hesabın var mı? giriş yap

  • biner binmez "teknolojide son nokta budur" deyip dumura kapıldığım araba. lakin yanılmışım. böyle düşünmemin sebebine gelince; patronumla yapacağımız iş seyahati nedeniyle sabahın köründe evine gidip yeni edindiği bir adet bmw 5 20d'sine binme şerefine nail oldum. araca binip kemerimi takdığım an da ise aracın ortasındaki monitorde koca harflerle ismimin yazdığını görünce içimden "ulan bu beni nasıl tanıdı" diye geçirdim. sonra düşünmeye başladım, acaba patron buluşacağız diye hatırlatma notu falan mı girdi diye. ekrana bakıyorum hala benim ismim yazıyor. dedim sorayım bunu. sonra bir kez daha bakınca "ferhat" yazısından sonra "göçer"in geldiğini ve radyonun açık, sesinin ise kısık olduğunu anlamam bir oldu.

  • bu kişiyi aşı yaptırmaya ve hastanede doğum yaptırmaya ikna etmek doğaya müdahaledir.

    bırakınız yapsın. doğal seleksiyonun işleyişine karışmayın.

    zayıf olan elensin.

    aşılar yüzünden zayıf olanlar hayatta kalıyor. zeka özürlüler çocuk doğuruyor. bende bundan sonra aşıya karşıyım anasını satayım.

  • konuşmasından, hal ve hareketlerinden anlaşılabilen bir olay. son birkaç ayda kılıçdaroğlu siyasette level atladı diyebilirim. ulan adam hiçbir şey bilmiyorsa bile efendi efendi konuşmasını dinlemesini biliyor. mantıklı şeyler söyledi ve samimiydi. iletişimini ve siyaset dilini geliştirdiği çok açık.

  • dikkatinizi çekmek istediğim hadise.

    bakın bu ülkede doktorlar dövülüyor, öğretmenler linç ediliyor, avukatlar ayrı tepki çekiyor, polislerden hiç bahsetmeyelim bile.

    ama bu diş hekimleri sinsi gibi hiçbir şeye karışmıyor. ne çıkar bir açıklama yaparlar, ne bir şeyi protesto ederler, ne devlet en basitinden eczacılarla olduğu gibi bunlarla uğraşır. muayene 50 lira, dolgu 100 lira, implant mı? ver 2000 lira... kendi hallerinde takılıp gidiyorlar. türkiye'de kimsenin buna hakkı yok. gerekeni yapalım.

    (bkz: diş hekimlerinin sinsi gibi hiçbir olaya karışmaması)
    (bkz: karakter sınırı)

  • üniversitelerden siyaseti temizlemek yerine ilkokuldan itibaren "farklı düşüncelere saygı" diye bir ders koyalım. daha çok işe yarayacaktır.

    8 yıl sonra gelen edit: başlık başa. yazar tüymüş ya da uçurulmuş.

  • yol verin cekilin, olayın bileni geldi.

    ben ayran sektöründe çalışmış bir muhendisim. şimdi bize ayran diye içirdikleri kapalı yada açık olsun hemen hemen aynı şey.
    ilk önce kapalı ayranı açıklayayım. firmalar size sürekli aynı lezzette aynı yoğunlukta ayran vermek zorunda olduklarından içine devletin de yönetmeliklerde izin verdiği koruyucu, aroma ve yoğunluk artırıcı koymak zorundalar. peki bu koruyucuların zararı varmı? yoğurt veya ayran dediğimiz şeyin en faydalı kısmı probiyotik bakteriler. bu faydalı bakterileri çıkar ayrandan geriye su kalır. koruyucu diye tabir ettiğimiz maddelerin en sık kullanılanı potasyum solbar. bu madde ayranın içindeki bütün bakterileri öldürüyor ve çoğalmasını engelliyor. tabiki madde iyi bakteri kötü bakteri ayrımı yapmıyor. kökünü öldürüyor. dediğim gibi ambalajlı ürünlerin en olmazsa olmazı sürekli aynı normda bulunması. yani ambalajlı yoğurt yada ayran yiyorsanız... yemeyin ya gerek yok.

