ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
hamile kediyi parçalatan çocukların ifadeleri
-
lan ne tedavisi amk öldüreceksin bunları ve bunun gibileri.
bunlar için özel tim kurup nerde boş beleş serseri varsa infaz edeceksin tedavi medavi edilemezler.
ankara'daki gizli buzlanmanın sebebi gizli eller
messi'nin arda'ya 10 numaralı formayı önermesi
-
arda'nın olası bir "tamam lan ver" cevabı sonrası muhtemelen messi'nin, sol elinin işaret ve orta parmağının arasına baş parmağını sokarak "al sana forma" diyeceği önermedir.
dick advocaat
-
ertem sener: hocam ne dusunuyorsunuz dick advokat hakkinda?
ahmet cakar: buyuklugunu dusunuyorum
rok: ooooooooowwwwwww. kac cm mi demek istediniz hocam?
ertem sener: yav konuyu hemen nereye cekiyorsunuz.
rok: e ama oyle demeye getiriyor
sinan engin: neyse konuyu cok uzattiniz kapatalim.
rok: e konu uzun ihihihihih
ahmet cakar: beyler cok tehlikeli bir sezon yasayabiliriz. rikering, dick baska baska cagrisimlar yasatiyor bana ve bundan tedirgin oluyorum
abdulkerim: ben anlamadim ki simdi santimetrelerle mi olcecegiz hocanin buyuklugunu
sinan engin: dm atmayin bak cok kizmaya basliyorum
ertem sener: mahmood kafe icelim acilalim
yılmaz güney'in kızı olmak hayatımı mahvetti
-
bir adam ile kızının ilişkisini kızından daha iyi bilip kızı hakkında ahkam kesebilecek adamlar da varmış, bunu da gösteren beyan.
her boku bilen ekşiciler vardı hep eyvallah da, bunun bu boyutlarda olabileceğini tahmin etmemiştim yahu.
-hayır o iyi bi babaydı tamam mı! bütün filmlerini izledim ben.
üniversitede fark edilen gerçekler
-
a101'in bim'den daha ucuz olması lakin bim'in a101'den daha kaliteli olması. mesela a101'de plastik sucuk 3 lira ve bim'de plastik sucuk 5 lira fakat bim'deki sucuğun tadı daha çok plastiğe benziyor, yani yerken yemeğin tadını alıyorsun, ağzına bi' asfalt değmiş gibi oluyor. oysaki a101 sucuğunda ne bi' plastik kokusu ne bi' kıkırdak, dümdüz domuz etini dizmişler, bıçakla keserken bıçak bile tiksiniyor, yana kaçıyor bıçak.
gelmiş geçmiş en karizma poz
ssg
-
kendi elinle hazırladığı sözlük yazarı modelinin hışmına uğramış. yapma etme diyerek sözlüğü terk eden yüzlerce iyi yazarın arkasından el sallayıp, ''işimdeyim gücümdeyim'' modunda takılmıştı. nazmiye demirel'in söylediği gibi ''hayata tersinden bakan herkesin buluştuğu yer değil artık ekşi sözlük''. hayata tersinden az bir şey bakana dava açıldığı, ''sen sus lan denişik'' diye saldırıldığı yer.
az bir şey uzun yazı okudu mu kafası karışan, türkiye'de ortalama hakim düşüncenin ötesinde bir şey duymak, okumak, dinlemek istemeyen insanların çoğunluk olduğu bir yer burası. onun içindir ki, kendi kurduğu platformda, 'her şey benim bilgim dahilinde' dediği sözlükte değil, bambaşka yerlerde otisabisinin yazılarının linkini paylaşıp bir anlamda o'nun savunmasını yapıyor.
aslında o da ''denişik'' ve onun da susturulması lazım. şimdilik acun gibi kısa yoldan köşe dönmede rol modeli olduğu için idare ediliyor. yarın ne olur bilinmez.
akçaağaç şurubu
-
caglar boyu kuzey amerika da yasayan yerlilerin seker ihtiyacini karsilamis dogal bir suruptur. yapilmasi cok zahmetli olan bu surup adina efsaneler, hikayeler yazilmis ve kizilderililer icin neredeyse kutsal bir olguya donusmus bu surubun hikayesi aslinda biraz yurek burkan cinsten. gercekte o zamanlar butun yaptiklari dogadan tedarik ettikleri gidalari siddetli kis aylari icin prezerve etmek olan kabilelerin asimile edilmesi, modern tekniklerle agaclarin yok edilmesi, yok edilmeyen agaclardan modern teknik ve sistemle isleyen makinelerle usarelerin gereginden fazla emilmesi artik cok yakinda bu kendine has lezzeti olan altin renkli surubu ne yazik ki, tarihin sayfalarina terkedicektir.
ancak, mart, nisan ve mayis aylarinda akcaagaclardan toplanilabilen usare, yilin diger aylarinda toplanmiyor. bahar aylarinda guclenen agac gunesin ilk ilik isinlariyla isinir isinmaz govdesinde biriktirdigi tatli usareyi kolaylikla disa vurabiliyor. bu yuzden yerliler agacin gunes goren tarafinda govde uzerinde kucuk delikler acip, onceden hazirladiklari kucuk tahta tupleri bu deliklere yerlestirerek bir nevi oluk olusturuyor ve yine ayni agactan yapilma minik kovalarini bu usare oluklarinin altina yerlestiriyor. bir saate yakin bir zamanda dolabilen bu kovalardaki usareler binlerce agaca ayni sekilde tatbik edilerek toplaniyor ve tonlarca cali cirpi yakilmasiyla elde edilen isida pekmez misali saatlerce kaynatiliyor. 40 litre usare ancak bir litre surup yapabiliyor. ve bir yerli ailesine yeterli surup miktari icin en az 3 000 agac gerekiyor.
yerliler yiyeceklerini tuzlamaktan cok sekerleyerek prezerve edip, pisirdikleri icin cok surup veya maple sekeri gerekiyor. elde edilen surup tipki seker yapimindaki gibi biraz daha kaynatildiginda sekere donusuyor ve yerliler elde ettikleri bu sekerleri tabaklanmis ceylan derilerine sararak kis icin sakliyor. surubu yapmak kadinlarin gorevi. cunku erkekler avlanmak icin ormana gidiyor. yaz kamplarini agaclara yakin yerlere kuran yerliler cok iyi tanidiklari dogaya gore, surup yapiminda ellerini cabuk tutmak zorunda kaliyorlar. cunku suruplar ve sekerler yapilip, erkeklerin getirdigi baliklar ve etler kurutulup kis kamplarina kar bastirmadan donmek zorundalar.
evet bir kac dolar vererek marketlerden aldigimiz ve hic dusunmeden onumuze hazir gelen sicak keklerimizin uzerine dokuverdigimiz maple syrup hikayesi boyle. umuyoruz ve diliyoruz ki, uzerinde yasadigimiz gezegen mahvolmasin ve doga ile kucak kucaga yasama sansini bir zamanlar bulabilmis insanlarin torunlari atalarindan suregelmis geleneksel ilaclarini, gidalari ve haberdar olmadigimiz diger yasam surdurme tekniklerini yok olmamacasina yeni nesillere kusaktan kusaga hediye edebilme imkanlariyla varolsunlar.
ekmeğin fiyatı 4 tl'ye çıkabilir
-
devletimizin pandemi döneminde alınan kilolara önlem olarak ekmeği bıraktırma çabasıdır.
ama siz kötü niyetliler hemen enflasyon falan der ortalığı bulandırırsınız. içiniz fesat.