hesabın var mı? giriş yap

  • ---ön edit---

    mesaj kutumu patlatmissiniz arkadaslar, bu ne boyle :)

    simdi bazi seyleri aciklama geregi hissediyorum, kidemli kel bir abiniz olarak :)

    oncelikle kendinizle barisik olacaksiniz arkadaslar. adamin tepesi olmus havaalani ama hala yanlardan uzatmaya calisiyor. hele hele sacin sag tarafini uzatarak tepeyi kapatan ya da eski tip (kedi ölüsü gibi) peruk kullananlar, allah sizi bildigi gibi yapsin. bu yontemler hem guzel gorunmuyor, hem de cok ezikce duruyor. tepe aciksa saclar kazinacak.

    kafa yapisi onemli evet. kafanin arkasi beton duvar gibiyse yakismadigi dogrudur. onunla ilgili cok bir sey yapamiyoruz maalesef.

    gobekli ve kisa boyluysan kel kafa guzel olmuyor diyorlar. ya hu gobekli ve kisa boyluysan firca gibi sac da bir ise yaramaz. kilo verip seni uzun gosterecek kiyafet secimleri yap bakalim nasil bruce willis gibi goruneceksin :)

    "kellik mi kaldi arkadas sac ektir ya da protez sac yaptir" diyen arkadaslar da var. bunlar da tercih ve zevk meselesi. fakat ben bu yazida avantajlardan bahsettim. ektirme ya da protez sac isi cok maliyetli isler. ayrica ekilen sacin yeniden dokulme ihtimali oldukca yuksek.

    arkadaslar, sevgili keller, aziz romalilar...

    saç dökülmesi ve kellik, bazı erkeklerin sahip olduğu en korkunç endişelerden biridir biliyorum. eger siz su an bu basligi okuyorsaniz zaten o korku esigini coktan gecmissinizdir :) bu nedenle, kel olmaktan kaynakli olumsuzluklara odaklanmak yerine, kel olmanin artılarına bakmakta fayda var.

    1. daha düşük kanser riskiniz var

    prostat kanserini araştıran bir arastirma, genç yaşta saçlarını kaybetmeye başlayan erkeklerin prostat kanserine yakalanma olasılığının, tam saçlı erkeklere göre% 45 daha az olduğunu buldu. çalışma, erkeklerde kelliğin nedenlerinden biri olan büyük miktarlarda testosterona uzun süre maruz kalmanın vücuttaki tümörlerin gelişimini yavaşlattığını one surmekte.

    2. daha verimli bir metabolizmanız var

    kafa derisi üzerindeki olumsuz etkiye rağmen, erkek vücudundaki yüksek testosteron seviyeleri olumlu bir etkiye sahiptir - metabolik süreci hızlandırır ve vücudun şekillenmesine, sağlıklı bir kilonun korunmasına ve vücut kaslarının geliştirilmesine yardımcı olurlar. çalışmalar ayrıca, yüksek testosteron seviyesine sahip erkeklerin yüzünde daha düşük bir yağ konsantrasyonuna sahip olduğunu ve bu da daha güçlü, daha yontulmuş bir yüze katkıda bulunabileceğini göstermiştir.

    3. daha erkeksi görünüyorsunuz

    erkek kelliğinin etkilerini araştıran bir başka çalışmada, yüzlerce genç erkek ve kadından, tam saçlı erkeklerin fotoğrafları hakkında fikir beyan etmeleri ve ardından saçları dijital olarak fotoğraflardan çıkarılan erkekler hakkında fikir vermeleri istenmiştir. sunulan erkekler kel olarak gösterildikleri fotoğraflarda daha güçlü, daha iddialı ve hatta daha uzun boylu olarak görüldü. çalışma, fenomenin bir açıklamasını bile önerdi - kel bir kafa derisi birçok kişi tarafından askerler, polisler ve itfaiyeciler gibi daha "erkeksi" mesleklerle ilişkili olarak görülüyor.

    4. zaman ve paradan tasarruf edersiniz

    şampuan, saç kremi, taraklar, fırçalar, kremler ve kuaför - fark etmeyebiliriz, ancak bu masraflar aslinda fazladir. kel olan erkeklerin saçlarını düzeltmek için para harcaması gerekmez. diğer bir büyük avantaj da zamandan tasarruf etmektir - saçınızı şekillendirmenize gerek kalmaz. daha önce düşünmemiş olabileceğiniz bir bonus, çok daha hızlı duş alabilmenizdir.