    açık ayran masum mu peki? lokantalar ne yapar. piyasadaki en ucuz yoğurdun 10 kg olanını alır makinanın içine döker üstüne su ekler olur sana ayran. eğer aldıkları yoğurt ambalajlı ise yukarıda bahsettiğim herşey onun içinde geçerli. lokantalar kendileri süt alıp mayalayip kendi yogurtlarindan kendi ayranlarini yapiyorsa o zaman sağlıklı ve lezizdir. fakat bu gözler ayran için o kadar uğraşan bir lokanta görmedi. hemen hepsi ambalajlı yoğurt tercih eder.

    bir diger mesele yoğunluk meselesi. genelde açık ayran içenlerin şikayeti ayranın duru olması. tabi tercih meselesidir ama duru yani yağı yada içinde ki yoğunlaştırıcı üste köpük olarak gelen ayran bence daha güzel. yağ ayranın tadını kesiyor veya boğuyor. o ayrandaki keskin tadı almak lazım. bence öyle. kapalı ayran koyu kıvamda olsun diye koydukları yoğunlaştırıcı maddelerin zararlarını bilseniz bir daha kapalı ayran içmezsiniz.

    birde özer hisar ayranı var. günahlarını almak istemiyorum ama sürekli aynı ekşilikte bir ayranı üretmek de cok zor. ekşi ayran candır. bulgarius diye bir bakteri var. ayran da ki eksikliği o bakteri sağlıyor. fakat bu bakteri diğer probiyotik bakterilerin hızlı üremesine ortam sağlıyor. yani ekşi ayran hem çok sağlıklı hem de katkısız olduğunu gösteriyor. özer hisar ekşi evet ama bunu koruyucu ve aroma ile mi yapıyor yoksa organik mi bilemiyorum. çünkü bahsettiğim bulgarius bakterisinin üreme şeklini ve miktarını etkilemek pekte mümkün değil.

    sağlıklı yiyin, sağlıklı için, sağlıklı yaşayın!

  • benim de şu çeyrek asırı tamamlamamış hayatımın neredeyse tamamı boyunca en çok kıskandığım zat-ı muhteremler bu insanlar açıkçası.
    hangi ana doğurdu, hangi hoca okuttu acaba. beni de alsalar ya yanlarına.
    oldukça fazla sayıdalar. bölge bölge, ülke ülke değişik isimlere rastlayabilirsiniz ama şahsımın en sevdiği ve yakinen takip ettiklerini ekleyeyim buralara. belki benim gibi her sabah yatakta instagramda bu adamları stalklayıp güne öyle başlayanlar vardır.

    -paul nicklen : bu adam gönlümün kalbimin bir sonraki yazacağım isimle beraber birincisidir. kanadalı biyolog ve fotoğrafçı. en kolay ve zevkli şekilde takip için genel olarak instagram hesaplarını vereceğim. instagram için şöyle, kendi sayfası için şöyle

    -steve mccurry : bilmeyen ölsün diyeceğim eğer ayıp olmazsa. çünkü kendisi şu meşhur fotoğrafın babasıdır ve bunu bilmeyenimiz yoktur. afgan kızı. daha çok insan içeren fotoğraflar çekmektedir. ismine eklediğim link kendi internet sayfası ama ben instagramını da bırakayım size şöyle

    -renan öztürk : size onu çok güzel anlatan bir sayfa ekledim. bu adam tutkularının peşinde gitme konusunda ilham olacak insanı gaza getirecek dağ bayır gezme duygusuyla dolduracak bir insandır. ilginç bir hikayesi var. kendi sayfası için şöyle, instagramı için de şöyle buyurun

    -cory richards : bu adam dünyayı değiştirmek için gelen seçilmiş insanlardan biri bana göre. bir çığ altında kalarak ölmekten son anda kurtulmuş ve o stresli anlarda selfiesini çekmiş bu selfie daha sonra nat geo kapağında kullanılmış ve fotoğrafçılık kariyeri böyle başlamış. instagramı için şöyle

    -michael yamashita : özel olarak asya üzerine yoğunlaşan başarılı nat geo fotoğrafçılarından biri daha. isminde kendi sitesini ekledim. instagram hesabı şurada

