ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
sas hava yolları'nın 50 yıl önceki ikram menüsü
-
(bkz: bırak bu işleri)
şu anda da parasını veriyorsun adamlar sana ördek taşağı veriyorlar.
bak o fotoğraflardaki abilerin tiplerine, onlara benziyor musun? yok, topkeke devam o zaman beybi.
ayrıca yolculuk süresi de ayrı mesele.
not: sadece 4 numaradaki tipler biraz ezik, onlara da üçgen peynirle üzüm getirmişler zaten.
yaran fıkralar
-
on tane tarikatçı otobüsle gidiyorlarmış...
yolda otobüs devrilmiş...
tarikatçılar tümden mevta...
cennetin kapısına kadar gelmişler...
görevli melek bunlara bakmış;
" - aranızda çocuklarla evliliği onaylayan,
- çocuk tacizcisi olan,
- çocuklara tecavüz eden var ise beni hiç oyalamayın doğruca cehenneme gidin. yolu
şu taraf" demiş...
tarikatçıların dokuzu geri dönmüş ve cehenneme doğru yönelmişler.
görevli melek birkaç saniye sonra arkalarından bağırmış.
"laaan!.. bu sağır pezevengi de alın buradan."
debe editi: arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, türkiye cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. en doğru, en gerçek yol, medeniyet yoludur. - mustafa kemal atatürk (kastamonu'da ikinci konuşma)
edit: bu fıkra mükerrerdir...
erkek istemek
-
halil diye bir arkadas var, kulaklari cinlasin, doksanli yillarin sonunda universite ogrencisi. kiz arkadasi da punk bir kiz arkadas, ki hayattaki alternatif durusunun duru duragi yok, oylesi ki alternatifi kavram olarak yikip yikip tekrar yogurup hamurundan fak yu heykeli yapar. neyse, erkek istemek kismina gelirsek, kiz bir aksam artik ne derecede bir icmekse, aliyor efendi gibi iki yuz elli gram baklavasini kolunun altina, halil'in ailesiyle kaldigi katin kapisi calip "hayirli bir is icin geldim" diyor. buyur ediyorlar, iceride halil'i istiyor "oglunuza talibim" diye. yuzunu yikayip kahve icirip yatirmislar o gece. hala hatirlayinca guleriz, de halil benim oglum olsa, canim gelinim diye bagrima basardim yeminler ediyorum.
vedat milor
-
bolulu teyzenin mantarı için: - "çok güzel. fransa'da bunu şaraplı lüdon sosu ile yaparlar." teyze: - "o da güzel olur."
will smith
-
biraz detaylı izledim. olay şöyle gelişiyor. chris rock gi jane 2 filmini (demi moore' un asker traşlı olduğu filme atfen) bekliyoruz diyor karısına.
will smith bir anda kopuyor çok feci gülüyor. ama karısı bozuluyor.
will smith karısının bozulduğunu kendisinin haykırarak güldüğü farkedince olayı abartarak tersine çevirmeye çalışıyor. yani şakaya sinirlenmiyor kendi tepkisine sinirlenio deli deli hareketler yapıyor.
eğer şakaya gülmeseydi karısıyla beraber somurtsaydı böyle bir salaklığa ihtiyaç duymayacaktı zaten.
fenerbahçe'nin gol yemeden içeri kaçamaması
-
üzgünüm ama ben bile yarıldım yani yuh mk.
edit: bjk
yaran fıkralar
-
adı türkiye olmayan bir ülkenin meclis genel kurul salonu'nun giriş kapısının tamiri gerekiyormuş.
konuyla ilgili bürokrat, iki ayrı firmadan marangoz davet ederek kapıyı göstermiş ve fiyat istemiş.
birinci marangoz:
“500 tlye olur bu iş” demiş. “200 malzeme, 200 işçilik, 100 kâr.”
bürokrat ikinci marangoza dönmüş:
- siz aynı işi kaça yaparsınız?
- 2,500 lira.
- nasıl olur bu kadar fiyat farkı?
- 1000 bana, 1000 size... 500 de bu arkadaşa veririz kapıyı yapar.
ihale ikinci marangoza verilmiş.
9 adet kot pantolonu olan erkek
-
9 tane de olsa zaten anca hep iki tanesiyle geçirir günlük yaşamını. erkeğin hayatı 1 bilemedin en fazla 2 kota endekslidir zira. diğerleri pişmanlıktır. dışlanmıştır.
cam kenarı bilet almayıp cam kenarına oturan insan
-
bunlardan biri bana uçakta denk gelmişti. hem de 10-11 yaşındayım; ilk defa uçağa biniyorum, annemlerden ayrı oturcam, gökyüzünü seyredicem falan hepsinin heyecanıyla girmişim uçağa. geliyorum koltuğa, yerimde yaşlıca bi emmi oturuyo. hostese söyledik geldi uyarmaya, amca kulağım duymuyor ayağına yattı, anlamazdan geldi, kem küm etti kalkmadı ya la. hostes de ezikledi beni "kalkmıyor napym" falan diye uğraşmadı. tarrak gibi koltuğa kalmıştım. ulan aynı sıra bile değil, nasıl bi yüzsüzlükle oturdun anlamadım. uçakta dolmuşçuluk yapmanı geçtim ufacık çocuğun hayalleriyle oynamak nedir amk. travma resmen. bütün yol ağlamamak için zor tuttum kendimi. belki pilot olacaktım şimdi, uçaklara küstürdün beni. belki insan sevecektim biraz, soğuttun amk. o zaman da emindim duyduğundan, hala da eminim dayı. sen gençsin daha çok oturursun cam kenarına diye mi düşündün bilmiyom ama yakışmadı bro, hiç yakışmadı.
eba'daki pembe ojeli göğüs dekolteli öğretmen
-
hocama katılıyorum. link var mı?
vhs kaset kiralamak
-
sen vhs kiralarsın ama cenazene beta gelir. bir süre sonra beta vhs karşısında tutunamamıştır. ilk izlediğim film e.t. filmiydi. amcam videoyu almanya'dan getirmişti. babamlar kahvehanede film oynatmaya başladığında büyük sükse olmuştu o zamanlar. yalnız evdeki beta kahvehanedeki vhs idi . hey gidi günler diyeceğimiz olaylardan biri.