hesabın var mı? giriş yap

  • önceleri seviyor da gösteremiyor diye kandırırsın kendini. taktiklere başlarsın . kendini geri çekersin , olmaz. yakınlaşırsın yine olmaz. hep birşeylerin eksikliğini hissedersin. gün gelir o eksikliğin ne olduğunu kabullenmek gerekir. işte en acı kısmı budur. konduramazsın kendine. nasıl beni sevmez, neden diye uykuların kaçar gecelerce. sevgisini kazanmak için olur olmadık herşeyi yaparsın ama nafile.ve bir gun artık sevilmediğin gerçeğiyle baş başa kalırsın. yapacak çok fazla şey yoktur. kabullenebiliyorsan kabullenir hayatından çıkarsın. kabullenemiyorsan saçmalarsın, saçmalarsın, saçmalarsın... taa ki o seni hayatından çıkarana kadar.

  • dünyanın güzel olduğu ve insanların bu kadar büyük bir alanı nasıl yaşanmayacak bir yer haline getirdiğidir.

  • bir gece sofrada atatürk misafirleriyle otururken, ekmeğe bir kuruş zam yapılacağı hakkında bir mevzuu açıldı.

    yapılacak zam hakkında herkes bir fikir beyan ediyordu. tartışmalar sürerken, atatürk “durun bakalım, bizim sofracıbaşımız ibrahim’in de fikrini alalım, o halk çocuğudur. bu hususta bakalım ne diyecek ?” dediler. sonra ibrahim’e dönüp “söyle bakalım ibrahim, bu ekmek zammına ne diyorsun ?” diyerek cevabını beklediler.

    ibrahim bey arkadaşımız “paşam, ekmek fakir fukara halkın başlıca gıda maddesidir. bu itibarla yapılacak 1 kuruşluk zam zengin tabakayı zaten ilgilendirmez. halk tabakası ise günde üç dört ekmek yer, bu da cebinden 3, 4 kuruş fazla çıkması demektir. zengin ve varlıklı olanlar esasında francala yer. onun için yapılacak zam, ekmeğe değil, francalaya ve buna mümasil diğer yiyecekler olan pasta, börek, çörek, bisküvi gibi varlıklı insanların yedikleri unlu mamullere yapılmalı” dedi.

    atatürk sofrada bulunanlara dönüp “ibrahim’in söylediklerini işittiniz mi?” diye sordu.

    -“evet, işittik”.
    -“o halde biz de ibrahim’in fikrine iştirak edelim ve ekmeğe yapılacak 1 kuruşluk zammı kabul etmeyelim”

    atatürk’ün yanıbaşında - çankaya köşkü kütüphanecisi nuri ulusu’nun hatıraları - derleyen mustafa kemal ulusu- doğan kitap

  • yok hamileydi, yok anneydi, yok yaşlıydı diye herkese bedava istanbulkart vermeyi durdursunlar öğrencilerle uğraşacaklarına. yüksek lisans yapan bir öğrenci neden indirimli kullanamasın. asıl sorun bedava kullananlar. yaş farketmeksizin dolu kişide görüyorum bunu.

    edit: yazım yanlışı düzeltildi.

  • platonik aşkın bünyeyi aptal ettiği durumlarda akla gelebilitesi olan bir durumdur.. karşı cins (genelde hatun olur bunlar) pek bi güzeldir, iyi kalplidir, lakin bir türlü etkileyemezsiniz, diliniz tutulur, açılamazsınız vs... sonra planlar yapmaya başlarsınız, "nasıl dikkatini çeksem?" "ne yapsam da bana aşık olsa?" diye kafa yorarsınız (ya da sadece ben yoruyorum).. çok yaratıcı bünyenizin aklına "hayatını kurtarırsam kesin bana aşık olur" fikri gelir (çok film izliyorsunuz gözümden kaçmadı).. sonra hızlı hızlı gözünüzün önünden sahneler geçmeye başlar..

    boğuluyordur.. imdat çığlıklarına yetişip sahile kadar taşırsınız.. suni solunum filan (sizi gidi sizi).. sonra hayata döner ve size sımsıkı sarılır.. evet! başardınız!!

    karşıdan karşıya geçiyorsunuzdur okul çıkışında.. bir anda hoşlandığınız kişi yola atlar.. hızla gelmekte olan kamyonun acı fren sesiyle birlikte çevik bünyeniz onunla birlikte karşı kaldırıma düşer.. bütün arkadaşlarınızın gözü önünde olmuştur bu olay bir de! karşı cins kişisi size minnettardır, sıkı sıkı sarılır.. o da nesi? aşık mı olmuş ne? bravo! başardınız!!

    teröristler okulu basmıştır!! hoşlandığınız karşı cinsi rehin almışlardır.. siz de çaresiz durumdasınızdır.. sonra ağzınızdan o sözcükler çıkar.. "onu bırakın beni alın.." aşkınızın gözlerinden süzülen damlaların anlamını hepimiz anladık sanırım.. mekandan sağ salim çıkarsanız pembe panjurlu ev fantaziniz için para biriktirmeye başlayabilirsiniz, kefilim..

    birlikte yemek yiyiyorsunuzdur.. bir anda zat-ı muhteremin boğazına bir şeyler kaçar... hemen sırtına vurursunuz, olmadı ters çevirirsiniz... hastaneye kaldırırsınız.. evet!! hastanede gözlerini açtığında başında siz varsınızdır!! o aşık olmayacak da kim olacak?

    bu örnekler uzar da uzar...

    lakin hayat acımasızdır.. hoşlandığınız karşı cinse çıkma teklif etme arifesinde, gözünüz ondan başkasını görmezken bir anda bir fren sesi duyulabilir ve kolunuzdan kenara çekilme durumu söz konusu olabilir (başıma geldi ordan biliyorum).. akabinde " hele hölö, ben senden hoşlanıyorum" demeyiniz.. zaten gözünde saf salak aşık imajı çizmişsinizdir, gözünün önünü göremeyen bir bünyeye aşık olmasını beklemeniz bünyenizi daha da yıpratır..

    boşverin gitsin yahu! hayat devam ediyor.. ne güzel kuşlar böcekler! hayat kurtarmayla aşık olacaksa hiç olmasın değil mi ama? sizden iyisini mi bulacak?
    karşılıklı olan sevgi bütün bu fantazilere layıktır.. gerisi sözlüğe başlık olur.. hatırlanınca dalga geçilir..