    -henrik nilsson : isveçli vahşi doğa fotoğrafçısı. kendisi kanadanın geographic'inde de nat geo'da da pek çok fotoğrafın sahibi. bir beşiktaşlı olarak kalbimi aşırı çalan muhteşem eseri bu , instagramı için şöyle

    -daisy gilardini : bu benim en sevdiğim en çok gitmek istediğim ve en hayran olduğum yerlerde kuş misali gezinen ve muhteşem kareler yakalayan bir ablamız. yani kutup bölgeleri ve kutup canlıları. ismine kendi sitesini ekledim şuraya da instagramını

    -melissa groo : kendisi özellikle nat geodaki filler için bir ses yazısından sonra dikkatimi çeken bir isim. çok incelikli çalışmaları var. instagram hesabı şurada

    -andrew parkinson : bu adam 2016 yılının en iyi kuş fotoğrafçısı seçildi. ama ödülleri bununla kalmıyor hiç bir yılı boş geçirmeyen bir ödül skalası var herifin ulan allahsız instagram

    -gordon wiltsie : bu adamdan ve yayınlarından, sitesine eklediklerinden emin olun çok şey öğrenebilirsiniz. vahşi hayatı fotoğraflamakla kalmıyor genelde bizzat deneyimliyor ve deneyimlerini paylaşmaktan da hoşlanıyor. şu meşhur kutup ayısı fotoğraflarından birinin sahibi. instagram için şöyle

    -annie griffiths: benim çok sevdiğim başarılı nat geo kadınlarından biri. "bir kadına yardım et, gezegene yardım et" şeklinde bir sloganı var.
    çok muazzam kadın foto-portrelerinin sahibi. instagram

    -jay dickman : pulitzer ödüllü çok başarılı fotoğrafçılardan biridir kendisi. genellikle manzara-ülke-şehir fotoğraflarına sahip. instagram

    -ralph lee hopkins : biliyor olma ihtimaliniz olan şu fotoğrafın sahibidir kendisi. instagram

    -tim laman : hem nat geo'nun hem de bbc'nin ünlü doğa fotoğrafçılarından biridir kendisi. genelde etraftaki herşeyi silen ve gözünüze muhteşem detayları olan canlıları sunan bir adam. kuşlar özel ilgisi desem yeridir. instagram

    -frans lanting : şu meşhur diyebileceğim fotoğrafın sahibi mükemmel adam. (benim odamın camında bunun kocaman bir posteri vardı; üstünde de adım yazıyordu buz renginde hey gidi) bu adamın da genel olarak kalabalıkların ne kadar muazzam bir yapıya sahip olduğunu göstermek gibi bi yeteneği var. bütüne verdiği değer beni cezbediyor. instagram

    -drew rush : kendisi 2016nın en çok beğeni alan fotoğrafının da sahibi vahşi doğa ve tarih fotoğrafçısı. he o fotoğraf şu. ve kendisinin instagramı da şu

    -steve winter : aslında bu adamı daha yukarılara yazmalıydım. çünkü özel ilgi alanı benim de en sevdiğim hayvanlar olan vahşi kediler. fotoğraflarını mutlaka bir yerlerde görmüşsünüzdür kendisinin. instagram

    -bertie gregory : bu insan evladı sadece 23 yaşında ve bir çok ünlü fotoğrafçı ve zoolog ile çalışan nat geo fotoğrafçılarından. aynı yaşta olduğumuz için hayattaki yerimi sorgulamama sebep oluyor kendisi :( instagram

    -erlend ve orsolyo haarberg : özel olarak nordic alanlarda çalışan vahşi doğa ve manzara fotoğrafçıları bir çift. beraber çalıştıkları için siteleri de instagram hesapları da ortak

    -christian ziegler : tropikal bitkiler konusunda uzmanlaşmış bir biyolog ve fotoğrafçı kendisi. sitesinde bilgi verme içerikli paylaşımları var bu yüzden çok tatlı bir insan. instagram

    -nick cobbing : değişik perspektiflere, bakış açılarına sahip fotoğrafçı. çalışmaları olağanın biraz daha dışında açılara sahip. instagram

