hesabın var mı? giriş yap

  • 676 sayılı khk ile üniversitelerde yapılan rektörlük seçimlerinin kaldırılması durumu. bunu yapanlar, "cumhuriyet seçimle gelmedi" diye ağlayıp padişahlığa özenenlerdir. "allah bizi okumuşların şerrinden korusun" diye dua edenlerdir.

    he seçim varken ne oluyordu? neredeyse raşit tükel'in yarısı kadar oy alan istanbul üniversitesi rektörü mahmut ak, "daha her şey bitmedi" diyebilecek kadar arsızlaşıyordu.

    yiyin efendiler yiyin, aksırıncaya kadar, tıksırıncaya kadar yiyin.

    debe editi: henuz bir universite ogrencisiyken, 50/d mucadelelerinde tanidim onlari. onlar is guvencesi icin mucadele ediyorlardi, biz hocama dokunma deyip dayanisiyorduk. en onde, hic yilmadan binlerce arastirma gorevlisinin hayatini kurtardilar.
    50/d eylemlerinin one cikan temsilcileri levent dolek, cemil ozansu, barkın asal, savaş karabulut, deniz morva ve daha bircok egitimsenli hoca, bu khk ile universiteden atildilar.
    once feto'den gozaltina alinan, sonra serbest birakilan taylan eren yenilmez de atildi.
    atilanlardan erhan kelesoglu ne demis:
    "bu akşamki khk ile üniversiteden atıldım.iü'de benimle birlikte atılan herkes eğitimsenli, muhalif, solcu arkadaşlarım. rütbe der takarız."

    onlarin sayelerinde halen universitelerde gorevlerine devam eden akademisyenler, dayanismazsaniz insan degilsiniz.

  • günün birinde kaptan bravo’nun gemisi açık denizlerde yol alırken, gözcü direğin tepesinden seslenmiş: ‘uzakta bir korsan gemisi göründüüüüü!’

    bunun üzerine tüm mürettebat dehşet içinde sağa sola koşuşturmaya başlamış. kaptan bravo sakin bir sesle yardımcısına seslenmiş: “bana kırmızı gömleğimi getirin!”

    yardımcı derhal kaptanın kırmızı gömleğini getirmiş… bravo gömleği giyerken adamlarını savaş düzenine sokmuş ve korsanları yenmiş...

    daha sonra, gözcü bu kez bir değil, iki korsan gemisini tespit etmiş...

    kaptan bravo bu kez de kırmızı gömleğini istemiş ve yine korsanları duman etmiş.

    o akşam, bütün mürettebat güvertede oturmuş, o günkü zaferi konuşurken, adamlardan biri kaptana sormuş:
    ‘kaptanım, çok merak ettik, niye hep savaştan önce kırmızı gömleğinizi istiyorsunuz?’

    bravo cevaplamış:
    “eğer saldırı sırasında yaralanırsam kırmızı gömlek akan kanımı belli etmez, böylelikle siz de korkusuzca düşmanlarımıza direnmeyi sürdürürsünüz.”
    ortalığı bir sessizlik kaplamış... adamların yürekleri kaptanlarının cesaretine duydukları hayranlıkla güm bede güm atıyormuş...

    şafak sökerken gözcü bu kez bir değil, iki değil, tam on korsan gemisinin yaklaşmakta olduğunu tespit etmiş. mürettebat kutsayıcı bir sessizlikle kaptanlarına bakarak, onun o artık alışılagelen kırmızı gömlek talebinde bulunmasını beklemeye başlamışlar.

    kaptan bravo çelik gibi gözleriyle gemisine yaklaşan korsan filosuna bakmış, sonra korkusuzca adamlarına dönmüş ve sakin bir sesle bağırmış:
    bana kahverengi pantolonumu getirin!

    mustafa denizli şimdilik kırmızı gömleğini istiyor ama bence kahverengi pantolonu isteme zamanı geldi.

  • - öncelikle hangi dans türlerinden hoşlandığınıza ve hangilerinin eğitimini
    almak istediğinize karar verin.
    - bir kursa başlamadan önce mutlaka kurs mekanını görün.
    - eğitimini gördüğünüz dansın hangi stilde verildiğini mutlaka sorun.çünkü
    çoğu dansın farklı farklı stilleri vardır.siz bir yerde başladığınız eğitime
    başka bir yerde devam etmek istediğiniz zaman tekrar başa dönmek zorunda
    kalabilirsiniz.
    - kursa deneme teklif edin veya bir dersi izlemek isteyin.her iyi dans eden
    kişi iyi eğitmen değildir.öğretmek farklı bir yetenek türüdür ve her
    dansçıda bulunmaz.
    - sınıfların , eğitmenin sizinle yeteri kadar ilgilenebilecek sayıda olup olmadığına
    bakın.
    - kursların seviye seviye ayrılmış olmasına dikkat edin.tüm kursları başlangıç
    seviyesi olan yerlerde genelde tekrarlama sorunu
    vardır.
    - eğitmenlerin çift olması her zaman avantajdır.bir sorun olduğunda çoğu kişi
    hemcinsiyle dans etmekten hoşlanmaz.(özellikle erkekler)
    - kurs size pratik imkanı sağlıyor mu araştırın.dans gecelerine
    gidemiyorsanız ya da pratik yapamıyorsanız öğrendiğiniz dansı çok fazla
    ilerletemezsiniz.
    - son olarak öğrendiğiniz dansları araştırın.bilgi her zaman aldatılmayı
    önleyen en büyük faktördür.

