hesabın var mı? giriş yap

  • gelin ve damat dışındaki insanların aşırı mutlu olmaları buna karşın gelin ve damatın aşırı gergin olması.

    belli ki düğün gelin ile damat için değil. onlar dışındaki herkes için.

  • kanuna göre bekâr, topluma göre boşanmış, anneme göre başına kalmış, kardeşlerime göre güçlü, arkadaşlarıma göre kafası rahat, kızıma göre ayakta, kızın babasına göre allah'a yakın, müdürüme göre sorunsuz.

    bence ise, dışı seni içi beni...

  • yer vermek zorunda olmadığı halde, vermek zorundaymış gibi aşağılanmayı gerektirmeyen insandır. vermediğinde arkasından hakaret eden de ayrı bir lümpendir.

  • bak bu adama, turk takimlari igrenc oynadigi her donem ve shaktarın iyi gittigi her periyot sonu ovguler duzuluyor ya.

    hep birileri çıkıp şunu diyor, degerini bilemediniz, bu adama ffutbol cahili dediniz, bu adam dunyanin en iyisiydi bilmemne.

    degil mi?

    hah işte var ya bu adam seneye 3 buyukten birine gelsin (ozellikle bjk bu konuda daha önde bence artık), 2 derbi kaybetsin, 3 beraberlik alsin, takim biraz sendelesin ve biraz defansif oynasin,

    o bugun degerini bilemediniz diyenler çıkıp da; "bu muymuş dahi? bu muymuş profesör? o futbolcuyu solda oynatan adama ben teknik direktor bile demem, istifa et bunamış adam"

    demezse ben de ne olayım.

    ülkem insaninin reflekslerini artik iyice kavradim. sik gibi ülkeyiz bu yüzden. cacık olmaz bizden.

  • elin karısı sevgilisi hakkında "abi, karın ne çok konuşuyor allah sana kolaylık versin." gibi cümleler kurması.

    kayınvalideden rol çalan erkek... amanın...

  • 3 gün önce köpeğimi bir sokak köpeği ısırdı. acilen gece açık olan bir veterinere gittim, haşırt 1.500 tl, aslında 1800 istedi, pazarlık ve nakit ödeme karşılığı 1.500 tl ye düştü, aynı veterinere bir gün sonra kontrol amaçlı gitme gafletinde bulundum, haşırt 640 tl. bu kez d e 775 tl istediler, nakit olursa 640 olurmuş, her ikisinde de hayvanı bırakıp gidip atm den para çektim

    sıkı durun tedaviyi yanlış yapmış, hayvanın ayağı enfekte oldu. bugün insan evladı namuslu başka bir veteriner beni bu girdaptan kurtardı. daha çok iş yaparak sadece 250 tl aldı. 250 tl aldı diye yazarlardan bu durumu da eleştiren biri çıktı, niye az almış diye, o na da helal olsun

    gerçek şu ki veterinerlerin çoğu insanları zayıf noktalarını yakalayıp acımasızca geçiriyorlar.

    ablamin aynı gün ayak bileğinde 2 kırık oluştu. özel bir doktora gitti, 4 tane film çekildi, 1.100 tl para verdi

    nedir bu veteriner terörü, lütfen sizde yazın..

    edit: kazıklayan veterinerin ismi kartal atalar da bulunan vet34. google yorumlarında puanı 4.9, sanırım yorumlar fake, sakın bu google yorumlarına aldanmayın, google a da yazdım durumu…

    yardımcı olan, övdüğüm veteriner ise kozyatagında, marmara caddesin de calışan pet way. ayça hanım.. düzgün bir insan. ben burayı eskiden o semtte oturdugum için biliyordum. diğerine paçayı kaptırmamın nedeni kartal uğur mumcu da oturmam, gece yarısi panikle açık veteriner aramamdan kaynaklanıyor

  • zeki demirkubuz'un 2015 yılında hürriyet'e verdiği röportaj sayesinde öğrendiğim olay.

    kulislerde zaten yıllardır konuşulan küslük olayı, 2015'te zeki demirkubuz'a sorulan "nuri bilge ceylan'la küs olduğunuz doğru mu?" sorusuna karşılık "evet, 2006'dan beri konuşmuyoruz" cevabıyla resmileşmiş. ben de bu olay üzerine internetten konuyla ilgili bir dedikodu toparlaması yapmak istedim.