    -matias klum : daha önce de kapak olmuş olan şu meşhur fotoğrafın sahibi güzel adam. instagram

    -brian skerry : orda burda nat geo'da gördüğünüz muazzam renklere ve enteresan pozlara sahip bütün fotoğrafların yüzde yetmişi bu adam tarafından çekilmiş olabilir. instagram

    -thomas p. peschak: yine su alt ve üstü konusunda uzmanlaşan ve çalışan bir fotoğrafçı. ayrıca kendisi save our seas kuruluşunun iletişim direktörü. denizleri korumayı misyon edinmiş bir insanımız. instagram

    -randy olson : mutlaka görmüş olduğunuzu düşündüğüm şu muhteşem fotoğrafın sahibi güzel insan. favorilerimden biridir. instagram

    -jim richardson : oldukça eski ve başarılı nat geo fotoğrafçılarından. hatta kendisi bana göre daha ortalıkta instagram tumblr yokken bile bu ortamlarda bugün paylaşılan fotoğraf tarzının atası olacak nitelikte fotoğraflar çekmekteymiş. instagram

    -michael melford : ben bu adamın gözünden dünya nasıl görünüyor çok merak ediyorum ya. renkleri, çizgileri, hayvanların bakışlarını nasıl böyle tam can alıcı anda yakalamakta anlamış değilim instagram

    -ami vitale : şu muhteşem fotoğrafın sahibi çok sevdiğim, pandalara karşı tutkusu olan kadınlardan biri daha. ya ne zaman üzülsem açıp buna bakıyorum. siz de öyle yapın. instagram

    -gerd ludwig : bu adam oldukça önemli bir işe imza atmıştı şu şekil çernobilin uzun gölgesi isimli bir photo-booku var kendisi. fotoğraflı kitabı diyebiliriz. ve application olarak da bulunuyor sanırım. nükleer enerjiye karşı savaş konusuna canı gönülden baş koymuş insanlardan biri. instagram

    -pete mcbride : lisede öğrendiğimiz iç coğrafyadaki dış kuvvetler var ya. işte onlar doğanın inanılmaz birer sanatçısıymış bu gerçeği de gözümüze bu adam sokmaya karar vermiş.
    instagram

    keith ladzinski : şu inanılmaz ve meşhur fotoğrafın sahibi maceracı güzel insan. iklim değişikliklerine dikkat çeken önemli konuşma ve yazıları bulunmakta. dünyanın dört bir yanından da fotoğraf çekmeye devam etmektedir.
    instagram

    edit: imla

  • tam bir azınlık düşmanı, egemenlerin istediği tipte bir düzen çocuğu. herhangi bir azınlığa mensup biri veya kendini azınlıkların yerine azıcık koyabilen insanları ciddi bir şekilde rahatsız edecek, mide bulandırıcı bir zihniyete sahip yazdıklarından bir demet:

    "hımm bunu mu giysem ayy bu da travesti bekir'in iş kıyafeti gibi duruyor".

    "taksidi ile bile bir rus kızını kiralayabileceğim fondötenimi ayy rengi ne iyiymiş dur süreyimdiye atladıkları zaman suratlarını cırmıklayasım geliyor".

    "yaz sıcağında omzuna koyduğun ince kazakla da kendine zengin süsü vermeye çalışmışsın ama buram buram kırıkkalede kuaförlük yapıyorum diye bağırıyorsun".

    "bronz tenin güzel bir şey olduğunu kim çıkartmışsa aklına sıçayım ben onun. arabaların önüne atlayıp silim mi abi diyen bebelerden bir farkı yok. bok rengi saç, kara sarı ten".

    çok öfkelendirici, çok zavallıca.. kendisinin beyniyle ilgili hiçbir halt söylemeyip, dış görünüşünü eleştirenlerin ("dış görünüş eleştirmek"? bir insan sabah kalkar ve saçını sağa veya sola doğru tarar, kimisinin dişi yamuktur, kimisinin saçı yeşildir.. 'eleştirmek' ne demek? nasıl sığ bir beyin, ne kadar da meşru durumda.. 2011 yılında..) bu 'eleştiri'leri de ayrıca mide bulandırıcı.