ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
145 ışid militanını toplu iftarda zehirlemek
-
musul da gerçeklemiş hadise.
kaynak
haber sitesine göre, 145 kişi zehirlenmiş, 45 kişi ölmüş.
(bkz: asdfasdfadsfasdfasd)
(bkz: gerçek iftar bu değil)
insan üzülemiyor ya lan...
sanayi çırağının öğretmenlere sözleri
-
iki puan verse sanki doktor olacak yapraam.. çocuk sevgimin mına koydu bu tiktok nesli.
sait faik abasıyanık
-
''dünya her şeye rağmen güzeldir. ne güzeldir bu yağmur! sevgilim ne güzeldir. beni sevmemesi ne kadar acı.''
bjk taraftarının takımına yüklediği içi boş mana
-
iyiden iyiye insanı güldüren manadır.
hele bu sözde 'mana'yı dile getirirken takındıkları o ciddi tavır yok mu ahaha ya tamam sizsiziniz amk siz.
-büyük beşiktaş taraftarı he de hödödür
-şerefli beşiktaşız biz renkliler anlamaz.
-onurlu duruşumuz var bizim.
blabla
yok ebesinin örekesi afedersin. taraftarsın ulan sen ne bu oligarşiye savaş açmış don kişot tavırları, ne bu jan darc havaları, ne bu takımına laf geldiğinde kendisine ''tavuk'' denmiş marty mcfly ciddiyeti.
yapmayın komiksiniz.
lost
the office
-
muhtemelen defalarca söylenmiştir ama yine de biraz detaylı olarak açıklayayım: the office'in amerikan versiyonunun ilk sezonu size tırt geliyorsa bunu görmezden gelmenizi tavsiye ederim çünkü ilk sezon tamamen ingiliz versiyonundan uyarlamadır.
michael scott'ın ingiliz karşılığı olan david brent'i oynayan ricky gervais; işinde kötü olan, çalışanlarına da kötü davranan, başkasının yerine utanma isteği doğuracak espriler ve hareketler yapan birini çok iyi canlandırmış olsa da nedense bu konseptteki bir insanı ya steve carell iyi oynayamadı ya da bir ingiliz üzerinde doğal duran bu rol bir amerikalı üzerinde eğreti durdu.
neyse dizinin berbat geçen ilk sezonunun ardından steve carell, the 40 year old virgin filmi ile sempatik bir salağı çok iyi oynadığı için ve film de amerikada o dönemde iyi anlamda patladığı için dizinin yazarlarından olan greg daniels, michael scott'ı da ikinci sezonda uyuz olunan bir tipten sempatik bir salağa dönüştürme kararı alıyor. ki bu kararına diğer senaristler karşı çıksa da son söz greg abimizde olduğu için diğerleri de paşa paşa bu karara uymak zorunda kalmışlar.
işte bu karar sayesinde the office'i ilk kez izleyen çoğu kişi "ilk sezonu izledim ama beğenmedim" diyerek diziyi bırakıp bir efsaneden mahrum kalıyor. birinci sezonda diziyi bırakan birilerine denk geldiğinizde onlara şefkat gösterin.
edit: "ilk sezonu izlemeden ikinci sezona başlayayım mı?" gibilerinden neredeyse yirmiden fazla mesaj aldım. 1 bölümü 20 dakika olan 6 bölümlük ilk sezonu izleyemeyecek kadar vaktiniz değerliyse zaten hiç başlamayın. anime fillerı izlemiyorsunuz sonuçta, size "bu bölümleri atlayın" diyecek halimiz yok. bu yüzden artık "ilk sezonu izlemesem olar mığ?" gibilerinden komik sorular sormayın, tşk. kaldı ki ilk sezon da iyidir ama dizinin reyting olarak istenen seviyeye gelmediği ve neredeyse iptal aşamasına gelindiği için "berbat" ve "tırt" terimlerini kullandım.
aylık 5 bin tl gelirle toplu taşıma kullanan insan
-
siz hiç akşam trafiğinde mecidiyeköy'e gittiniz mi? ben gittim, kör oldum.
internet'in fişini tak diye eve gelen komşu
-
fişi takılı da parasını ödeyemedim kesmişler sende 150 tl varsa komşu bu ay da sen öde de, bak ne oluyor ondan sonra
kimsenin yemediği küçük esnaf üçkağıtları
-
bakkaldan raid alınır. eve dönerken farkedilir ki tarihi geçmiş. yarı yolda dönülür;
- mevlüt abi tarihi geçik bunun yav!