    5. her şapkayla harika görünüyorsun

    kel adamlar her şapkayı güzel gösterebilir. hepsi bize çok yakışıyor.

    6. iş anlaşmalarında bir avantajınız var

    kel erkekler, birçokları tarafından daha iyi liderlik potansiyeline sahip, daha iddialı ve daha güçlü olarak görülüyor. bu izlenimler onlara iş dünyasında bir avantaj sağlıyor. bununla birlikte, araştırmalar saçları dökülen ve başını traş etmeyen erkeklerin aslında zayıf ve güvensiz olarak görüldüğünü gösteriyor. bu yüzden uzmanlar, saçlarını kaybeden erkeklerin başlarını tamamen tıraş etmesini önermektedir.

    7. en kötü erkek endişesiyle yüzleşmek zorunda değilsiniz

    önde gelen psikologlara göre kel kalma korkusu, erkeklerin sahip olduğu en büyük korkulardan biridir. bunu her zaman düşünmek çok yorucu ve zayıflatıcı olabilir. birçok erkek cilt uzmanlarına danışır, her ay her türlü ilaç için servet öder ve hatta her gün dökülen saç sayısını sayar. saçınıza çoktan veda ettiyseniz, muhtemelen bunun o kadar da kötü olmadığını fark etmişsinizdir ve artık bu günlük korkuya eşlik etmiyorsunuzdur.

    8. yaşlanmıyorsun

    kel olan erkekler ilk başta daha yaşlı görünebilir. ancak zaman geçtikçe, gri olacak saçları veya kaybedecek saçları kalmaz, bu nedenle birkaç kırışıklık dışında, her zamanki gibi aynı yaşta görünmeye devam ederler. örneğin patrick stewart, bruce willis'i ele alalım, onlarca yıldır aynı yaşta görünen iki kel adam!

    9. en iyi özelliklerinize dikkat çeker

    kel bir kafaya sahip olmak, insanların artık saçınızın görünüşünden rahatsız olmayacağı ve otomatik olarak yüzünüze odaklanacağı anlamına gelir. bu çok iyi bir haber çünkü en iyi yüz hatlarınız artık çok daha belirgin olacak ve bu sizi daha çekici gösterecektir. birçoğu, sakal bırakmanın bu etkiyi daha da artırdığını fark eder, çünkü insanların gözleri daha da aşağıya çekilecektir.

    10. daha tonlu ve kaslı görüneceksiniz

    kel bir kafaya sahip olmak, kafanızın kütlesinin, saçlı bir insandan çok daha küçük görünmesi anlamına gelir. bu, otomatik olarak üst bedeninizin gerçekte olduğundan çok daha büyük görünmesini sağlar ve oldukça erkeksi bir çerçeve görünümü yaratır.

    11. yaz çok daha katlanılabilir olacak

    tam bir saça sahip olduğunuzda, yaz günleri, sıcaklığın kontrolden çıkmaya başladığı zamanlarda neredeyse dayanılmaz olabilir. sıcak, terli ve tamamen dağınık hissedeceksiniz, ancak kel olduğunuzda tüm bunlardan kaçınabilirsiniz. (gunes yanigi bir handikap elbette)

    12. eski fotoğraflarda her zaman güzel görüneceksiniz

    bunun nedeni, saç kesimleri yıllar içinde modaya girip çıkarken, kel olmak kesinlikle zamansız bir görünüm!

  • bu paraya milyonlarca aç doyurulabilir, su kuyuları açılabilir, dünyadaki sefalet sorunu kökten çözülebilir ve hepimiz birer ananaslı jelibon gibi sonsuza dek mutlu yaşayabilirdik... çok haklısın kardeşim. ne gerek var bilime? james webb'e harcanan parayla karnı doyurulan açlar, pamuksu bir rahatlamayla karnı doyar doymaz ilk işleri olan üreme faaliyetini daha büyük bir coşkuyla gerçekleştirebilir, böylece gıda, su ve medikal ihtiyacı karşılanması gereken milyonlarca yeni aç, onları bekleyen yepyeni kaynaklar yokken dünyaya gelebilir, yeni bir uzay yatırımına harcanacak parayla onlara da birer sandviç ve cappy meyve suyu dağıtılarak üreme enerjisi kazandırılabilirdi. sürdürülebilir sefalet için haydi sen de çık ve times meydanı'nda "uzay çalışmalarına hayır, millet aç aç" diye bağır.

