hesabın var mı? giriş yap

  • maalesef ülkemizde bir hastalık halini almış olan takip mesafesi kuralına uymamaktan kaynaklanmış olduğunu düşündüğüm üzücü kaza.

    yetkililerin acil olarak önlem alması gerek çünkü ülkemizde kimse takip mesafesi gibi trafiğin en hayati kuralına uymuyor. aksi gibi uyan kişileri de enayi olarak görüp bıraktıkları mesafeyi saygısızca doldurarak kurunun yanında yaşın da yanmasına sebep oluyor bu saygısızlar.

  • ilk maaşımı istanbul'da aldım. hemen atlayıp ankara'ya geldim ve hepsini babama verdim. ama hepsini. hani sorsalar istanbul'a nası dönecen diye -ki babam sormuştu- şov peşindeydim, ekmek kazanıyordum ve sekiz köşe kasketiyle babam bunu görmeliydi. takribi 10 dk. sonra paranın yarısını geri aldım. zaten babam da kasket takmazdı.

  • “10 yıl kadar önce genç bir cihangir solcusu olarak atatürk’ün yaptıklarını faşistçe bulduğum, biraz da küçümsediğim bir dönem olmuştu, bütün samimiyetimle çok özür dilerim ya… ne büyük adammışsın atam sen.” şeklinde bir mesaj paylaşmış bugün twitter üzerinden.

    bu ülkede kendini entelektüel zanneden insanların bile atatürk’ün kıymetini anlamları için, taliban’ın afganistan’ı ele geçirmesi; insanların şeriattan kaçmak için uçakların motorlarına sığınıp kaçabileceklerini sanacak kadar cahil kalıp yüksekten yere çakılıp ölmelerini görmeleri gerekiyormuş demek.

  • standart olarak 143.5 cm (ya da 4 ft. 8.5 in.) olan aralık. rayların bu standart aralıkla inşa edilmesi hemen akla şu ilginç soruyu getirir:

    neden 143.5 cm? neden 150 gibi her tren yolu işçisinin kolayca hatırlayabileceği yuvarlak bir rakam değil?

    cevabı ise sorudan daha ilginçtir:

    ta roma kültüründen bu yana avrupa'da var olan 4 ya da 2 atın kullanıldığı atlı arabalarda en az 2 atın yan yana bağlanmış şekilde durduğu ve arkasına bağlı olan arabayı çektiği bağlama yönteminde, çekilen arabanın tekerlekleri, yanyana duran 2 attan herbirinin ayaklarının orta noktasını tam 90 derece kesen bir doğru üzerinde olmalıdır. tekerleklerin biri dahi bu noktayı şaşırırsa, arabanın aks sistemi parçalanır, çünkü bu halde atın çekme kuvveti tekerleğe aktarılamaz ve tüm stres diferansiyele yüklenir. roma dan beri standart olmuş at bağlama yöntemi ile yukarıda anlatılana uygun olarak hazırlanan bir at arabasında iki tekerlek arası mesafenin 143.5cm olduğu görülür.

    ilk modern tarzdaki tren ingiltere'de kullanılmıştır. ve tren vagonu olarak henüz o dönemde günümüzdeki gibi bir kavram mevcut olmadığı için tren rayını yaparken üzerine koyulacak bir şeyin tekerlek aralığını referans almak gerekecektir. ingilizler tren rayının üzerine bilinen at arabasını koymuşlardır. bu yüzden de referans alınacak aralık da yukarıda bahsettiğimiz sonradan standart tren ray aralığı olarak kalacak olan 143.5 cm dir.

    bunun dışında teknolojinin ilerlemesi ile de çeşitli diğer tren ray aralıkları ortaya çıkmıştır.
    ing. rail gauge

  • bu paylaşımdan sonra misvak dergisi almamaya karar verdim. bundan böyle papia ya da selpak gibi markaları tercih edeceğim.

  • yepisyeni bir nedensellik zinciri tahayyül etmektir.

    (bkz: babaannemin taşşakları olsaydı dedem olurdu)

    bu biraz superficial bir örnek oldu aslında. daha derin ve argüman içerisinde kullanımına şöyle bir örnek verebiliriz;

    (bkz: martin luther olmasaydı herkes katolik kalırdı)

    burada, dünyada şu anda mevcut olan bütün nedensellik iletiminin bambaşka olacağını düşünürüz. çünkü gerçekten de öyle olur.

    (bkz: evden 5 dakika erken çıksa yaşayacaktı)

    örneğinde mesela, geç kalmadığı taktirde yaşayıp bir aile kuracaktı. belki çocuklarından birisi bir dahi olup dünyanın gidişatını değiştiren teoriler ortaya atacaktı. bu anlamda dünya bir saniye içinde tamamen farklı bir rotaya kavuştu.

    bu tip düşünce deneyleri ile ise, farklı nedensel süreçler içinde nasıl olabilirdi her şey sorusu sorulur ve bu aslında biraz anlayıp farkına varabilirseniz görebileceğiniz üzere paradoksal bir harekettir.

    biraz da beyhude bir uğraştır. ulan oldu işte, olmasa ne.

    "sen olmasaydın, burada ağlıyor olurdum."

    iyi de o var işte. 'şöyle yapıyor olurdum' fikrinin hiçbir faydası yok insanoğluna.

    tabi muallakta olan şeylerin üzerine karşı gerçeklik zemininde düşünmek, mutlak olan üzerine karşı gerçeklik zemininde düşünmek ne kadar saçmaysa, o kadar mantıklıdır.

  • - noldu be mükremin, ne güzel yaşıyoz işte.
    - tırbişon sen azcık türkçe bilseydin, buna yaşamak demezdin.

  • ortam ve şartların negatif yönde olması bile kendisinde şirin olma merakını gidermemiştir. azimli kız. aferin ona. beş, pekiyi.

  • dülülülü dülülülü

    -alo?
    -- hoca ben nereye gelicem?
    - orgiye gelceksin.
    -- hö? nası ya?
    - bak orgiye gelince sizi karşılayacak kalabalık grup olacak, ben aralarından senin adın yazılı bi karton kaldırırım.
    -- abi naaptın ya? yanımıza almamız gereken bişi var mı peki? ne biliyim madem orgiye gidiyoz, hazırlıklı olalım.
    - yav sadece taksiciye verecek kadar olsa yeter.
    -- bi de taksiciye mi vercez?
    - vermezsen binemiyosun.
    -- kapat telefonu abi, ben fena oldum bir an...
    - alo?
    ......