+ (önce alır bakar, 3-5 milisaniye düşünüp) tamam işte daha da zehirli şimdi. hepsi takla atcek ipnelerin.
am/fm radyonun demode bir teknoloji olması
-
zombi saldırısı veya muhtemel bir nükleer holokost durumlarını tenzih ederek; halihazırda başvurulacak ilk teknolojidir. zira yapımı, seri üretimi ve parçalarının temini çok kolaydır * * . ayrıca am frekansları daha uzak mesafelere erişebilir. ayrıca uzun dalga bandı pek bilinmese de kıtalar arası radyo yayını ve iletişim aracı olarak kullanmak mümkündür. eski radyoları incelediyseniz, ki çoğu am bandında çalışır, dünyanın farklı şehirlerinin isimlerini kadranında görürsünüz.
he birde felaket durumlarında ilk çöken şebeke gsm şebekesidir, ülkemiz doğal afet kuşağında olduğu için bu durumu halk olarak defalarca tecrübe edindik. en ufak bir deprem sonrasında bile gsm santralleri kilitlenmektedir. diğer bir deyişle am/fm radyo teknolojisinin henüz miadı dolmamıştır. gsm şebekesi olmadıktan sonra o akıllı telefonlarınız * telefonunuzda am/fm alıcı yoksa, o telefon oyun oynamak dışında bir işe yaramaz. tabi ona harcayacak elektriğiniz varsa.
ha bu arada derseniz ki madem o lw ile am radyo bu kadar iyi neden kullanılmıyor? bunun sebebi günümüz multimedya taleplerinin * am bandına ayrılan band genişliğiyle karşılanamamasıdır. afet durumlarında yayını stereo dinlemesenizde olur. o yayını bulduğunuza dua edersiniz zaten.
son olarak birçok kullanıcı am ile fm in farkını bile bilmezken frekans değişiminin sebebini anlamaması doğaldır. bunun nedeni ise doppler kayması olarak bilinir. onu açıklamayı da canım almıyor. birşey sıkmadan önce biraz okuyun öğrenin lütfen.
edit: imla
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık:fakirliğin resmini çizdim beyler gelin
1.ama telefonum olmadığı için fotoğrafını çekemedim beyler kusura bakmayın.
2.@1 güldüm piç şuku
420
-
ozellikle abd de ev ararken bu tabir ilanlarda cok kullanilir. insanlar 420 friendly ev arkadasi aradiklarini ilanlarda belirtirler ki, bu ben sik sik esrar iciyorum bu durum senin icin rahatsiz edici olmamali anlamina gelir.
ılk olarak 1970 li yillarda kendilerini waldo olarak tanimlayan kafadar genclerin okul cikisi saat 4:20 gece bulusmalari sebebiyle ortaya cikmistir. ayrica 4:20 de 4. ay olan nisanin 20 sini de temsil eder. insanlar bu sebeple gunu kutlamaktadirlar.
18 nisan 2016 aziz yıldırım basın toplantısı
-
sesini karıştırmadıysam cüneyt kaşeler abim şöyle bir soru sorarak thug life yapmıştır. her gün severek takip ettiğim, tanışmak istediğim birisidir kendisi ama bu kadar güldürmemişti şimdiye kadar.
"kızdırırlarsa 10 sene gitmem dediniz ama kızdırmazlarsa ne zaman bırakmayı düşünüyorsunuz?"
(bkz: saksıya fesleğen gibi oturturum anlamı da çıkar)