hesabın var mı? giriş yap

  • yunan kizi nadyanin iki lavugu bi guzel gaza getirip kavga cikinca kadraja bile girmedigi yarisma.

    bu kadar topragi biz nasil kaybettik saniyosunuz aha izleyin iste.

    bozukcum suan buralari okuyosundur nasilsa elendin naber gordun mu bebegini doya doya ?

  • üzerinden bu kadar zaman geçtikten sonra ekşisözlük'te bile ( başka yerde olsa bu kadar canım yanmayacak) savaş ay'ın pis bir katakullisi sonucu akıllara yanlış yer ettirilen "çişim geldi " cevabı ile aşağılanmaya çalışılan yıldız.
    efendim 1994 yılında türkiye dahil bütün dünyada beğeniyle izlenenen ve 1995 de oscar kazanan forrest gump filminin son sahnelerinin baş rol oyuncusu tom hanks'e ait unutulmaz repliği "çişim geldi " o yıl bir ödül töreninde tarkan tarafından tam yeri gelmiş bir pozisyonda filme gönderme olarak kullanılmıştır. mesele bundan ibarettir. savaş ay bile o gün yaptığı izleyiciyi yanıltma çabasından artık vazgeçmiş bu işten pişmanlık duyduğunu defalarca belirtmiştir. bunu temcit pilavı gibi her tarkan lafı geçtiğinde ısıtıp ısıtıp önümüze komaktan ve her seferinde yemekten bıkmadık mı?

    edit: forrest gump filminin bahsettiğmiz sahnesinin videosu:
    [http://www.youtube.com/watch?v=jsedbnslgok http://www.youtube.com/watch?v=jsedbnslgok]
    sevgili comptrol'a video ile ilgili verdiği bilgi için teşekkürler.

  • bayılırım.

    öncelikle bir konuda anlaşalım. sinema neden birileriyle gitmek zorunda olduğunuz bir aktivite olsun ki? kim demiş bunu? sinema, ne birileriyle gitmek ne de tek başına gitmek zorunda olunan bir aktivitedir. kimi o şekil sever, kimi bu şekil sever. ben tek başına gitmeyi daha çok severim, etrafımda bıdır bıdır konuşan, hışır hışır paket karıştıran, cart curt fermuar çeken tiplerden de pek hazzetmem. bu konularda tam bir emekli öğretmen huysuzluğundayımdır. dolayısıyla ilk kez seyredeceğim bir filmi, özellikle de sevdiğim bir yönetmenin merakla beklediğim bir filmiyse, tek başına izlemeyi başkalarıyla izlemeye daima tercih ederim.

    yanımda bir şeyler konuşan, anlamadığı yeri soran, dikkatimi dağıtan birini istemem. daha önce izleyip beğendiğim bir filmi yeniden izlemek istersem, o vakit biriyle gitmeyi -özellikle de filmi görmesini istediğim birini- tercih edebilirim.

    hiç tanımadığım şehirlerde tek başıma sinemaya gitmeyi de severim, tanıdığım şehirlerde sinemaya gitmeyi de severim.

    sinemaya gitmeyi severim bir kere. biriyle ya da yalnız, hiç fark etmez.

  • çok üzgünüm.

    epey eleştirdiğim yanları vardı. timbaland'la şarkı yapması, bizim rage'ci çocukları bırakıp tek başına kola festivaline gelmesi falan. ama 90'ların en büyük vokallerindendi. gerek temple of the dog, gerek soundgarden olsun gerek audioslave olsun çok etkiledi bizi. rock müziğinin önemli figürlerindendi. çok üzdü.