    yaptıkları iş sebebiyle ortak noktaları da bir hayli çok olan ikili, bir dönem ciddi anlamda sıkı dostlar. derin sinema kulislerine göre zeki demirkubuz, bir gün nuri bilge ceylan ile sohbeti sırasında ceylan'a yılmaz güney'in baba filminin yeni versiyonunu çekmek istediğini, hatta oyuncu arayışlarına da başladığını söyler. bu konuşmanın yapılmasının üzerinden çok fazla zaman geçmeden demirkubuz'un kulağına, nuri bilge ceylan'ın üç maymun adlı bir filme başladığı dedikodusu gelir; ceylan'ın 2008 yılında vizyona giren filmi üç maymun'un omurgası tıpkı baba filmindeki gibi cezaevindeki bir adamın ailesinin, o cezaevinden çıkana kadar yaşadığı değişimdir. bu haberle sarsılan zeki demirkubuz, nuri bilge ceylan'a küser.

    ikili arasında yaşanan bu olaylar, o tarihten 2012'ye kadar sinema kulislerinde konuşulur ancak kimse meseleden tam olarak emin olamaz. 2012'ye gelindiğinde zeki demirkubuz, engin günaydın'ın başrolde olduğu yeraltı adlı bir film yapar. dostoyevski'nin "yeraltından notlar" adlı romanından esinlenilerek yapılan filmde sıkıntılı bir memur hayatı yaşayan kahramanımız, zamanla çok meşhur bir yazara dönüşen eski arkadaşının düzenlediği bir meyhane muhabbetine katılır. ankara sıkıntısı adlı bir kitapla büyük üne kavuşan, sağdan soldan çalıp çırptıklarıyla meşhur olan yazar ve şakşakçı arkadaşlarına sinir olan kahramanımız o rakı sofrasında masadakilere demediğini bırakmaz. hatta bir ara "sen bu gidişle nobel de alırsın oscar da alırsın..." gibi bir cümle de kurar. bilindiği gibi nuri bilge ceylan'ın mayıs sıkıntısı adlı bir filmi var ve kendisi iki kez türkiye'nin oscar aday adayı oldu. işte bu sahneden sonra derin sinema kulisleri, demirkubuz'un "yeraltı" filminde nuri bilge ceylan'a gönderme yaptığından emin olurlar.

    bitti mi? hayır... eylül 2012'de yeraltı filmiyle 19. adana altın koza film festivali'ne en iyi film dalında aday olan demirkubuz, festivalden eli boş döndü. o dönem birçok eleştirmenin "senenin en iyi filmi" olarak üzerinde birleştiği "yeraltı" böyle bir festivalden nasıl eli boş döndü? bu olayla alakalı olarak ahmet hakan'ın da köşe yazısına taşıdığı bir kulis dedikodusu vardı: nuri bilge ceylan'ın filmlerinin yapımcılığını üstlenen zeynep atakan, jüri koltuğundaydı ve iddiaya göre nuri bilge ceylan'ın, "yeraltı" filminin ödül alamamasında etkisi vardı. zeki demirkubuz, o dönem attığı bir tweet'le sonuçlara olan tepkisini şöyle göstermişti: “bu filmleri kendileri jürilik yapsın diye çektiğimi zanneden gerzeklerden çok sıkıldım artık. bundan sonra türk festivallerinde yarışmak yok.”

    evet, olaylar böyle... her ne kadar zeki demirkubuz, 2015 yılında hürriyet'e verdiği röportajda bu küslükle alakalı olarak "hayat böyledir. insanın arkadaşları olur, sevgilileri, ahbapları olur; bir dönem sonra herkes yoluna gider." gibi basit bir cümle kursa da yıllar yılı yaşananlar bu cümlede anlatılandan çok daha fazla gibi.

    edit: yol filmi, baba olarak değiştirildi.

  • eve kapanip ders calisirken kalemle topladigin saclar sahane bir sekil alir, disari cikarken binbir cesit tokayla bi milyon kere denesen de bir daha o saci yapamazsin.

  • "ama alkolden alınan vergilerle hizmet yapılır, maaş ödenir......." diye devam ederse ancak mantığa kavuşabilecek olan önerme.

  • aynı olay beşiktaş'ın başına gelse, haftalarca gündemde tutacak galatasaraylı yazarların geçiştirmeye çalıştığı olay.

    başka zaman her olayda avrupa'yı kıstas olarak alırlar, ama şimdi diyorlar ki " bizdin kırkın ilgilizlir ". lan ölü arsenal geldi 4 attı gitti 4 attı, ne korkacak?