  • cnn international'da bir çok kez uzay görevlerinde bulunmuş bir astronotla (bir nevi filmde clooney'in oynadığı karakter gibi biri) yapılan bir bağlantıda, sunucunun ısrarla buradaki süserler gibi "ama şurası burası gerçekçi değildi diyolaa" şeklindeki sorularına şöyle yanıt vermiştir:

    "filmde gerçekçi olmayan bir yer arıyorsanız, o da uzayda iki nokta arasında mesafe katetmek o kadar kolay değil, bunu da senaryonu akışı açısından olduğunu sanıyorum, onun dışında yaşanılmayacak, gerçekçi olmayan pek bir şey göremedim..."

    uzaya henüz çıkamamış ama tüm olaylara ve fiziğini hatim etmiş arkadaşlara duyurulur.

  • - buyuk sehirlerde konaklamadan zaman gecireceksiniz, cantayi sehir icinde tum gun tasimak iskence oluyor. buyuk supermarketlere ya da teknoloji marketlerine girerken cantanizi girise birakmalisiniz. cantayi tum gun tasimaktansa, guvenli bir yerde ucretsiz olarak saklamak cok buyuk rahatlik.

    - nereye, nasil gideceginizi bilseniz de trafik polislerine sorun. ucretsiz olarak dolmusa bindirmek, bir araba durdurup "bunu da ileri kadar at" demek gibi hizmetleri var.

    - su bazi ulkelerde gereksiz pahali oluyor. suyunuz biterse sisenizi doldurmak icin banka, turizm acentasi, belediye binasi gibi yerler kullanilabilir.

    - 5-10 dolar ise butceniz, kizilhac, benzinlik, itfaiye, polis istasyonu, kirsaldaysaniz catkapi, kilise(cami degil), okul cekinmeyin sormaya. %80 oraninda he cevabi aldim bunlardan. cok ufak sahil kasabalarinda aile restoranlarinin bahcelerinde 2-3 dolara kalinabilir.

    - rahatiniza cok duskun degilseniz; orta-guney amerika veya sicak iklimlerde hamakta kalarak, hostel ucretini yariya indirebilirsiniz. disardaki hamak, 6-10 kisilik 15metrekarelik bir odadan emin olun ki, daha rahat.

    - hostellerin 'unutulmuslar kutusu'ndaki esyalarla bir omur gecirilebilir. paletten sarj cihazina, sampuandan gunes kremine seyahatiniz sirasinda kullanacaginiz gecici-kalici seylerin cogunu buradan temin edebilirsiniz. her hostelde yok, olani bulursaniz affetmeyiniz.

    - turistik bolgelerdeki parti hostellerinde, partinin ertesi gunune(ya da 1-2 gun sonrasina) denk gelirseniz litrelerce(4-5 litre gordugum oldu) rom-bira-yiyecek bulma imkaniniz var. affetmeyiniz.

    - dusuk sezon tercih edin. 20 dolar olan pervaneli bir oda, yuksek sezonda 40 dolar iken, dusuk sezonda pazarlikla 10 dolara dusecektir.

    - mumkunse karsi cinsinizden biriyle otostop yapin.

    - otostopla ilgili kurallar yazilmistir. uzun mesafe ise yolunuz, limanlarin, fabrikalarin cikislarina 1 saat yol cekip, 5-10 saatlik tir-kamyon yolculugu bulabilirsiniz rahatca.

    - kesin konaklama bulunacak yerlerde, bir yerden garanti fiyat aldiktan sonra, aksam 6-8pm araligindan sonra gidip gececi ile pazarlik yapmak. sabahcinin asla kabul etmeyecegi fiyatlari gececi cogunlukla kabul ediyor. 10dolarlik hostelde, 3 dolara hamakta ya da terasta kalabilirsiniz. tekrar soyliyim, 6-10 kisilik odadan daha rahat olacaktir, banyo-mutfak kullanimiz baki ise.

    - cadir atacaksaniz sahile, kurallari sorusturun. kimisinde 6, kimisinde 12 metre uzakta olmaniz gerek sahilden aksi halde sabah 5te gelip kaldir cadiri diyen polisler olacaktir. kimisinde ise mesaafe farketmeksizin aksam 6-sabah 6 arasinda cadir atilabiliyor sadece.

    - booking-hostelworld'de pahali diye ugramamazlik yapmayin hostellere. sitelerde yazmasa da, bazilari ceyrek fiyatina cadir-hamak izni veriyor. tukkan sahibine bagli.

    - turistik bir ilde kalmaktan ise -genelde oluyor- yarim saat uzakliktaki koylerde, ilcelerde kalinabilir. konaklamaya para veriyorsaniz cok farkediyor. yemekte ise ufak yerler genelde daha pahali oabiliyor.

    - workaway-helpx gibi siteleri kullanabilirsiniz. son dakika istekleri cok az ve genelde 2-3 hafta sozu isteniyor. elektrik, web sitesi, mekanik, guzel sanatlar gibi yetenekleriniz varsa, hostelleri gezip 1-2 proje karsiliginda, gunde 3-4 saat ya da toplamda 2-3 gun calisarak ucretsiz 1 hafta konaklama edinebilirsiniz.