ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
bankalar nasıl para kazanır
-
bir anıyla anlatayım.
mudi : benden neden havale kesiyorsunuz, ben müşterinizim ama?
memure: efendim, biz zaten müşterilerimizden para kazanıyoruz.
bende bir aydınlanma, mudi amcada bir sersemlik durumu oldu. e yani!
köpektaparların linç etmeye çalıştığı esnaf
-
ülkenin hayvanseveri bile salak olur mu ya. haklı olan esnaftır iyi bile dayanmıştır.
türkiye'nin tüm ünlüleriyle fotoğraf çekilen çocuk
-
aklıma şu fıkrayı getiren durum
carlo italya'da bi fabrikada iscidir bi gun charles de gaulle fabrikayi ziyarete gelir. carlo'yu gorunce "carlo bu sen misin inanmiyorum!" der sarilirlar. degaulle beraber guzel anilarini anlatir gider. mudur cok sasirir "vay be" falan. bir kac ay sonra nixon ziyarete gelir carlo'yu gorunce "oo carlo!" der kucaklasirlar. fabrika muduru "yok artik carlo utanmasan papayi da taniyacaksin" der. carlo "taniyorum tabi" der. mudur inanmaz. "bu hafta sonu ayinde halkin arasinda bekleyin ben balkonda papanin yanina cikicam der". mudur gider halkin arasinda bekler. carlo papanin yaninda cikar. kalabaliga bir bakar mudur bayilmis yerde yatiyor. kosarak balkondan iner yanina gider etraftaiklere sorar "beni balkonda gorunce mi bayildi?" diye. ordan biri yanit verir: "yok arkadaki iki japon "bu bizim carlo da yanindaki takkeli kim?" deyince bayildi".
en iyi sigara
-
(bkz: eski camel soft)
derya büyükuncu'dan michael phelps'e adamlık dersi
-
keşke michael phelps de karşılığında derya büyükuncu'ya yüzme dersi verseymiş.
bir sandıkta 25 bin geçersiz oy tespit ettik
lc waikiki poşetiyle utanmadan gezebilen insan
-
aldığı nefesten utanması gereken varlıklar tarafından hor görülmeye çalışılmış insandır.
mehmet bey üzüntüden arabadan inip evine yürümüş
-
elitliğe bakar mısınız?
bu ülkede
bakanın biri iki gün üstüste aynı gömleği giydi diye,
diyanet işleri bakanı evine yürüdü diye,
acindirma yapılıyor.
utanma duygusu olur insanda... herkes mercedes'e binebiliyormuş. bu cümledeki "herkes" hangi herkes? bizim çalık, milletin a.ına koyacağız, bakara makara, gemi değil gemicik, alo fatih, bilmemne villaları, urla, kupon arazi kavramlarının muhatabı "herkes" mi?
yoksa, ananı da al git denilen çiftçi, çizmesi sedyeyi kirletir diye endişelenen madenci, kendisine iş verildi diye şükretmesi gerektiği söylenen engelli, dilenci yerine konulan kanser hastası öğrenci, 30 yıldır çocuklarından haber alınamayan anneler mi?
insanlar var gözleri görür, sözleri dünyamızı karartır,
insanlar var gözleri görmez, sözleri dünyamıza ışık tutar.
edit: ajitasyon dogru tabir degilmis. acindirma olarak degistirdim. uyaran rolandmicrocube'e tesekkurler.
bir sinemada yaşanabilecek en dumur olaylar
-
iş için bi şehirdeyim. ertesi gün saat 15'te toplantı var. otelde gece kendi kendime "öğlene kadar yatarım, sonra kalkar giderim" dedim. uyandığımda saat sabahın 6 sıydı. dön dön uyuyamadım. çıktım dışarıya. şehir merkezinde yürümeye başladım. yürü yürü vakit geçmez. saat 9'a doğru sinemanın önünden geçiyorum. "bi film izleyeyim bari vakit geçer" dedim. köstebek filmi girmiş o ara gösterime. sinema 10'da açılıyormuş, bekledim açılsın diye. açıldı, gişeye yanaştım "köstebek'e bir tane bilet" dedim. "filmi oynatmamız için en az 3 bilet satılmalı" dediler. lan manyak 3 bilet al otur izle filmi işte.
ben ne yaptım? sinemanın önünden geçenleri çevirdim "çok güzel film buyrun beraber izleyelim" diye. 2 kişi buldum oturduk izledik filmi.