hesabın var mı? giriş yap

  • https://www.ifixit.com/guide

    neyi nasıl tamir edebileceğinizi gösteren, arabadan, laptop'a, tablete ve fotoğraf makinesine kadar; hatta düğme dikmeye kadar pek çok olayın resimli anlatım rehberi, güzel bir site. tabii güzel ama ingilicçe. yine de resimli anlatım faydalı olacaktır kanaatindeyim.

  • battaniyenin altina girmis elde nutella en sevilen dizi beklenirken elektrigin kesilmesi, karanlikta gozyaslariyla beraber kalakalmak. saka lan saka ayi gibi sacli sakalli adamim yemisim elektrigini de dizisini de.

  • merhaba, ben teknik direktör yılmaz vural.

    binlerce kişi ile fikir alışverişinde bulunabildiğimiz sosyal ağların geniş kitlelere ulaşma konusundaki başarısına inanıyorum. bu yüzden de bana sorusu, itirazı, sitemi olan ekşi sözlük yazarları ile bir araya gelmek konusunda oldukça heyecanlıyım.

    bana yönelttiğiniz tüm soruları elimden geldiğince cevaplamaya çalışacağım; yalnız cevaplara darılmaca, gücenmece yok. :) yaptığımız bu etkinliğin sizlerle aramızdaki samimiyeti artıracağını ve hakkımda merak edilenleri cevaplayabilme şansı vereceğini düşünüyorum.

    kanıt

    sevgiler.

    edit: sevgili arkadaşlarım, kendimi anlatmanın ekşi sözlük vasıtasıyla olacağını düşündüm. çünkü türkiye'nin en önemli sosyal medya platformu burası. umarım bu amacımı gerçekleştirebilmişimdir. belki hepinize cevap veremedim ama sorular hemen hemen aynı tarzdaydı. hepinize çok teşekkür ederim.

    beni sosyal medya hesaplarımdan da takip edebilirsiniz:

    twitter
    instagram
    facebook

  • yukarıdaki herhangi bir testle karşılaştığınız zaman pantolonunuzu indirip "hububat fiyatları" diye bağırın. onların oyununu onların kurallarıyla oynayıp gerizekâlı ik'cılarla aynı seviyeye sakın inmeyin. unutmayın, avcı ne kadar hile bilirse ayı o kadar yol bilir.

  • yıllar önce konya'da saray çarşısı'nın oradaki akbank'ta sıra bekliyordum. bankada inanılmaz bir kuyruk vardı. müthiş sıcak bir yaz günüydü. bankada klima çalışmıyordu, leş gibiydi ortalık. en az 4-5 vezne olmasına rağmen, 1 veya 2'si aktifti. işin en çileden çıkartıcı tarafı ise, şubede mevcut q-matik denen sistem kurulu olmasına rağmen, banka yönetimi niyeyse sistemi çalıştırmıyordu. herkes ayakta, kıç kıça bu kuyruğu bekliyorduk. artık sabredemediğim ve önümdeki ihtiyarın epey zorlandığını anladığım bir an, "ne biçim iş bu, şu q-matiği bari çalıştırın, neden bütün vezneler çalışmıyor" minvalinden söylenmeye sesimi yükseltmeye başladım. anında bütün yüzler, tüm içerideki insanlar, hepsi birer mirket refleksiyle bana döndü. gişe memuru vızırdanırken, "yok mu senin müdürün?!?" dedim, hay huy falan bir tartışmadır sürerken ve bu mirket konya insanları yüzüme bön bön bakıp hiç bir söylemde bulunmazken:

    sırada arkamda bulunan bir karabıyıklı 35-40 yaş adamı "ne var birader? bi sen mi sıra bekliyon? bak hepimiz bekliyoruz, ne gonuşup duruyon??" diyerek bana çıkıştı. bu gücetapan kardeşimize dönüp "birader soyadın sabancı mı?" diye sordum. "yııoo" diye karşılık verdi. "lan o zaman asdaicaaewadazxc!!!!!" şeklinde çıkışmaya başlamıştım ki, önümdeki ihtiyar kolumu tuttu, "diklenme, dik dur. hoo diyecen altını kürüyüverecen" nasihatlarine girişti ve ben de bu kalabalıkta hak aramanın manasızlığını gördüm...

    işte o insanların beklediği sıradır. anlayamazsınız.

  • küçükken annemin dikkatini çekmek için salıncakta sallanırken kendimi yere atmıştım. annem görmeyince belki duyar diye avazım çıktığı kadar bağırmaya başlamıştım, duymayınca da kalkıp salıncağa geri binmiştim.