hesabın var mı? giriş yap

  • başlık: ergenliğimin kara günü
    entry: huzurlu bir akşamdı, kapalı kapılar arkasında o günlerde beni en özel hissettiren şeyi yapmıştım gene;osbir.
    neyse oturuyorum takılıyorum beyler, üst komşumuz geldi. 2 tane de taş gibi kızı vardı. kakara kikiriler, bunlar yanıma geldi sonra. önceki gece düğüne gitmişler, kamerayla düğünü çekmişler, açaymışımda izleyeymişik!. kitle kalabalık, aç gözlü!, düğün görmek isteyen; bir komşu, iki kızı, babaları, annem, kardeşim, yiğenim. aldım ön usb den taktım kamerayı. görmedi koduğum bilgisayarı. kasayı çektim biraz, arkaya uzandım taktım. doğruldum yerimde. otomatik kullan geldi amk, videoyu oynat dedim. herhangi bir intro yok, oyuncuların adını gösteren bir yazıda yok, videoyu çeken firmanın şahsın ismide yazmadı. latin olduğu her halinden belli bir abimiz, kadını karyolanın başına doğru eğmiş, tüm hırsıyla gibiyordu. şoktan kurtulup kapatana kadar büyük bi yaygara çıktı. kapattıktan sonra gözümü bilgisayarın ekranından ayırmadan öylece durdum. etrafımdaki konuşmaları dinledim. "kamerayı aldığımız çocuk hiç böyle bir çocuk değildi." "hemen arıycam o çocuğu terbiyesiz herif" falan. herkes odadan ayrıldı. ben o sürede taşları yerine oturtmuştum bile. kasanın arkasına eğildiğim sırada, kolum cd açma tuşuna basıyor, çıkan cd rom tekrar koluma çarpıp geri gidiyor, bilg. kamerayı gene görmüyor, otomatik kullanda cd yi açıyor.
    beyler 11 yıl geçti, o vidyodaki kadının yüzündeki acıyla karışık zevk ifadesi hala gözümün önünde. olaydan sonra yemekten içmekten kesildim. kendimi insanlara unutturmaya çalıştım. hayatımda hala etkilerini görüyorum.

  • evime gelip wi-fi sifresini soran akrabalarim ve arkadaslarim yuzunden gidip bir tane (bkz: traffic shaper) ve bir tane de (bkz: access point) alip, gelenlere ozel misafir agi yaratip, onun sifresini de ucubik bir sey yapip kullanim kotasini 512 kbit/saniye ile sinirlandirdim. her gelen sifre istiyor, misafir sifresini veriyorum, bu cok yavas deyince de, benimki de oyle gulum deyip baglandigina baglanacagina pisman ediyorum. bir sonraki asamada, virus bulastirmak icin bir tane makina koyacagim ki, alsin ebesinin megabaytini...

  • akpliler' in osbir çekerek katıldığı isyan. arap var, istiklal marşına tepki var. türklük karşıtı ne ararsan var. tam akpliler' in istediği ortam.

    edit: bak bak. arapçılara bak. telaşla savunmaya gelmişler. neymiş, düzgün türkçe imiş. mülteci bu kadar düzgün yazamazmış. arabına halel gelmesin diye atılan taklalara bak.

  • ya abi işte neden evrim dersi ortaokulda önemli neden doğal seçilimin anlatılması önemli canlı kanlı örneği bu başlık. ya amk adam diyor ki hiç bir ilaç yok, hiç bir vitamin takviyesi yok atıyorum 60-70 yaşında. ama aynı şartlar altında hastalığı olan, ilaç tedavisine ihtiyaç duyan, doktora hastahaneye ihtiyaç duyan, sağlıklı beslenmeye ihtiyaç duyan, soğuğa dayanıklılığı olmayanları hiç görmediğinden hiç haberleri bile yapılamıyor. adamlar ölüyor çünkü a.q ölüyorlar. hayatta kalabilen tek kişiyi bulup da bu hayat tarzını öven bir başlık. adam bu yaşam tarzını benimsediğinden değil orda. adam öyle yaşama adapte olabilen belki de tek kişi olduğu için orda ve bunun haberi yapılabiliyor.

