hesabın var mı? giriş yap

  • abd de olsa şu anda gövdesinde beş mermiyle morgda yatıyor olacak olan minübüs şoförünün kavgasıdır.
    (şu klişeyi de yazdım artık çok rahatım sözlük.)

  • arkadaslar herkese iyi gunler. kampanyanin amacini hemen belirteyim. yukarida belirttigim tarihler universite sinavlarinin olacagi tarihlerdir ve ben dahil cogu aday o gece zar zor uyuyacak , akabinde ise davulcu tarafindan uyandirilip tahminen uykusuz kalacak , bu da sinavdaki performansini dusurecek , haliyle gelecegiyle oynayacaktir. su dort gunun sabahinda ramazan davulcularinin anlayisli olmasini bekliyorum. kimsenin hayallerimizin yikilmasina sebep olmaya hakki olmamali , tesekkurler.

    edit : ikamet ettiğiniz semtin belediye başkanına ulaşarak(sosyal medya ya da yüz yüze ya da herhangi bir yöntem ile) en azından bir bilinç oluşturabilir , etkili olabiliriz. davulcularla birebir konuşmamız belki de etkili olmaz ama semtte nüfuzu olan bir ismin böyle bir duyarlılığı yayması biz semt sakinlerine göre daha kolay olacaktır. bir arkadaşımız edirne belediye başkanına sosyal medya üzerinden ulaşmış ve başkan da sağ olsun uyaracağını belirtmiş. bunun gibi örnekler çoğalırsa az da olsa insanlara faydamız dokunur diye düşünüyorum. herhangi bir şekilde yetkili isimlere ulaşma şansınız mevcutsa rica ediyorum onları bu konuda bilgilendiriniz. destek veren herkese sonsuz teşekkürler.

  • üyelerden biri "bu kadar boş beleş insanın toplandığı bir platform daha yok. " yazmış. bunu donanımhaber'de okuyunca bir gülme geldi.

  • bir decanter kullanilarak havalandirilmasi tavsiye edilir. eger bu yoksa en az yarim saat bekletmeniz gecenize cok sey katacaktir. ozellikle genc bir cabernet acacaksaniz bu cok onemli. sarap yasayan bir organizma gibi oldugundan actiktan sonra isiga, havaya ve ortam sicakligina cabucak tepki verir. havalandirma sureci genc saraptaki yuksek karbondioksit oranini azaltacagindan, bardaga koymadan once uzun sure dinlendirmeniz gercek tada ulasmanizi saglar. cabernet'nin yaninda koyun eti dahil bircok kirmizi et, baharatli makarna turleri, kokulu ve guclu peynirler ve sasirtici bir sekilde siyah cikolatalar cok iyi gider. asiri derecede bombeli ve genis bardaklarda icilmemesi gerekir.

  • iyi bir yüzücü olmama rağmen suyun çok derinleşmesinden hoşlanmam. sonuçta doğal ortamım değil ve doğa bazen sürpriz yapmayı sever. hayatınızda bir kez bile levrek temizlediyseniz balığın aslında ufak olmasına rağmen nasıl korunaklı olduğunu görürsünüz. karadeniz'de sahil şeridi bulanık iken açıklar daha temiz olduğundan dolayı bazen açılmak zorunda kalıyorsunuz. bunlardan birinde yunus sürüsü gelmişti yanıma. gerçekten panik yapıyorsunuz, en nihayetinde balık bu amk hoşttan anlamaz, kışttan anlamaz. tamam flipper falan sempatimiz var ama hiç mi kötüsü yok ulan bu familyanın? organize olup köpekbalığı öldürebilen bir grup hayvandan bahsediyoruz. suyun içinde biri döndürüp öteki .... kımıldayamazsın ki, zevk için yapıyormuş bu hınzırlar da bizim gibi. sözün özü, iyi yüzerim ama tırsarım gençler. siz de tırsın.

    asla aralarına katılmayacağım amcalardır.

    edit: imla ve ifadeler.

  • arkadaş (sataus) : benim hayatim su sorularla geçti hep niye? nicin? nasil? neden?....

    bi arkadaşından gelen yorum : niye niçin ve neden aynı sorular nerdeyse :d hayatının 4te3ü boşa gitmiş yawrum..

    ( arkadaş oturtmuş lafı yahu )

  • gibi dizisinden bahsetmek için aslında dadaizm felsefesinden de bahsetmek gerekir. dizinin yapımcıları aziz kedi ve feyyaz yiğit'in kadrosunda olduğu dönemde okan bayülgen programlarını hatırlayın. mesela dada dandinista. sonra okan bayülgen'in dada salon kabaresi de unutulmamalı. peki nedir dadaizm?

    dadacılık, i. dünya savaşı'nda başlayan kültürel ve sanatsal bir harekettir. mantıksızlığı ön plana çıkararak mevcut düzenleri reddeder ve yeni denemeler yapar. dadacı yazarlar, sözde burjuva değerleri ile dalga geçerler. hatta bu dada ismini bile bir sözlükten rasgele bir sayfa açarak bulmuşlardır ve "oyuncak tahta at" anlamına gelmektedir. 1922'den sonra etkisini kaybederek sürrealizme dönüşmüştür.

