ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
tv reytinglerinin hala ilkel yollarla ölçülmesi
-
reyting ölçümününün nedeni, reklam pastasını düzenlemektir. bu nedenle izleyiciler gelir düzeylerine göre a, ab, b, c ve d gibi gelir gruplarına bölünür.
a ve ab grubu, en varlıklı gruptur. nispeten orta direğin bir tık üstü olan b grubunu da buraya ekleyebiliriz. reklamlardan elde edilen en büyük gelir, bu gruba aittir. işte, ev, araba, lüks tüketim ürünleri vs vs reklamları hep bunların satın alması içindir.
c ve d grupları ise en düşük gelir düzeyine sahip gruplardır. öğrenciler de bu grubun içine girer. bunlara bir şey satamazsınız. çünkü zaten paraları yoktur ve dolayısıyla bu gelir grubuna kola, meşrubat, atıştırmalıklar ve ucuz telefon hattı reklamlarından başka reklam verilmez.
şimdi, reyting ölçüm cihazlarının %90'ından fazlası tahmin edeceğiniz üzere a, ab ve b gruplarının evlerine tıpkı bir anket örneklemi seçer gibi belirlenerek konulur. c ve d grubuna dostlar alışverişte görsün diye birkaç cihaz yerleştirilir ama, işte ölçümlerde pek bir payları bulunmaz. bu uygun örneklem sayesinde %10'a yakın hata payıyla ölçümler gerçekleştirilir. bu hata payı, reklam veren için yeterli ve kabul edilebilir bir düzeydir.
o halde anlamaya başladınız. son bir örnekle bitireyim: trt'de yayınlandığı dönemde leyla ile mecnun'un izlenme oranı oldukça yüksekti. ama hiç reklam alamıyordu. sebebi ise, izleyenlerin çoğunun c ve d grubu olmasıydı.
yurt dışından türkiye'ye gelince fark edilenler
-
koskoca bir ülkenin, 75 milyon vatandasinin nasil bir baski altinda yasadigi ve bunu farketmedikleridir farkedilen en aci sey.....
tesettüre girmezsen seninle evlenmem diyen erkek
-
özgüvenine hayran olduğum erkek. adam kendinden o kadar emin ki; türbanlı kadın isteyip, türban kullanmayan kadınlarla iletişim kurup, bu kadınların kendisi için tesettüre gireceğinden şüphesi yok.
ulan o kadın tesettüre girecek olsa kendi için girer, sen kim oluyorsun? hayat arkadaşı değil evde kullanacağı kendine özel oyuncak arıyor yavşak. madem türbanlı bir kadın istiyorsun, git öylesini bul. niye milletin vaktini çalıyorsun ulan? bunlara oyuncak olan, inancını buna alet eden kadınların da aq.
rothschild
-
tam ic guveysi olunacak aile...
sibel arna
-
zengin bir kişi.
tanım kısmını geçelim, şahsına yönelik eleştirilere gelelim.
15 aylık bir çocuk babası olarak fena hırslandım kendisine.
şimdi güzel kardeşim, bakıcılık, dadılık diye bir kurum var. bu kurum neden vardır, sana çocuğuna bakarken yardımcı olsun, daha da önemlisi sen işindeyken gücündeyken çocuğunla ilgilensin diye vardır.
şimdi işin yok, gücün yok o anda. tatildesin. çocuğunla dilediğince beraber zaman geçirme fırsatın var. zaten çocuklu ailelerde tatil de bu işe yarar. kaçırdığın şeylere yeniden kavuş, çocuğunla daha bir zaman geçir diye.
neyse, benim yazıdan anladığım hanife teyze çocuğunun çorbasını pişiriyor, hanife teyze çocuğunla geziyor, hanife teyze çocuğunla (tam süreyi dolduramasa da) saatlerce oyun oynuyor, sen de bikiniyle güneşleniyorsun. e neden yaptın o çocuğu o zaman? tatilde bile onunla vakit geçirmeyeceksen, onu hanife teyzeye "satacaksan", üstüne hanife teyzeyi de bunun için millete ilan ediyorsan, sen neden o çocuğun annesiyim diye dolaşıyorsun?
bir de milleti "şekerim doğuruyor, doğuruyor bakmıyorlar. saldım bayıra mevlam kayıra diyorlar" diye eleştirirsin. senin bunu yapanlardan banka hesabın dışında neyin eksik? o çocukla tatilde bile hanife teyze ilgileniyorsa sen kimsin?
aşk-ı memnu
-
liseyi bitirir bitirmez emmoğluyla evlenmek için düğün hazırlıkları yapan aristokrat kızı nihal, sözüm sana;
güzellik yarışmasına katılan kızlar bile ayıp olmasın diye soranlara üniversiteye hazırlanıyorum falan diyo.
sen bi kere sınava girdin, onda da topuklu ayakkabı giydin zaten, beğenmedin yarısında çıktın. bitti mi olay?
hareme cariye olmak için miydi o piyano, fransızca dersleri?
koluna kitapları sıkıştır yeşil adidas eşofman altını giy, dirsekten bükmeli çantanı tak saçlarına fön çektir dershaneye git, olmadı bi iki test çöz göstermelik.
hayır bi de iki işsiz yalı falan bakıyolar kendilerine. yanınıza alıcağınız süleyman efendiler bile sizden daha donanımlı lan.
evlilik, düğün ve behlül dışında bi bok konuştuğun da yok o pelin iyi dayanıyo sana, ben olsam senle bakkala gitmem.
suudların türk malı boykotu
-
saç ekim merkezleri yasta.