  • plüton'u çoğu insan en büyük cüce gezegen olarak biliyor veya keşfettiğimiz ilk cüce gezegen olarak. ama plüton ne en büyük cüce gezegen ne de keşfettiğimiz ilk cüce gezegen.

    keşfettiğimiz ilk cüce gezegen ceres. ceres, italyan astronom giuseppe piazzi tarafından 1801 yılında keşfedilmiş ve 2007'de gönderilen dawn isimli uzay orbiti 8 yıllık yolculuk sonunda 2015 yılının mart ayında ceres'in yörüngesine girmişti. peki plüton için gönderilen new horizons'ı günlerce takip ettiğimiz, plüton için kampanyalar başlattığımız hâlde ceres'i neden yok sayıyoruz? plüton önce gezegen kabul edilip, sonra gezegenlikten çıkarıldığı için mi? plüton bu ününü neye borçlu?

    ceres 1801 yılında keşfedildi demiştim. keşfedildikten 1850 yılının ortasına kadar geçen sürede gezegen olarak kabul edilmiş. şaşırdık mı? üstelik o yıllarda henüz neptün keşfedilmediği için güneş sistemi'mizin 8. gezegeni olarak bağrımıza bastığımız ceres, plüton'dan 150 yıl önce aynı şeyleri yaşamış. neptün'ün keşfiyle gezegenlikten çıkarılmış.

    ceres'i astronomiyle birazcık ilgili arkadaşlar bilir, peki ya orcus?

    orcus, bilimsel adıyla 90482 orcus, neptün ötesi bir cüce gezegen. orcus plüton'a kayıp ikiz kardeşi kadar benziyor. benzerliklerine kısaca değinelim;

    *orcus, dünya'ya plüton'la hemen hemen aynı uzaklıkta. (güneş'e 6 milyar kilometre)

    *orcus'un da aynı plüton'un uydusu charon gibi irice bir uydusu vardır. (vanth)

    *orcus güneş etrafındaki dönüşünü 243 yılda tamamlarken, plüton 247 yılda tamamlıyor.

    tüm bu benzerliklere rağmen orcus'un gezegen olması söz konusu dahi olmamış. buraya bi' bilgi notu düşelim, orcus roma mitolojisi'nin ölüm tanrısının adıdır ve bu isim kendisine uluslararası astronomi birliği'nin plüton'a benzer büyüklükteki ve yakın yörüngelere sahip gökcisimleri yeraltı dünyası tanrılarının isimleriyle adlandırılır kuralına göre verilmiştir.

    ceres
    orcus

    neyse çok dağıttım, plüton diyorduk. plüton güneş sistemi'nin 9. gezegeni arayışları sonucunda keşfedilmiş. 9 demişken 8. gezegen neptün, uranüs'ün yörüngesindeki gariplikler sonucunda, "bu garipliklere sebep olan başka bir gezegen olmalı" savı üzerine aranıp bulunmuş. neptün'ün yeterince tatmin edemediği astronomlarsa gezegen arayışlarını sürdürmüş. percival lowell o astronomlardan biri ve ömrünü plüton'u bulmaya adamasına rağmen plüton'u bulamamış. lowell'in ölümüyle 9. gezegen arayışı duraklama dönemine girmiş. daha sonrasında ise clyde tombaugh isimli genç astronom plüton arayışlarını sürdürmüş.

    clyde tombaugh

    tombaugh, tam 4 yıl boyunca her gece gökyüzünün fotoğrafını çekti ve gezegen olabilecek cisimleri aradı. 1930 yılında aranan gezegeni buldu. ya da bulduğunu sandı. çektiği fotoğraflarda sabit duran yıldızlar arasında hareket eden bir cisim arıyordu: plüton'un keşfi

    plüton dünya'mızın uydusu ay'ın yarısından biraz büyük ve kütlesi yarısından çok çok daha az. yerçekimi 0,658 m/s², yani dünya'da 80 kilo olan biri plüton'da 5 kilo 365 gram gelecek. aslında hiçbirimizin fazla kilosu yok, dünya'nın yerçekimi ivmesi fazla.*

    plüton eliptik yörüngesinde dolanırken güneş'e en fazla 4,4 milyar kilometre yaklaşıyor. en uzak olduğu ansa güneş'e uzaklığı 7,4 milyar kilometre civarında. sıcaklıksa -215 santigrat dereceyle -234 santigrat derece arasında değişiyor. yani plüton'da yazlar çok soğuk ve serinken, kışlar buz gibi ve daha da serin.

