ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
sevilen kişiden vazgeçme eşiği
-
gözlerinin içine bakarak konuşmanıza rağmen; duvara laf anlatmaya çalışıyormuşsunuz hissine kapılmak. işte o, eşiktir.
türkiye bölgesel kürt ligi
-
(bkz: kırmanchester united)
ailenin komik kısa mesajları
-
babamdan gelen mesaj:
mantı yapınız
makine mi makina mı sorunsalı
15 aralık 2014 uefa avrupa ligi kura çekimi
-
türk takımlarıın zorlu rakipleri çektiği kura.
beşiktaş - liverpool
trabzonspor - napoli
galatasaray - balçova yaşamspor
fenerbahçe - bayburt il özel idare
çocukken yapılan deneyler
-
deney adı: cam bardak
çizgi film izlerken cam bardağı vakumlayıp ağızdaki bardağa herhangi bir temasta bulunmadan filmin sonuna kadar düşürmemek mümkün mü?
cevap: tabiki mümkün fakat 1 hafta boyunca ilkokul koridorlarında "kabasakal" lakabıyla dolaşmak deneyin yan etkisi.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
halk tv yürüyen 10 kişi görse canlı yayına bağlıyor. halı sahadan eve dönmeye korkuyoruz amk.
kadıköy'ün tarihe karışmış mekanları
-
(bkz: haydarpaşa garı)
abdi ibrahim personelinin nezih barut videosu
-
3 sene önce tazminatsız işten çıkartılanlardan kontra beklediğim video.
ne lanet bir sektördür bu ilaç sektörü.
türkiye imajının en iyi olduğu yabancı ülke
-
(bkz: güney kore)
ayşegül a.'nın bitkisel hayata girmesi
-
tecavüze direndiği için başı taşla ezilen bir çocuğun geldiği haldir. allah ailesine sabır versin.
bir takım foncu gazetecilerin mahallesine bu tecavüzcüler giremeyeceği için onlar rahattır.
otobüste herkese gülen bebeğin size bakıp ağlaması
-
bugün başıma gelen olaydır.
ben çocuk sevmem. bebek, çocuk hepsinden uzak dururum. ama otobüsteki çok şirindi. herkese sırıtıyordu. ben de ona doğru döndüm. maksadım agucuk gugucuk falan mı yapmaktı bilmiyorum.
bana baktı. önce suratı asıldı. sonra da ağlamaya başladı.
otobüste haliyle herkes bana baktı. "acaba ne yaptı çocuğa" der gibi. ne yapcam lan? manyak mısınız siz..
ulan adi bebek, büyüyünce bu entryi okursan sana sözüm şu, seni hiç affetmeyeceğim.
o değil de bi bebekten ayar yemediğim kalmıştı. o da oldu.
kılıçdaroğlu'nun hakkari'ye özerklik vaadi
-
“hakkari’ye özerklik getireceğim.” dememiş.
“hakkari’de, “(avrupa) yerel yönetim(ler) özerklik şartını getireceğiz” dedim” demiş.
avrupa yerel yönetimler özerklik şartı, sanıldığı gibi federatif bir yapı önermiyor.
ülkenin anayasasında yerel yönetimlerin özerkliği adına ne varsa onu garanti altına alıyor. keyfi davranışları kısıtlıyor. (örneğin türkiye’de belediye başkanlarının seçimle gelmesi, belediye meclisleri, belediyelerin topladıkları ayrı vergiler gibi özerklik öğeleri var)
türkiye’de yerel yönetimler zaten özerktir ve türkiye bu anlaşmayı bazı maddeleri tercih ederek daha 1989 yılında zaten onaylamıştır.
ancak anlaşmanın tümünü bile tercih etseniz yerel yönetimlere daha fazla özerklik vermeniz gerekmez. sadece belediye seçimlerini, meclisini ve bütçesini daha güçlü güvence altına almış olursunuz. (ki kılıçdaroğlu sanırım bunu vaat ediyor.)
çaycı olarak 7000 tl vs mühendis olarak 2000 tl
-
çaycılığı seçerim, stres yok en azından. likit gıdanın dağıtımından sorumlu çalışan olarak devam ederim hayatıma.