hesabın var mı? giriş yap

  • izmir'de akıllı kartın (akbil gibi, kartın metal kısmını otobusteki aygıta değdiriyon, bip sesi geliyor, geçiyon) ilk çıktığı zamanlar, teyzenin biri bu kartı ilk kez kullanıyor, nasıl kullanılacagını da bilmiyor, kartı şoföre (paso gösterir gibi) gosteriyor, şoförün cevabıyla ortam yarılıyor: biiiiipppp

  • az önce müge anlı'nın söylediği sözdür. "eşine hediye almazsan komşunun kocası alır." dedi adama.

    bu sözden sonra fark ettim ki kadının aldatması anlamlandırılmaya çalışılıyor. bunu televizyonda kadınların çok izlediği bir programda söylüyor. kadınlara kadınlardan daha fazla zarar veren kimse yok.

    edit: bugün yükledikleri videoda o kısım yok. tam bölüm yüklendiğinde video linki eklenecektir.

    link eklendi

    debe editi: kadınların genelinin pragmatik sevdiğine örnektir. bu görüşü destekleyen kadınlardan sonra, bu fikri daha da kabul ettim.

  • sabah 3'te 4'te taksim'den gelirdik, hafif sarhoş, bambi'de dilli kaşarlı yenmiş, soğukta akm'nin yanındaki (veya gümüşsuyu'ndaki) dolmuşa yürünmüş, dolmuştan indikten sonra tüttüre tüttüre eve gelinmiş halde, resmen sabahın köründe yatmadan önce son bir tv açardık, zaga hala devam ediyor olurdu.
    o kadar çok dışarılardaydık ki televizyon'da canlı izleyebildiğimiz tek program zaga'nın son bölümü olurdu. konuklar monuklar da pek umrumuzda olmazdı.

    ne güzel bir dönem, ne güzel bir histi o.

    ek tanım: bir kuşağın çok farklı hatırladığı bir program.

  • işte o kader mahkumlarının suçları;

    1- bilinçli taksir ile öldürme.

    2- her türlü nitelikli yaralama. (sonucu ölüm de olabilir)

    3- nitelikli hırsızlık.

    4- nitelikli dolandırıcılık.

    5- nitelikli yağma / gasp.

    6- çete faaliyeti.

    7- güveni kötüye kullanma. (iç etme, hacılama)

    8- karşılıksız yararlanma.

    9- mala zarar verme.

    10- hakkı olmayan yere tecavüz.

    11- haneye tecavüz.

    12- fuhuş, pezevenklik.

    13- çocuklara müstehcen yayın verme/satma.

    14- tehdit.

    15- alıkoyma.

    16- kaçakçılık. (insan kaçakçılığı dahil)

    17- sahtecilik (ilaç, ürün sahteciliği, evrakta sahtecilik dahil)

    18- rüşvet, irtikap.

    19- firar.

  • " hayır madem facebook'a 3875 tane fotoğraf koyacaktınız, mirc'de bi vesikalık için niye 3 gün yalvartıyodunuz ya. insafsız mısınız. "

  • hala bazilarinin " büyük milletler hic alfabe degistirmemistir taam mı" seklinde yorum yaptigi hadise. peki japonlar türkler gibi yüzlerce yildir turkce ile uzaktan yakından alakasi olmayan bir lisanin alfabesini mi kullanmaktalar. o japonya kendi dilinin alfabesini kullanmaktadır. slavlarin krill alfabesi aziz krill tarafından slav halkları için geliştirilmiş bir alfabedir bin kusur yıl önce. senin bu tabanda yapabileceğin tek eleştiri "neden göktürk alfabesi değil de latin alfabesi kullanmayı seçtik?" olabilir en fazla. ayriyeten türkler kendisi dişinda uluslarla en fazla ilişkide bulunmuş ırklardan biridir dünyada. karsilasmadigi milletler pek azdir tarihte. bunun beraberinde getirdiği kültürel etkileşim ile türkler pek çok değişim yasamis, pek çok defa alfabe değiştirmiştir. çinliler, japonlar gibi izole yasamamislaridir uzun yillar boyu. uzun lafin kısasi bok atacak başka bir şey bulun sevgili arap milliyetçileri.

  • "prensiplerine bağlı kalmayı, mutluluğa yeğleyenler, kendilerini şartladıkları koşullar dışında mutlu olmayı da reddederler. eğer kazara mutlu olurlarsa, elleri ayakları dolanır, mutsuzluktan mahrum kaldıkları için mutsuz olurlar."

  • ifade etme hususunda çığır açmış muhteşem bi adam. okudukça zihni berraklaştırıyor:

    "insanın dramı sanki başka türlüsü de olabilirmiş gibi görünmesine rağmen yaşamın tadına varamaması yaşamın keyfini gereği gibi çıkaramamasıdır. karmaşık çelişkili düşünceler ve duygular arasında korkular ve kaygılar içinde bocalayan ne istediğini ne istemediği tam olarak bilemeden tatsız bir yaşamı sürükleyip duran insanın bu durumu gerçekten acıklı… ya da şöyle söyleyelim: insan kendi kendinden habersiz koşar adım ölümüne yol alıyor".

    "şiddet sadece bir başkasını öldürmek değildir. bir keskin söz kullandığımızda, bir kişiyi dikkate almayan bir davranış yaptığımızda, korkuyu hissettiğimiz için itaat ettiğimizde bunlar da şiddettir. öyleyse şiddet tanrı adına bir katliam yapmak, bir toplum ya da ülke adına öldürmekten ibaret değildir. şiddet bunlardan daha da çok kez ustaca, daha derindir ve bizler bunlarla şiddetin daha derin olanlarına başvururuz".