ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
bana ne lan çıkmam saraydan
-
borcum mu var geçen aydan
olacak mı bana faydan
alem çıkmış zaten raydan
bana ne lan çıkmam saraydan
sertleşme sorunu yaşayanlara tavsiyeler
-
spor yapın. özellikle squat her türlü ayağa kaldırır.
sevgiliyi beklemek
-
annem, ben dört ya da beş yaşlarındayken gündelige başladı. babamın fırında (fırın işçisiydi), abilerimin okulda ve annemin gündelikte olduğu karanlık kış günlerinde evde tek başıma kalmaya korkar ve annemin evin anahtarını boynuma asmam için yaptığı kolyeyi başımdan geçirip dışarı çıkardım; bilmediğim sokaklara girip orada kaybolmak için. kaybolup, evi bulmaya çalışırken vaktin daha hızlı geçtiğini keşfetmiştim çünkü.
sevgiliyi beklemek de biraz bunun gibi bir duygu. boynunuzdaki anahtar yerine kalbinizde sevgisi, aklınızda imgesi, dünyaya açılıp vakit geçsin diye kaybolmak sevgiliyi beklemek.
hakan çalhanoğlu
-
"milli takıma alınmadığım için üzgünüm" demek kendi açısından masum ifade olduğu için kullanmaması gerekirdi. bunun yerine, "benim yerime haksız olarak tercih edilen bütün adamların yedi sülalesini *******, hakkımı da helal etmiyorum" dese daha iyi olurdu. herkesin anladığı dilden konuşulması gerekir.
debe editi: selam. öncelikle böyle sığ bir entrynin debe'ye girmesinden dolayı özür dilerim. ama bana değil sedet'e kızın bununla alakalı. sizlerin bu entry'e oy verip, debe gibi ortalama entrylerin yer aldığı bir listeye sokmasını sedet sağladı. neyse şimdilik geçelim bunu, zaten bu konuda bir yere varamıyoruz ne kadar konuşsak da. kaldı ki yakında kanzuk sözlüğü dürüm yapıp yer.
bu entry futbol tabanlı olmakla beraber, aslında bu ülkede adam kayırmanın, cehaletin, mayfacılığın, züppeliğin, karaktersizliğin, hırsızlığın her yere işlemesinden dolayı yazılmıştı.
şimdi bu entry'de konuyu futboldan çıkarın. bir işe başvurduğunuzu ve o iş için yeterince de donanımlı olduğunuzu düşünün. ancak sizin yerinize, o şirkette çalışan bir müdürün çok sevdiği ve beş para etmez bir adamın alındığını düşünün. neler hissederdiniz acaba?
ve daha bir çok alana çekebilirsiniz bu entry.
şimdilik saygılarımla
hırsızı döven a101 mağaza çalışanı
-
aq müptezeli yalandan hırlarken "ay bırakın nefes alsın adam" diyen tuzu kuru ablalara a101 çalışanının verdiği "çaldığı şeylerin parası senden mi çıkıyor?" cevabı üzmüştür.
insani koşullarda çalıştırılmayan zincir market çalışanları kasada açık verme korkusunun yanında bir de böyle itle kopukla uğraşmak zorundalar.
29 ağustos 2017'de istanbul'da görüntülenen eser
-
ilk görüşte dahi insanı çarpan müthiş tablo. odama çerçeveletip asmak istediğim çok sayıda ayrıntı barındıran bir yapıt.
https://pbs.twimg.com/…ia/diaky6wuwaqxatj.jpg:large
son akşam yemeği tablosundaki o herkesin ayrı bir karede bir nevi kendi halindeliğine rağmen bütünlüğü oluşturması gibi... italya'da bir şapelin tavanına bakmak gibi bu övgüyü hak eden tarihe geçmiş an. rönesans döneminden günümüze bir esinti.
suda yüzen vileda post modern bir ayrıntı olarak kareye girmişse de, insanlığın özüne dair çok şey barındırıyor bu kare. köpeklerin uyumu ise ayrı bir güzellik olmuş.
insanı içine çeken bu fotoğrafı yakalayan kişi bir ödülü hak ediyor. daha fazla konuşmadan bu fotoğrafa dalıp gitmek istiyorum.
sergen yalçın
-
türkiye'nin en fırlama futbolcusuydu, şimdi ise en fırlama yorumcusu.
- hiç bir golü kız arkadaşına hediye ettiğin oldu mu?
+ aynı golü iki farklı kıza hediye ettiğim bile oldu.
ekşi sözlük'te yazar olan ünlüler
-
melih gökçek'in aralarında olmadığı ünlülerdir. büyük harf yetmezliğinden komaya girip ölürdü aksi takdirde.
bir ustte melih gokcek'ten suphelenen entry var idi.
yaran sevgili diyalogları
-
iki sevgili sarmaş dolaş ankara güvenpark'taki çiçekçilerin önünden geçmektedir:
erkek: ne güzel koktu di mi?
kız: evet.
erkek: alayım mı sana?
kız: hı hı...
adam kızın şaşkın bakışları arasında çiçekçilerin az ilerisindeki kokoreççiye doğru yürür
- usta yapsana bize iki çeyrek.
kolay gibi görünen ama çok zor olan şeyler
-
bitmiş tuvalet kağıdının yerine yenisini koymak.