hesabın var mı? giriş yap

  • burada konu gündem olduktan sonra arçelik bu ailenin zararını karşılayacaktır. illa yapmanız gerekeni yapmanız için toplumsal utanç mı devreye girmeli. illa kavga mı etmeli. kırk yıllık marka imajınızı tek bir hareketinizle yerle bir etmeniz an meselesi sayın arçelik.

  • şu an üyelerinden birine çok ihtiyaç duyduğum nesil.

    sigaram bitiyor, birinin sigara almaya gitmesi lazım.

    not: kadayıfım.

  • atası, dedesi çeviriyor arsayı içine bir gecekondu, seçim zamanı imar affı sonra müteahhide ver zincir reaksiyonu şeklinde devam eden sebepsiz, haksız zenginleşme silsilesi
    geçmişten günümüze onlarca imar affı çıkmış, çöken, çeviren, kaçak kat çıkan onlarca kez ödüllendirilmiş, torununa kadar ödüllendirmişler adamı. sen ise bu barzonun sadece bir dairesini satın alabilmek için yıllarca çoluk çocuğunun rızkından kesiyorsun buna rağmen alamıyorsun belki de.
    tapu kayıtları ülkedemizdeki en sağlam arşivlerdendir. bak arşive ilk sahiplenmeye ve tescile ulaş, sahiplenmesi bu şekilde ise ver buna iki daire sonra gerisini tokiye devredip vatandaşa uygun şartlarda sat. cebinden beş kuruş çıkmadan bir adam 400 daire sahibi oluyorsa burada özel mülkiyetden bahsedilemez, burada bir yanlış vardır.
    bizim dedemiz hakka hukuka uydu diye cezalandırılmamız neden?

  • beyler cok anlamiyoruz biz, ben de gec idrak ettim.

    siz yasini basini alip size göre garip davranan insanlara "kafayi yedi" gözüyle bakiyorsunuz. oysa özgürlesen onlar.

    adam yillarin tecrübesini yasamis, nice kaziklar yemis, ne ihanetler görmüs, ne cok sevinmis, deli gibi üzülmüs.

    hayatin öyle bir evresinde ki, sizin dünyanizi karartacak problemlere "sikkime kadar amk ahhaha" cekebilecek bir evresinde hayatin.

    samanizm güzel lan demis, saman olmus. kafasina uymazsa akp'ye de giydirir, cok da sikindeydi bu dakkadan sonra iceri girmek cikmak.

    siz yaslilarla bazen kafa buluyorsunuz burdan, yaslanabilmek inanilmaz büyük bir sans, saglikli yaslanabilmek muazzam bir hazinedir.

  • lüks araçta kokain kullandığına ilişkin görüntüler ortaya çıkan eski akp genel merkez personeli kürşat ayvatoğlu, "kokain değil, şaka amaçlı pudra şekeri çektik" dedi, adli kontrolle serbest bırakıldı.

    edit: ulan 82 milyon gördü adam hala utanmadan yalan söylüyor

    edit-2: yıllarca o kadar dirsek çürüttük, bu adamın şimdiki servetini ömrümüz boyunca çalışsak kazanamayız, aksini düşünen var mı

    https://ankaragazetecisi.com/…di-serbest-birakildi/

  • william wallace hakkındaki ilk hikayeyi, yaşayıp ölümünden 169 yıl sonra, kör harry diye bir ozan yazmış. ancak bu hikayede pek tabii ki tarihi yanlışlıklar varmış.

    william wallace, alan wallace adlı bir soylunun oğluymuş ve babası zenginmiş hacılar. zamanına göre eğitimli bir savaşçıymış. filmdeki gibi fakir bir çiftçi değilmiş yani. yalnız kendisinin şanssızlığı second son olması, yani bir abisi varmış ve ünvan ve toprak pek tabii ki abisine gidiyormuş. bu çocukçağız da hayatını kazanmak zorundaymış yani. tarihi belgelerde adına ilk olarak bir criminal raporda rastlanıyormuş. şarap çalan birinin yanında görülmüş. hırsızmış ya.