    örnek verelim: 1916'da voltaire kabaresini açan dadaist grubun performansı şöyle not edilmiş: "her yerde insanlar bağırıyor, gülüyor ve el kol hareketleri yapıyor. aşıklara özgü iç çekişleri, yaylım ateşi gibi hıçkırıklar, şiirler, mırıltılar ve miyavlamalar... tzara, oryantal bir dansçının göbeği gibi kıçını sallıyor. janco görünmez bir keman çalıyor ve meryem ana maskeli madame hennings bacak kaldırma hareketleri yapıyor. huelsenbeck, bir hayalet kadar solgun, piyanoda ona eşlik eden ball ile büyük davulu durmadan çalıyorlar." videosu da var.

    gördüğünüz gibi gerçeğin çeşitli taraflarından alınmış görüntüler aşırılaştırılarak bunlardan bir kolaj yapılıyor. gibi dizisinde de az çok böyle. gerçek dünyadan unsurlardan ahenk gözetmeden bir performans çıkarılıyor. mesela efsane absürd mizah grubu monty python'ın skeçlerinin açılış sahnesi de bana dadaizm felsefesini hatırlatır.

    gibi dizisi de az çok böyle. neden kocaeli'nde bir solaryum merkezi açılmasın ki? neden tanıdığımız tüm insanların isimlerini bir rehbere kaydetmeyelim ki? abartılı ve aşırı bir söylemle gerçeğin görüntüleri birbiri üzerine ekleniyor. dadaist yazarlar savaşa karşılardı. bu boşunalığı şöyle açıklıyor dada manifesto'da tristan tzara: “bu manifestoyu, insanların birbirine zıt fikirlere sahipken de bir arada aynı temiz havayı soluyarak yaşayabileceklerini göstermek için yazıyorum; eyleme karşıyım: sürekli karşı çıkmaya (zıtlaşmaya) veya onaylamaya da karşıyım. ne hiçbir şeyden yana olduğumu ne de bir şeye karşı durduğumu açıklamıyorum çünkü sağduyudan nefret ediyorum. her şey gibi, dada da işe yaramazdır."

    dikkat ederseniz, mantıksız eylemler de dahil olmak üzere hemen hiçbir şey ciddiyetle yapılmaz gibi'de. zaga gibi, skeçlerde zeki enes akkan ve aziz kedi'nin birbirine disko demesi gibi her şey boşunadır ya da yararsızdır ne bileyim.

    dolayısıyla üzüntüden uzakta izlenmesi gereken bir dizidir, gibi.

  • amadan öncesi yalandır kusura bakmayın...

    sen anayasa mahkemesi'nin kararına rağmen soruları göstermeyeceksin, itiraz için de ebesinin nikahı kadar para isteyeceksin eleştirince de birkaç zırtapoz çıkıp "ya herkes itiraz ederse?" diyecek...

    liseliler bilmez, ösym denen bu gudubet kurum soruları gösterme kararı almadan önce soruları sınavdan sonra bir güzel veriyordu. sonra televizyonlarda sorular uzmanlar tarafından tek tek çözülüyordu. zaten orada anlaşılıyordu ak koyun kara koyun, koca uzmanların çözdüğü soruyu "yanlış bu hucam..." diyerek hakkında itiraz edecek mal varsa da koca ülkede bir belki ikiydi.

    kpss'de eğitim bilimleri alanında önceki yılların sorularını çözüyorum, tek sınavda beş altı tane yanlış soru çıkmış lan. bir değil iki değil anasını satayım. koca kurum soru hazırlayamıyor. böyle bir kurum soruları göstermeyecek sonra da itiraz için "ay ama arkadaşların seni görürse onlar da itiraz etmek isterler, o nedenle kazığı sokabildiğim kadar sokacağım..." şiarıyla yola çıkıp önüne engeller koyacak, sonra da biz her haltı düşünmeden eleştiren ekşiciler olacağız, öyle mi?

    ekleme: yok önceki entrylerine bakayım da yok bilmem ne... adamın dediği lafa bak "daha önceden böyle bir hizmet var mıydı?" diyor. yoktu la daha önce böyle bir hizmet. valla bak. ösym çıkıp "bir sene boyunca üstünde çalıştığımız ama doğru hazırlamayı bile beceremediğimiz sorulardan şu, şu, şu hatalı. eşeklik ettik, affedin bizi." diye herkesten önce davranıyordu. kendi kendine hiçbir başvuruya gerek kalmadan soruları iptal ediyordu. önceki senelerde çıkmış soruların bulunduğu kitaptçıklarda "ösym tarafından iptal edilmiştir." yazısını görürsen bil ki bu anlama geliyor...

    yemin ediyorum malsınız lan.

  • + but you don't look like turkish
    - ay öyle miiiiiiiiiiiiiiiiiiii :)))
    + you look like an arab
    - yhaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa