hesabın var mı? giriş yap

  • arkaik dönemin başlıca özelliklerinden sayılabilecek olan ve yüze ifade verme çabası sonucunda doğmuş, çoğuna göre komik olan gülümsemenin ismidir.

    m.ö. 570 yıllarında heykeltıraşlar, ilk defa bir ifadeyi heykellerde belirgin bir şekilde gösterebilmiştir. bu buluş aynı zamanda sanat tarihçilerine de bir 'oh' çektirmiş olan gelişmedir bence. sonunda m.ö. 570 yıllarını erken arkaikten, yüksek (olgun) arkaik dönemine geçiş olarak kabul edebilmişler. ayrıca bir şeye daha sevinebiliriz... bugün olduğu gibi o dönemde de insanlar her şeyin suyunu çıkarıyormuş! öyle ki savaşta kalbinden hançerlenmiş birini tasvir ederken bile heykelin yüzüne bu arkaik gülümsemeyi kondurmuş zalimler.

    zamanında benim sorduğum gibi ''iki dudak kenarını yukarı doğru kıvırmak nasıl yıllarını almış?'' diye sorabilirsiniz. buna, arkaik dönemde henüz gözlemin yeterince gelişmemiş olduğu cevabı verilebilir. fakat bence en önemlisi teknik imkanlar konusu. heykeltıraşlar; sert taşları istedikleri gibi işleyebilmesini sağlayacak teknikten yoksun oldukları için, iyi bir gözlemci olsalar bile bunu tasvirlerine yansıtmaları zordu. bu yüzden uzun bir süre hantal, şematik ve durağan heykeller görülüyor; bu yüzden bu döneme arkaik (bir uygarlığın ilk evresi) deniliyor.

  • adını bilmediğim, babasıyla birlikte "boyun eğme" tshirt'üyle yürüyen kk'nın oğluna bakıyorum sonra bilal erdoğan'a...

    kocasıyla birlikte yürüyen ve ," eşi olarak değil bir birey olarak yürüyorum " diyen boynunda yaşmağı,sırtında düz yeşil tshirtüyle selvi hanım'a bakıyorum sonra emine erdoğan'a...

    "adalet pankartı, atatürk posteri ve türk bayrağı dışında hiç bir şeyle gelmeyin, bu bir parti mitingi değil, herkesin adalete olan ihtiyacı için yürüyorum" diyen kılıçdaroğlu'na bakıyorum sonra, "biz lütfettiğimiz için yürüyebiliyorsunuz" diyen, herkesle ama herkesle kavgalı erdoğan'a bakıyorum...

    umarım bu ülkeye, umut, huzur, güler yüz, hoşgörü ve adalet hakim olur diyorum.

    şüphesiz ki türk siyasi tarihinin en büyük hareketlerinden biridir. ayağınıza, aklınıza sağlık...

  • dizüstü bilgisayar alacağınıza, dizaltı çorap alın 300-400 tane. denişik denişik giyersiniz ne güzel.

    yazar olduğum için çok şanslısınız sizi gidi köftehorlar..

  • bu hücreler beynimizin trafik ışıklarıdır ve kavşakta bulunan trafik ışıkları gibi, gelen sinyalleri durdurarak veya faaliyete geçirerek gamma-aminobütirik asit (gaba) nörotransmiterine karşılık verirler.

    yapılacak araştırmalar ile belki bu hücreler başka primatlarda da keşfedilebilir ve hatta başka hayvanlarda da gözlemlenebilir. örneğin, fare beyni ve insan beyni arasında, nörolojik yapı veya işlev yönünden önemli bir fark keşfettiklerinde, dikkatlerini bu konuya yöneltmek için iyi bir gerekçeye sahip olabilirler.

    bir sonra ki adım olarak, rosehip nöronların piramidal nöronlarla olan bağlantısını gösteren açık bir harita geliştirmek olabilir. belki beynin istenmeyen şekilde çalıştığı durumlarda neler olabileceğini bilebiliriz.

    buradan

    yazar notu: sevgili moderatör, başlığın rosehip neuron olarak değiştirilmesi gerekli sanırım.

  • ezici bir halk oyu ile seçilmiş istanbul büyükşehir belediye başkanı karşısında, haddini bilmeyen atanmış bürokrattan başka bir şey göremedim.

    izleyip vaktinizi boşa harcamayın.