afganistan da ganimet olarak alacaklari kadinlar da cabasi. ulkenin yarisindan fazlasini olusturan pestun asiretlerinin tamami taliban tarafinda. geride de abd nin 20 senedir yaklasik 100 milyar dolar harcayip bi boka benzetemedigi ozbek , tacik , farisi kokenli afgan ordusu var. bunlarin tek motivasyonu para . generallik yapan savas lordlarinin saraylarini ve yirt disindaki paralari da bilinen bir gercek.

    kisacasi mesele afgan ordusu denen sonradan uydurma parali asker sürusunun hic bir motivasyonu ve yetismis insan gucu olmamasi. adamlar ne vatan ne millet ne devlet bilirler. parasini verirsin savasirlar. bu tarz ordular da cok cabuk bozulurlar. tipki ırak ordusunun isid karsisinda şamar oglanina dönmesi gibi.

    onun için işimizi ,paramizi kaybedebiliriz , siyasette farkli taraflarda yer alabiliriz ama bu ulkede malum kişilerin yaptigi gibi milli bilincimiz yok edilir ve ümmetçilik oynamaya devam edersek bizim de sonumuz böyle olabilir .

    olur mu ?

    bizleri yani mustafa kemal'in askerlerini tek tek kurşuna dizmeden asla.

    "biz emperyalistlerin pençesine düşen bir kuş gibi yavaş yavaş aşağılık bir ölüme mahkum olmaktansa, babalarımızın oğulları olarak vuruşa vuruşa ölmeyi tercih ediyoruz."

    mustafa kemal atatürk.

  • kızabilir, kusabilir, sevmeyebiliriz ama şimdilik doğru bir karar. benim evim yok kardeşim, bırakın ben düşük faizle bir ev alayım sen ondördüncü evini sonra alırsın.