    kör harry'nin şiirine göre, wallace karısının ingiliz şerifince öldürmesi üzerine başkaldırıyor. ancak bu şiirin ilk baskılarında karısından hiç bahsedilmiyor. hatta wallace'ın evli olduğuna dair hiç kanıt yok ve hiç çocuğu da yok. zamanında bi aile, para verip şiiri tahrip ettirerek kendisini onun soyundan göstertmek istemiş. ortaçağ yazmalarına göre, 1297 yılında, richard diye bir şövalye ve william wallace, ingiliz şerifini öldürmüş. wallace, lider değilmiş. şövalye richard'dan emir alıyormuş.

    iskoç erkekleri, o zamanlar kilt giymezlermiş. onlar daha sonra icat edilmiş. aslında ingilizlerden farklı bir giyim tarzları yokmuş. yüzlerini maviye de boyamazlarmış. stirling savaşında da filmdeki gibi kıyafetler yokmuş. ve stirling'de de komuta aslında onda değil, andrew diye başka bir şövalyedeymiş. nehirde kıstırmışlar adamları. pusuya düşürmüşler. stirling kalesindeki kazılarda, dokuz savaşçı çıkarmışlar, beşi iskoçmuş. nehirleri geçerken, hançerli adamların atların altına girip atları öldürdüğü, üstündeki savaşçıyı aşağı çekip hançerleyip boğduğunu ortaya çıkarmışlar. çoğu iskelette, günümüzde ancak bir araba kazasında olabilecek kırıklar varmış. bu da savaşın şiddetini açıklıyordur herhalde. kıyım olmuş resmen. bu başarıdaki aslan payı andrew abimizin olmasına rağmen, kendisi savaşta ölümcül bir yara alıp ölmüş.

    wallace bu zaferden sonra, şövalyelik nişanı ve iskoçyanın koruyucusu ünvanı almış. sonrasında ingilizlerin kasabalarına vs saldırmış. ancak öyle york'a morka girmemiş yani. ayrıca prenses isabelle ile ilişkisi falan da olmamış. o yıllarda prenses fransada ufak bi kızmış.

    neyse, 1298 yılında uzun bacaklı edward kocaman bir ordu toplayıp falkirk denen yerde iskoç ordusunu savaşa zorlamış. savaşta 150-200 iskoç süvarisi, 2000 kişilik ingiliz süvarilerinin önünden kaçınca, ingilizler iskoçların ebesinin amını tersten göstermiş. savaşta sadece 2 ingiliz atlısı ölmüş ama iskoçlar perişan. wallace kıyımdan önce kaçmış. falkirk savaşını kaybedince, wallace'dan koruyucu ünvanını almışlar.

    savaştan sonra wallace, fransa kralına elçi olarak gitmiş. 1302'de edward fransızlarla, iskoçlara yardım etmeyeceklerine ilişkin bir anlaşma imzalamış. 1304'te de tüm iskoçlar boyun eğmişler. william wallace hariç. kralın diğer soylularla buluşmasına gitmeyi istemiş ama, öldürüleceğinden korktuğundan gitmemiş. sonra iskoç soyluları bunu kumpasa getirip yakalamış. edward tarafından ihanetten yargılanıp suçlu bulunmuş. londrada asılarak öldürülmüş, cesedi dört parçaya ayrılarak çeşitli yerlerde sergilenmiş.

    kör harry, wallace'ın hikayesini, iskoç-ingiliz savaşını körüklemek için yazmış. çünkü kral 3. james'in barış yapmasını istemiyorlarmış. zamanın iskoç soyluları, sınır ötesi bir savaştan çok kar ediyorlarmış. böylece savaş propagandası olarak wallace'ı kullanmışlar.

    diğer bir şey, wallace'ın dev kılıcı olayı. sergilenen kılıç onun kılıcı değilmiş. üç farklı kılıcı birbirine ekleyip millete wallace'ın kılıcı diye yutturmuşlar.

  • "ne türlü kahramanlıklar" kısmına takıldığım konuşma. lan galiba bizi suriye cephesine sürecekler.

  • bu tür arkadaşlara her lüks mağazada rastlamak mümkündür. çok cüzi paralara çalışmalarına rağmen sanki babasının dükkanında gibi gelen müşterilere alaycı, müstehzi, hatta küstah tutumları vardır.

  • şu an sadece tepki veriyorlar ama 10 sene sonra neden saçın açık diye dayak atacaklar.

    mültecilerin "kabul edilme" sebebi de buydu, yüksek derecede islam yaşatmak.