    al hocam uçak biletini bas git. hadi siberyaya da gitme, git karadenizde bi köye yerleş, al av tüfeğini de ayı falan çıkarsa vurursun. into the wild filmi mi etkiledi bilmiyorum. ama haberiniz yapılamadan doğal hastalıklardan ölebilirsiniz. işte o adam başarılı gen, kendini hayat şartlarına adapte edebilmiş gen. ölenleri görmüyorsun. buna adapte olamayan türü görmüyorsun. buna doğal seçilim deniyor. hayvanlar da böyle evrildi başarısızlar yok oldu gitti haberin bile yok. kim bilir ne çeşit vardı. bilmiyoruz.

    ben de seviyorum doğal yaşamı, ben de seviyorum insan olmadan yaşayayım odun keseyim tavuğumdan yumurtamı alayım, ateşimi yakayım üzerinde biber pişireyim. ben de istiyorum. ama olmuyor işte. yapabilen yapsın. herşeye özenmek iyi değil.

  • tartışmaktır.
    öyle ya da böyle insanlar sinirliyken verdikleri tepkiler ile size duyduğu sevgi ve saygıyı açığa vuruyorlar. en gözünüzde büyütüp saygı duyduğunuz, değer verdiğiniz insanlar hakkında dahi yanılabiliyorsunuz. tartışma anında kulaktan dolma, saçma sapan, emin olmaya dahi zahmet etmediği konular ile yargılayıp infaza kalkışıyorsa ve hatta yine bu sebeple sizi bile isteye kırıp kaybetmeyi göze alıyorsa zaten kişide hiç bir zaman yer edememişsinizdir.
    eğer ki dinliyor yapıcı davranıyor ve emin olduğu mantıklı sebepler sunup çözüm arıyorsa afiyet olsun olmuş demektir.

  • önlüklere takılan yakalık. zamanında dantelli, fistolu olanları çoğunlukla sosyoekonomik seviyesi nispeten yüksek olan ailelerin çocukları takardı. diğerleri ise genelde düz ve sürekli yıkanmak suretiyle tek bir yakalıkla haftayı bitirirlerdi. bir de nedenini tam olarak anlamasam da diş teli. diş teli olan çocuklar da genelde zengin olurdu.

  • çürütmek için kafkas dağlarında, karadeniz dağlarında falan gözlemlenen üç beş ninenin yetersiz kalabileceği iddia. nineler tıknefes olabilir. yazıktır, nineleri bu işe bulaştırmayın. ama madem ninelerden dem vurulacak, en az 300-400 kontrol ninesi lazım bu iş için. bilim şakaya gelmez çünküsü.

    yeteri kadar nine örneklemesi ile peru'da bi araştırma yapıyorlar bu konuyla ilgili efendim. konu önünde sonunda gelip hormonlara çatıyor amk. geçen gün yaşlandıkça aşık olmak zorlaşır falan diyordu sözlükçüler. orada yaş ile birlikte herşeyin zorlaştığını, çünküsü hormonal sistemin gençken olduğu kadar aktif olmadığını klavyem döndüğünce anlatmaya çalışmıştım. reverse engineering ile tekrar bişeyler deneyeyim hadi.

    mevzu yine hormonlar ama bu sefer yüksek irtifada hormon konsantrasyonunun seviyesi ile ilgili.

    araştırma peru and dağlarında 210 kadın üzerinde yapılıyor. madem ninelerden yürünecek. yürünsün arkadaş!