    plüton, yıllarca bizden çok uzaklarda ve yalnız bir gezegen olarak bilindi. 1978 yılında james christy, charon'u fark etti. fakat charon, plüton'un uydusu olamayacak kadar ağırdı. ve ikilinin gezegen-uydu değil de ikili sistem oldukları çok geçmeden anlaşıldı. plüton ve charon birbirlerine sürekli olarak aynı yüzlerini göstererek aynı merkez etrafında birlikte dönüyor (charon, plüton'u bizden iyi tanımıyor yani) ve bu dönüşü 6 günde tamamlıyorlar.

    plüton'un charon dışında hydra, nix, styx ve kerberos adında kaya parçasından bozma (özellikle hydra tam bir patates) dört uydusu daha var. şimdilik. zira new horizons plüton'a ait yeni uydular keşfetmiş olabilir. kendisi aylar boyunca plüton ve uydularının fotoğraflarını göndermeye devam edecek. şimdilik bildiklerimiz;

    *plüton'un etrafında puslu bir katman olduğu kaydedildi.

    *plüton sandığımız gibi eris'ten küçük olmayabilir. bu da gezegen olması için önündeki engellerden bazılarını ortadan kaldırır.

    *kalp biçimindeki parlak alanın güneyinde 3500 metre yüksekliğinde dağlar var. çok genç olan bu yapılar bize plüton'un yüzeyinin jeolojik olarak hâlâ aktif olduğunu gösteriyor.

    *-230 derecelerde seyreden yüzey sıcaklığı nedeniyle buzulların su değil nitrojen olabileceği düşünülüyor.

    *plüton'un bize gönderdiği kalbe artık clyde tombaugh anısına tombaugh regio deniyor.

    *plüton da aynı mars gibi atmosferini günbegün kaybediyor.

    *plüton'un mars ve venüs gibi devasa kraterlere sahip olmamasının sebebiyse azot döngüsü.

    *2006 yılında 411 astronomun oylamasıyla gezegenlikten çıkarılan plüton'un bizlere gönderdiği kalp "plüton tekrar gezegen olsun" seslerinin yükselmesine sebep oldu. ama unuttuğumuz bi'şey var ki, eğer plüton gezegen olarak kabul edilirse şuradaki neptün ötesi diğer cüce gezegen ve cisimleri de gezegen olarak kabul etmeliyiz.

    *new horizons elde ettiği bilgileri 1 kilobayt/saniye hızla dünya'ya gönderdiğinden veri aktarımının 16 ay boyunca devam edeceği öngörülüyor.

    *tüm dünya'da pluto olarak bilinen plüton türkçe'ye türk dil kurumu'nun ufak bi' hatası yüzünden plüton olarak geçmiş.

    *pluto ismiyse cüce gezegenin keşfinden sonra önerilen 3 isimden (minerva, cronus ve pluto) biri. pluto önerisi, 11 yaşındaki oxford öğrencisi venetia burney'den gelmiş.

    *plüton 18 şubat 1930'da keşfedildiğinden beri aynı konuma bir kez daha gelmemiş. tam turunu 23 mart 2178'de tamamlayacak. eğer neptün'le çarpışmazsa...

  • açık kasa kamyonetin taşıdığı tarım işçilerini taşıyan kamyonete tırın çarpması sonucu gerçekleşmiş kaza.. 15 kişi, 15 can, dile kolay.. tarım işçisi, servise gerek yok, ticari mal gibi kasada veya römorkta gider.. görürsünüz kimsede bir tepki uyandırmaz bu kaza.. bu tür kural ihlalleri en ağır şekilde cezalandırılmalı ki, kimse cesaret edemesin bir daha.. ne diyim, olduğum yerde kalakaldım..

  • kimseye zararı olmadan kendi halinde eğlenen insanlar görüyorum ben. bir olay, taşkınlık vs yoksa size giren çıkan nedir tam olarak?

  • her şey dalgınlıkla adamın birine fazladan iki ekmek satmamla başladı. *
    -bakkal osman efendi