ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
karda araç kullanacaklara tavsiyeler
-
kar lastiği takmayın. burası sibirya mı? bu lastik lobisinin, lastik satmak için uydurduğu bir şey. sanki daha önce kar lastiği vardı...
araç patinaja düşerse daha fazla gaz verin, lastik sürtünmeden ısınıp, bölgedeki karı buzu saniyeler içerisinde eritiyor. böylece hareket etmeye devam ediyorsun.
araç patinaja düşerse yoldan geçen vatandaşlardan rica edin, arkadan çekerli araçlarda vatandaşları bagaja oturtun ve otururken yaylansınlar. önden çeken araçlarda kaputa oturtun. direksiyonu sağa sola çevirin hep
otomatik araçlarda kar düğmesi varsa kar düğmesine basın, yoksa spor moduna alın şanzıman gerekli deviri ayarlıyor.
cip gibi arazi araçlarınız 20-22 jant arası ve spor lastikse hiç korkmayın. zaten dört çeker. verin gazı asfaltı bile parçalar vallahi.
bütün bunları yapın ki, akşam haberlerde daha sonra da youtube vidyosu olarak çekirdek
çitlerken izleyip gülelim.
edit: besyaprakliyonca uyardı. sakın ha bu entry'imi ciddiye falan almayın.
bunları uygulayanları akşam "nerde bu devlet niye tuzlamıyor" diye hönkürürken izleyip gülücez ve cık cık diycez.
japonya'da japon yapıştırıcısı bulamamak
gonca vuslateri'den gülse birsel'e fatura tepkisi
-
beğenmediği rakamlara o dizide oynamasaydı, şimdi gonca vuslateriyi kim tanıyor olacaktı?
zamanında verilmesi gereken tepkiyi vermemiş, ihtiyacı olduğu için yada onun da işine geldiği için devam etmiş herkesin, yıllar sonra gösterdikleri tepkilere hak veremiyorum. parayı az buluyorsa oynamayabilirdi, kaldı ki dizinin yapımcısı da gülse değil.
vücut bütünlüğüne ilişkin kimlik bozukluğu
-
hastalığın sebebi: yabancı olarak görülen organın beyinde sahip olması gereken sinirsel bir karşılığı olmadığının düşünülmesidir. yani yabancı olarak görülen organ uyarıldığında beyinde gerçekleşmesi gereken bir aktivite görülmemektedir. bu hastalar organlarının neresinden itibaren yabancı olarak gördüklerine dair kesin bir çizgi çekebilirler. bazen bu kısımlarından kurtulmak için buzda dondurup ölmesini sağlamak, bilerek bir arabanın önüne atlamak ve hatta tren raylarına yatmak gibi kulağa inanılmaz gelebilecek çözümlere başvurabilirler. daha da ilginc olani aslinda bu hastalarin herhangi bir akli yetersizliklerinin olmamasidir. bu kisiler normal bir sekilde aile kurmakta ve coluga cocuga karisabilmektedir. yani sonuc olarak normal insanlar ama normal olmadigi hissedilen uzuvlar soz konusudur bu hastalikta.
balıkesir havalimanına 18 ayda hiç uçak inmemesi
-
ilginç bir haber.
havacılık işine biz çok hatalı bakıyoruz. şimdi bir yere havalimanı yapmak oraya bir anda uçakların yığılması, yolcunun "oh be 10 saatlik yolu 2 saatte geldik, süper" demesi değil. havaalanı yapımı işin yapılması gereken sadece bir noktası.
bu tip küçük şehir pistlerinin verimli bir işletme haline getirebilmek için işletme maliyeti çok düşük olan pervaneli/turboprop uçakların bol bol inip kalkmasını sağlamalısınız. ama şirket ama kişisel uçaklar olsun sektörü ekonomik ve bürokratik anlamda geliştirip insanları bu tip uçakları kullanmaya teşvik ederseniz burası gibi ufak havaalanları işlerlik kazanır. ancak bizde "ya hacı açalım havaalanı, sonra thy buraya gelsin gitsin." derseniz o iş olmaz, elinizde atıl yatırımlar kalır.
ne yazık ki ülkemiz kesinlikle bu tip yatırımlara uygun değil. ekonomik durumu zaten pas geçiyorum. işin bürokrasi tarafı kesinlikle havacılığın bu yönde gelişmesine engel. hadi buyrun alın bir filo atr, cessna ya da piper ve atıyorum eskişehir-istanbul ya da sivas-ankara pırpır seferi yapayım deyin. çıldırırsınız bürokratik engellerden. ticari tarafı geçtim sadece uçaklara meraklı ve biraz da parası olan birinin uçak alıp işletmesi ve bu uçağı kişisel ulaşım amaçlı kullanması bile yığınla bürokrasi ve masraf gerektiriyor ki kimse kolay kolay yanaş(a)mıyor buna.
ticari düşündünüz ve gerekli izinleri alabildiniz diyelim bu sefer de bizim insanımız kullanmaz. çünkü eskişehir-istanbul arası uçakla 1 saat sürer ama saatlerce kıçının dümdüz olmasına, kaba saba muavinlere, hurda otobüslere katlanıp uçak fiyatının 3'te birini verdim diye kar beller. borajet bunu denedi sonra binenler buraya geldiler yazdılar neymiş gargar pervane sesi varmış da bir su bile vermemişler de falan filan!...
evet ... havacılık bir kültür diye boşuna yazmıyorum neredeyse her havacılık konulu entry'lerimde. bu kültürü yerleştirecek olanlar işi sadece "havalimanı inşaatı yap - thy sefer koy" ekseninde değerlendirirse neticede elimizde atıl projeler kalır.
edit: ufak tefek düzenlemeler.
fikret orman
-
geldiğinden beri yıldırım demirören'in pisliğini temizliyor.
borçlarla başladı, statla devam ediyor, en son dün de liverpool meselesini halletti.
yıllar sonra editi: ellerim kırılaydı da şunu yazmayaydım. efsane başladı, kestane bitirdi. beşiktaş tarihinde süleyman seba gibi yâd edilme şansını kendi elleri ile itti.
sayaç okuma bedeli
-
2012 temmuz ayındaki elektrik faturasında 0,42 tl iken ağustos ayındaki faturada 0,85 tl'ye çıkan bedel. sayaç okumak mı zorlaştı noldu anlamadım.
artistlenen çocukları tek başına döven çocuk
-
birisinin kafasına tekme atmak istiyorsun. iki seçenek var. ya ayağını kafasına kadar kaldırıp vurucan ya da yüksek bi yere cıkıp kafa hizasına gelince topa vurur gibi vurucan. arkadaş zor olanı yapmış. vay amk.
debedit: aynı başlıkta hem daha çok favorilenen hem daha çok sukela alan (bkz: #50815797) no'lu entry ile onbinsekizyuzellibir james bond'a hakkını verelim lütfen.
bu şartlarda bu entry de nasıl debe'ye girmiş anlamış değilim. (bkz: debe listesine müdahale edilmesi)
cumhurbaşkanından greenpeace esprisi
-
memleketi din kültürü öğretmeni yönetiyor.
yaran inci sözlük entry'leri
-
kız arkadaşımdan yazdan beri haber alamıyoruz
en son denize girerken fotosunu çekmiştim denizden bir daha çıkmadı, onu çok özlüyorum..
http://c11.incisozluk.com.tr/…000/1/43891_oe1e5.jpg