    and dağlarında 4,000 metre ve daha üzerinde irtifada yaşayan 210 kadın* bir kontrol grubu. diğer grup ise 150 kişilik bir başka bir nine grubu ki bunlar da başkent lima'da deniz seviyesinin 150m üzerinde yerleşkelerde hayatlarını sürdürüyorlar.

    iki grupta da yaşlar aynı seviyede. bir iki yaş oynama olur en fazla ortalamadan. şimdi şurası bi gerçek, yüksek irtifalarda yaşayan kadınlar salgın hastalıklara karşı daha dirençsiz ve bu sebepten ölümler daha sık görülmekte. dhea ve dheas diye iki hormon var efendim, yani dehidroepiandrosteron ve dehidroepiandrosteron sulfat. bilimafacanları, bu iki hormon konsantrasyonunun yüksek irtifadaki kadınlarda özellikle ergenlik dönemlerindeyken çok daha yavaş yükseldiğini gözlemliyorlar. bu steroid hormonları, böbreküstü bezlerde üretilmekte sonra doğal yollarla kana ve oradan beyin dokusuna karışmakta. ilki, ki prasteron diye de biliniyor, bünyenizin fiziki ve mental anlamda fit olması açısından çok önemli. her ikisi içinde böyle aslında bu. ama ne dedik biz entrilerimizde, yaş aldıkça bu hormonların da oranları düşüyor. nerede anlattık? şurada anlattık.

    efendim araştırmalar gösteriyor ki, bu hormonların konsantrasyon seviyesi, and dağlarındaki ablalarda, hiçbir zaman deniz seviyesinde lima'da yaşayan ablalarda olduğu seviyeye çıkamıyor. dağlarda yaşayan 60-70 yaş arası ninelerde seviye olması gerekenin sadece %40'ı

    kaynağı için açmayın nineler!!!!

    bu araştırmaya dayanarak da diyorlar ki: hormon seviyesi yaşla birlikte düşecek evet ama yüksek irtifada bu kadar ekstra fazladan düşmesi, yüksek yerlerde yaşayan bacılarımızın daha hızlı yaşlanıyor olmasının müsebbibi olabilir.

    peki bu amk hormonu yaşlanma konusunda hakkaten bu kadar önemli rol oynuyor mu? efendim dhea ile bir grup fare beslenerek normal fareler arasında bir ömür süreci kıyası yapılıyor. dhea verilen farecikler diğerlerinden 1/3 daha fazla süre yaşıyorlar. dahası, hormonlu fareler daha genç görünüyorlar. yaşlılığın getireceği bazı bariz hastalıklara çok dirençliler. misal diyabet, ya da kalp hastalıkları gibi gibi...

    dahası, bu iki hormon kanser ve obezite gibi iki belanın da kontrolü için vücudun doğal ilaçları.

    ama ne olursa olsun, endokrinolojistler temkinli. çünkü birkaç hormon daha yaşlanma ile alakalı rol alabiliyor insan vücudunda. misal erkeklerde testosteron. ya da her iki cinste büyüme hormonu.

    öte yandan bu dhea hormonunun sentetik versiyonları da var ve satışta. etkileri ise kemiklerin kalınlaşması, enerjik bi haller oluyo sonra mesela libidonuz artıyo falan. ama bu hormon desteği daha çok addison hastalığından muzdarip hastalar üzerinde kullanılmakta. yani böbreküstü bezlerin çalışmadığı durumlar efendim.

    ezcümle, teori doğruysa bile en çok hormonal etki rol oynuyor görünüyor.

    son bir bilgi daha. yükseklerde oksijen oranı aynı. %21. her yükseklikte bu böyle ama yükseklerde boyle yasası hasebiyle basınç düşük yani her türlü gazın moleküler miktarı az. ince yani hava. hal öyle olunca ciğerlerinizdeki basıncı anormal düşürmeniz gerekir ki hava içeriye aynı miktarda dolabilsin. e bu çok zor tabi.

    burada o konuyu en vahşi haliyle ve daha etraflıca karalamıştım zaten.