spor salonunda telefonu elinden hiç bırakmayan tip
-
bir doğa kanunu. bunu al kütüphaneye koy, o telefon yine elinde. al bunu nasa'nın yerçekimsiz ortamlı odasına koy, o telefon elinde. paraşütle aşağı at elinde. havuza sok elinde. pizza yedir elinde, film izlet elinde, bisiklet sürdür elinde. ulan ne var o telefonun içinde o kadar mühim ne var arkadaş?? facebook'ta biri mi dürtmüş seni ne var allahın cezası?! tamam sakinim. başta da dediğim gibi. bir realite artık bu insanlar. her yerdeler ve ben bu durumdan rahatsızım. rahatsız olmayanlara da gıcığım kusura bakmayın.
macar arşivindeki 19. yüzyıl istanbul fotoğrafları
-
macar arşivi istanbul'un 1860 yılı sonlarındaki halini yüksek çözünürlüklü olarak yayınlamış.
dikkat çeken bir fotoğraf var; galata kulesinde dalgalanan osmanlı bayrağı. 60 sene sonra indirilecek ve yerine ingiliz bayrağı çekilecekti. görsel
bu başlık vesilesi ile bu kadim şehri kurtaran atatürk'ü saygıyla anıyorum.
kaynak
edit: bazı fotoğrafların renklendirilmiş versiyonları da eklenmiştir. teşekkürler (bkz: wikus van der merwe)
1) galata kulesi
görsel
2) kız kulesi ( 50 kere restorasyon edildi, şu halinden eser yok)
görsel
renkli
3) dolmabahçe sarayı
görsel
renkli
4) ayasofya ( kapısının kemirilmemiş hali)
görsel
renkli
5) çemberlitaş
görsel
renkli
6) dikilitaş ( at meydanı, sultanahmet )
görsel
7) beyazıt yangın kulesi
görsel
renkli
8) galata kulesi'nden tophane ve boğaz manzarası
görsel
renkli
9) galata kulesi'nden bir manzara
görsel
renkli
10) galata kulesi'nden haliç ve süleymaniye manzarası
görsel
11) haliçte demirlenmiş osmanlı gemileri
görsel
renkli
12) şehzadebaşı camii
görsel
renkli
13) ayasofya içindeki ii. selim türbesi
görsel
14) rumeli hisarı
görsel
15) beyazıt yangın kulesi'nden eminönü ve karaköy
görsel
16) beyazıt yangın kulesi'nden süleymaniye, haliç ve kasımpaşa
görsel
17) galata kulesi'nden topkapı sarayı ve karaköy
görsel
18) sultanahmet camii ve yılanlı sütun
görsel
19) dolmabahçe sarayı ( uzaktan görünüm )
görsel
20) inşaa halinde olan kırım kilisesi
görsel
21) ayasofya'nın içinden ( talan edilmeden önceki hali)
görsel
görsel
görsel
görsel
renkli
renkli
22) i. mahmud çeşmesi, tophane
görsel
renkli
23) bayezid camii
görsel
24) beyazıt meydanı
görsel
25) anadolu hisarı
görsel
26) tekfur sarayı
görsel
27) galata köprüsü
görsel
renkli
28) unkapanı köprüsü
görsel
29) küçüksu kasrı
görsel
renkli
30) karacaahmet mezarlığı
görsel
31) aziziye camii, kağıthane
görsel
32) süleymaniye camii içinden
görsel
renkli
33) galata kulesi'nden boğaza bakış
görsel
34) bab-ü's selam, topkapı sarayı
görsel
35) galata kulesi'nden kasımpaşa semaları
görsel
36) sultanahmet çevresi
görsel
renkli
gerdek gecesi diyalogları
-
- sevgilim aylardır bu anı bekliyordum
+ ah bende sevgilim.. ama sana söylemem gereken bi şi var..
- yaw boş ver şimdi gel şööle kolları...
+ yaw muhittin bi dinle anlatıyorum bak..
- eee? ne ?
+ muhittin... bak.. ben daha küçükken.. eeee... tecavüze uğradım..
- uhmm... şey.. hmm... ya neyse hayatım.. üzüldüm tabi.. ama... sen kendini şimdi iy hissediyosan... yani.. çokta önemli değil...
(5-10 saniye sessizlik)
- hmm.. akraba filanmıy dı ?
+ yok ya.. bizim mahallede bi bakkal vardı... böyle renkli şekerle , çukulatalar felan satardı.. bi gün sokakta oynarken bana.. ' sedat bi aşşağıya depoya gelsene sen' dedi...
- sedat kim lan ?
+ yaw muhittin bi dinle anlatıyorum bak..
(bkz: bi dur bi sus bi dinle)
türk ordusunun muharebe kabiliyeti düşük
-
ilk entryi yazanın aklına işlenmiş endişeyi gösteren durum.
haberi bile "pkk sevici falan değilim" şerhi ile yazabilmek memleket genelinde olduğu gibi sözlüğün de ne hale geldiğinin göstergesidir.
parasız olmaktan daha zor olan şey
-
(bkz: sagliksiz olmak)
midnight in paris
-
woody reyiz'in ödülü sonuna kadar hakettiği film. efferim len adamlara. oturdum ikinci kez izledim bunu. o değil de alkolü biraz kaçırdıktan sonra sokağın lambasını ve çevreyi paris gibi görmeye başladım. balkona çıkıp bir iki nefes çekeyim dedim karşıdaki direği eyfel kulesi gibi gördüm şerefsizim. ne güzeldi yağmur ve paris balansı lan. birde istanbul'a bak mına goyim. yağmurda yürüsen deli derler, bir de kesin belediye çukuruna düşersin karanlıkta.