ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yaran diyaloglar
-
dün itibariyle yengemle yolculuğumla ilgili konuşurken yaşanmıştır:
-bu arada uçaktaki erkek kabin memuru da çok tatlıydı yenge yaa, arkasını dönünce sen ne şirinsin öyle dedim o derece
-nasıldı ki?
-çok güzel gülümsüyordu, cin cin bakıyordu, ses tonu süperdi, yanakları sıkılası şirin bir elemandı işte; yani aslında pek alıcı gözüyle bakamadım.
-belli belli, verici gözüyle bakmışsın :))
soda içerken yapılan şişeye bakma hareketi
-
"ulan bu ne güzel bişeydir allah'ım" der gibi bir harekettir.
kırklareli üniversitesi logosu
-
türkiye'de yaşamaktan nefret etme sebeplerinden bir tanesi.
mardin artuklu üniversitesi logosu'nun önünde diz çöküp tövbe isteyeceği logo.
çin'de bulunan kumarhaneler ve eğlence bölgesi macau'nun logosunun birebir kopyası.
evet yanlış okumadınız çin'de bulunan kumarhaneleriyle meşhur bir eyaletin logosunu çalmıştır kırklareli üniversitesi.
kırklareli üniversitesi logosu
macau bölgesi logosu
rezilliğin daha detaylı bilgisi için edit:
kırklareli üniversitesi web sayfası
macau hakkında genel bilgiler
6 mayıs 2019 imamoğlu lehine tweet atan ünlüler
-
fişleme deniyormuş.
insanlar artık konuşacak.
alışın.
korku devri bitti.
bitti sizin devriniz.
düşün ki kedin bunu okuyor
-
minnoş, oğlum!.. 1990 mart ayında, ben evde olmadığım bir zamanda öldüğünü öğrendim. çok üzgünüm be oğlum, ölüm anında yanında olamadığım için... seninle vedalaşamadık, bir şeyler eksik kaldı.
18 yaş bir kedi için uzun bir zaman dilimi... seninle çok güzel anılarımız oldu, biliyorsun... aradan 31 sene geçti, inan bana seni hiç mi hiç unutmadım. ee ben de 61 yaşıma geldim, benim de fazla zamanım kalmadı...
bu satırları okuyorsan, bekle beni!.. yanına gelip seni öpücüklere boğmayı çok ama çok istiyorum. umarım tanrı ikimize torpil geçer, sevenleri kavuşturur... seni çok sevdiğimi, rüyalarımı süslediğini bilmeni isterim...
edit: minnoş... (doğum tarihi: 1971 güz - ölüm tarihi: 1990 mart)... seni çok özlüyorum, yakışıklı minnoş'um... debe için teşekkürler...
atatürk tablosu için ağır hasarlı binaya tırmanmak
-
gereksiz , şov amaçlı , aptalca bir hareket
not: atatürkçüyüm
19 mart 2015 beşiktaş club brugge maçı
-
şimdi yaklaşın buraya ibretlik tespit geliyor.
bu adamların forması kayseri erciyesspor'a benziyor mu ? benziyor.
sezonun ilk yarısında öne geçtiğimiz maçta erciyes bizi tek farkla yendi mi ? yendi.
brugge ilk maçta öne geçmemize rağmen bizi yendi mi ? yendi.
yani bu maç ne olur ? 5-1 olur. ve beşiktaş'ın 112. yılı kutlu olsun.
edit: * beşiktaş ömrümden 1 sene yedin dün gece.
* tolga'nın suçu varsa, onu kadroya alan bilic 2 misli kabahatli
* dünkü taraftar kuru kalabalık. dakika 70'de takım ıslıklanır mı amk ? beyni evde mi bıraktınız ? ayıptır.
* hakem o verdiğin ve vermediğin kırmızı kart .ötüne girsin.
* demba ba 'ya 10 milyon veriyorlarsa direk satın. aldıktan sonra hasar kaydı öğrenilen araba gibi soğudum.
* brugge senin takım gibi amk. insan azmanları domuz pastırması yiye yiye semirmiş hepsi
30 temmuz 2021 pakdemirli thk uçakları açıklaması
-
o zaman ver elini milyon dolarlık yangın uçağı kiralama ihaleleri.
(bkz: thk yerine rusya’dan yangın uçağı kiralamak)
--- spoiler ---
türk hava kurumu'nun 5 uçaklık yangın söndürme filosu için verdiği 76 milyon tl'lik teklifi pahalı bulan bakan rusya'dan 12.4 milyon dolara (84 milyon tl) 2 adet yangın uçağı kiralamış.
--- spoiler ---
kalbimin tek sahibine
-
meleklerin ne yaptığını anlayamadığım şarkı.
galiba, "melekler kurs açmış beylik düzüne"...
baba ile araba kullanmak
-
"oglum yavaş.. oğlum yavaş. boğdun arabayı bas biraz. yavaaş..virajlı burası sakin sakin.. bas oğlum biraz bomboş yol burda bascan. oglum yavaş acelemiz yok ki ya sakin sakin git."
bizde böyle.
kuaför
-
büyük büyük halam derdi ki, depresyon kapıdan girince asalet bacadan kaçarmış. can sıkıntısından girilen her kuaför salonuna yazılmalı bence bu. ben bi gün lepiska saçlarımla gittim kuaföre, nasıl olacak sorusuna "valla bilmiyorum ya o arayacak ya da bu iş burda biter!" diye cevap vermişim düşün. "hanfendi onu sormuyorum, saçınız nasıl olacak?" sorusuna ise, "biraz kısa." diyebiliyorum sadece. ağlarken yol bile tarif edemem de. dünya umrumda değilken kısalığın karşılığı üç günlük dünya iken "katlı küt olsun bari..." diyorum. kesim işlemi başlıyor: bi terslik hissediyorum hafiften ama yarısında da çıkamam. gözlerim geride bıraktıklarıma sabitlenmişken salma hayek gibi girdiğim kuaförden ibrahim toraman olarak çıkmanın acısı taa yüreğime saplanıyor... (bkz: entry'e ara vermek)
bu olay, arkadaşlar arasında o kadar alay konusu olmuştur ki, şanlı tarihime birinci toraman vakası olarak geçmiştir. evet bildiniz, ikincisi de olmuştur. hala arada bir hava topuna çıkma hissiyatım bundandır.