hesabın var mı? giriş yap

  • 80 tl'lik aylık ücreti bu ekonomide 50 tl'ye indiren adama karşı yaptıkları protesto. belediye akp'deyken yapabilirler miydi peki?

    ülkede sol en az sağ kadar kanser.

  • bi gün tartıştık hatunla, çok sinirlendim, tam o an göz göze geldik telefonumla, karar verdim, çakıcam duvara. çok sinirliyim olm, çok artisim, kuzeyim adeta, gıli gıli salihim, rıza babayım, gecelerin yargıcıyım. lan sonra bi aklıma geldi daha ödenmemiş en az 7-8 taksidi var ibnetorun, baktım hatunun telefon eskilikten ölecek, kaptım kızın telefonunu fırlattım duvara, paramparça oldu lavuk. tamam çok havalı olmadı ama rahatladım acayip, yattım uyudum mışıl mışıl.

  • arkasına ;) koyulan her söz buna dahildir. konu ne olursa olsun fark etmez. örnek;

    " bazı atomlar bağ kurmak için elektron alışverişinde bulunurken, bazıları da son yörüngelerindeki elektronları ortak kullanırlar ;) "

    tez yazarken kullanılacak sözleri bile adeta bir facebook statüsü gibi gösterir.

  • ne bos insanlar var. insan gercekten hayret ediyor. 80 yasina gelmis adamin ugrastigi seye bak.
    liseli muhabbeti

  • bundan önce kim yapıyorsa o yapacak.

    türkiye cumhuriyeti 1995 yılında kurulmuş yeni bir devlet değil.binlerce yıl oldu biz buralarda takılıyoruz.eger son 10 senede gelen göçmenlere bağlıysa bütün herseyimiz kapatalım ülkeyi.gocmenler gittiği zaman ağır işlerin emek fiyatı artacak.bu isleri yapan göçmenler 3 bin tl alıyorsa,bu işi yapan turkler 6 bin tl alacak.isler halk nezdinde daha iyi olacak.

    ne göçmenmis amk,yakında göçmenler giderse üzerimize taş yağar felan diyecekler.

  • "yaaah şurda da fotoğraf çekelim poz veriyim duur" diyen çeşme ciksi türk kızlarımızın renkli uzun kıyafetleri, fötr şapkaları ve büyük aynalı gözlükleriyle adanın belli başlı plajlarında fink attığını görebilirsiniz.

    ama mesele şudur ki, bu hanım kızların yakalamaya çalıştığı instagram filtreli fotoğrafların kaynağı olan plajların çoğunda, bebekli-çocuklu aileler bulunmakta, kızlarımızın hayal ettiği şeyi vermemektedir. ortam bir ayvalık iken, yanınızda "yeaaa miami beaach!" kıvamında takılmaları komik duruyor.

    neyse, arabası olan biriyle gidiyorsanız kralsınız. tur vs. olmadan gelindiyse toplu taşımaya dair hiçbirşey görmedik. o 2 km.'lik marble beach yolunu insanlar yürüyerek inip çıkıyorlardı ki, aman diyorum.

    son nokta ise, "arılar" : 4 kişi gittik, iki kişiyi arı soktu. şimdi bana gelip "arı falan yok sallıyolar" diyene ne diyeyim?

    sanıyorum ki arılar bu adada belli bir dönemde ortaya çıkıyor (ağustos sonu?). öyle burada yazılanlar gibi "arı falan yok abartıyolar korkmayın" diyenlere güvenmeyin, gideceğiniz oteli arayıp arı durumunu sorun.
    bizim gittiğimiz tüm restoran ve plajlarda, görevliler arıları kovması için insanların yanına küllük veya folyo kaplar içinde kuru kahve getirip yakıyorlardı.
    hele bir akşam üstü plajdan çıkarken adam başı 4-5 arı etrafımızda vızır vızır dönüyordu arabaya girelim derken birimizi arı soktu.
    yine burada birileri "kahve yakınca kaçıyorlar" demişti diye yanımızda kahve de bulundurduk, bol bol yaktık, buna rağmen yoğundu.

    sonuç olarak, euro 2.5 tl iken ucuz olan yer, şimdi "eh neyse" denecek kıvamda, ama gidip görülmesi gerektiği kesin.
    güzel güzel planınızı yapın, bayram seyran haricinde bir tatil planı ile basın sınırı geçin gidin. (sınırda 6 saat beklemek istemiyorsanız.)