ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
hırvatistan'ı deplasmanda eleyebilecek kadro
-
--------------- genzo wakabayashi ----------------
--- jun misugi - makoto soda - hikaru matsuyama ---
--- taro misaki - tsubasa oozora - mamoru izawa ---
kojiro hyuga - shun nitta - hajime taki - teppei kisugi
alırsa bu 11 alır.
yüzüklerin efendisi'ndeki unutulmaz replikler
-
"beşinci günün şafağında beni bekleyin. şafakta doğuya bakın." diyerek gandalf'ın unutulmaz bir katkıda bulunduğu repliklerdir.
down sendromlu diye bebek aldırtmak
-
bu durumu cinayet olarak gören hadsiz köpeklerin down sendromlu çocuk sahibi olmaları en büyük dileğimdir. böylece arz-talep ilişkisi çok daha verimli şekilde kurulmuş olur.
size ultrasonda desinlerki; "ensesinde kalınlık var, down şüphesi var, emin olmak isterseniz şu şu testleri yaptırabilirsiniz."
siz de başkasının işine karışmamayı öğrendiğiniz gün olarak o anı kayıt edersiniz sevgili hadsiz köpekler.
kime neyi ispatlıyorsunuz anlamıyorum ki..
insanları yargılarken iki kere de düşünmeyin, siz zaten mümkünse hiç düşünmeyin, "yargılamak benim ne haddime" diyerek oturun oturduğunuz yerde..
debe edit: debedit
ahmet kural'ın savcıya verdiği ifade
-
eğer ifade bu şekildeyse tam olarak buna benziyor
bekçilerin polatlı'da iki kişiyi vurması
284 bin tl'lik adisyon hesabı
-
bu tür mekanlarda içeri girdiğiniz an da mekan yetkilisinin sizden alacağı ücret az çok bellidir. siz belki farkında değilsinizdir ama bir çift göz sizi takiptedir orada. yani içeride öyle bir içki alıp kafanıza göre gecenin geç saatlerine kadar kolay kolay takılamazsınız. onun için de mekanlar var ama bu mekanlar öyle mekanlar değil. yani bu elemanlar içeri 10-15 kişi girip bir masaya oturduysa oranın yetkilisi ben bunlardan 80-90 bin lira alırım demiştir baktı bunlar kadınları beğendi masaya falan çağırdı kadınlara içki falan söyledi adisyon da 284 bin lira olmuş işte.
göğüslerin arasına kırıntı düşmesi
-
klavye mantığı ile, hatunu ters çevirip sallarsanız, kırıntılar oradan çıkacaktır. ama çıkmayabilir de, sonuçta ben klavye ile her gün beraberim, hatun nedir bilemiyorum pek.
bayramda türk kahvesi yanında likör ikram etmek
-
çok doğru eskiden hep olan bir şeydi, siz görmediniz diye hiç olmamış bir şey olacak değil. hala birçok evde veriliyor türk kahvesinin yanında likör. bu alkol düşmanlığı nedir ya. alkole karşı olan duruşunuzu keşke onurlu ve şerefli olmak için de kullansanız.
edit: alla nostra buona fortuna adlı çaylak arkadaşım hatırlattı çok da güzel oldu. böyle bir şey yok diyorlar ya 20 yıl önce çekilen bizimkiler dizisindeki şu sahneyi izleyebilirsiniz. yani bayramlarda çok eskiden beri likör veriliyor. bunun müslümanlıkla da alakası yok tabi ki zaten onu kastetmediğim de açık gelen mesajlara istinaden yazdım bunu. bir gelenek olmuş bu olay hepsi bu. zaten ülkemizde bir ton saçma gelenek var ama bu gelenek niye battı insanlara anlamadım. istemeyen içmesin bu kadar basit. zorla içiriyorlar sanki.görsel sebastian de morra nickli çaylak arkadaş gönderdi bu reklam görselini de. herhalde artık kimse bayramlarda böyle bir şey yok diyemez*
bir video da dorkkoytnickli yazardan geldi bu da avrupa yakasından
born to run
-
tam 40 yıl önce bugün piyasaya çıkmış albüm. (bkz: thunder road) gibi dünyanın en iyi 3 şarkısından biriyle açılır. patronumuz (the boss) esasında telecasterıyla yardırmasıyla nam salmıştır, fakat bu albüm genel olarak orkestrasyon açısından çok güçlüdür. brasslarden tutun piyanoya kadar . çok zengindir.
oscar ödüllü ilk türk aktörün konuşma metni
-
- alın lan alın... size bu işte size... aaaaaaaaaaaaaaaaaallllllllllllllllllllllllllllllllll... aaaaaaaaaaaaaaaaaallllllllllllllllllllllllllll.... böyle alırlar ödülünüzü işte böyle... türkiya... türkiyaaa... allahım eve gitmek istiyom laaaynnnn... fincanı taştan oooyarlar balam oooyarlar akademiye böyle koyarlaaaar... laynnn biret pit fak yu... şan pen fak yu... ancelina coli ay em kaming... al paçino yu ar ekzampıl for mi tenk yu paçino.... biret pit fak yu, ancelina kis yu... türkiyaaaaa.....
(bkz: yılların birikimi)
istanbul trafiği
-
en büyük nedenlerinden biri de maalesef budur.
ölen kişiden geriye kalan en hüzün verici nesne
-
yaşlı kimsesiz bir amcanın cebinden çıkan kuru ekmek.
hastanın ölüm saatinin ilanından ardından güvenliğin cebinden çıkardığı kuru ekmeğe uzun uzun baktığımı gören hemşire sordu,
"tutanağa yazayım mı?"
"yaz ki insanlığımızdan utanalım" dedim.
yazdık.
"
bir adet yeşil gömlek
bir adet siyah pantolon
bir adet kemer amacıyla kullanılmış ip
bir adet lacivert mont
bir adet katıksız çeyrek kuru ekmek
"
fin kızları vs türk kızları
-
kızlarımız yanlıs anlamasın ama bir taraf allahın lütfu bir taraf allahın cezası olan karsılastırma
edit:o kadar da yanlıs anlamayın dedik kızlar ,özelden mesaj atmayı kesin .yine iyisiniz fin kızları ile karşılastırdım sizi aslında çoğunuzun hakkı (bkz: fin erkekleri vs türk kızları)
photoshop dersi veremeyen adamın dramı
-
az once karsilastigim dram. photoshop'ta yazinin icine nasil resim eklenir arastirayim dedim ve youtube'da cikan ilk videoya tikladim. su an bilgisayar kullanmayi unuttum amk videosu sayesinde. boyle bir dram olamaz. mutlaka izleyin.
https://www.youtube.com/watch?v=qpjjbhrl0yw
edit yeni link: video tutunca eksideki basligi ile upload etmisler.
https://alkislarlayasiyorum.com/…meyen-adamin-drami
edit yeni link: https://www.dailymotion.com/video/x1zdb0d