hesabın var mı? giriş yap

  • köprünün açılış gününe denk getirilerek mühendislik harikamıza gölge düşürmek isteyen dış güçlerin oyunu olan durum. ayrıca juno nun gittiğini gören yok belki jüpiter ona geldi.
    debe editi: atatürk havalimanı patlaması sonrasında köprü açılışında sevinçten göbek atanları hayatınız boyunca unutmayın.

  • hayvan gibi sallandık. çalıştığım şirketteki tüm departmanlar sokağa çıktı, yalnız içinde bulunduğum departman ofiste kaldı.

    neden mi?

    çünkü yöneticimiz dışarı çıkanların işten kaytarmak için durumu abarttıklarını söyledi.

    kendisi los angeles'da her gün sallanırmış.

    ölmeyeceğimiz varsa bile kapitalizm yüzünden ölebiliriz.

    edit: https://twitter.com/…tatus/1177248382718545921?s=21

    edit2: bugün 2 ay önce iznini aldığım tatilin dönüşünde, tatile gittiğim için işten çıkarıldım. bu kararı alan ve yukarıda bahsettiğim kişi, protel bilgisayar a.ş’de, pazarlama müdürü olan k.ö’dür.

  • ben, kalorifer tesisatını değiştirdim!

    yorgun argın geldim asansör beklerken apartmanın giriş katındaki teyze seslendi bana. kimi kimsesi yok biliyorum. adamakıllı parası da yok "kombi çalışmıyor bi bakar mısın?" dedi. geçiştirecektim ama hava eksi sekiz derece! kombisi yanmazsa teyzeye ne olur?

    içeri girdim bi baktım kombinin basıncı düşmüş su bastım kombiye. iki üç dakika lafladık. bu arada bi baktım ki mutfaktaki kalorifer borusu arkadan çatlamış. yerlere şıp şıp su damlıyor.

    "teyze boru çatlamış çalışmaz bu kombi" dedim. teyzenin anlamaz bakışlarıyla birlikte sucumu aradım. durumu anlattım.

    "abi şunları, bunları satın al ben yarın gelirim." dedi. not aldım. "borcumuz ne olur?" dedim.

    "5.000 olurda sana 4'e yaparız" dedi. o an kafamda 5.000 lira kazanmak için kaç saat çalışıyorum diye düşündüm. düşündüm. düşündüm.

    adamı iptal ettim. bi anlam veremedi.

    gittim sucunun dediği malzemeleri almaya. dört - beş dükkan gezdim. en sonunda açık bi nalbur buldum aldım dediklerini fazla fazla.

    450 lira tuttu! (o da çok ya neyse)

    geri geldim evime çıktım. yemeğimi yedim üstümü başımı değiştirdim. pcyi açıp youtube a girdim. beş on video izledim. pc ile birlikte teyzeye geri indim.

    teyzeye dedim ki "çayın var mı?" kafasını onaylar anlamda salladı.

    önce suyu kes peteği sök...

    adamın istediği şeyleri aldıkta bende boru kesme makası yokki!

    geri çıktım komşuları gezdim bulamadım. bir bıçağı ocakta ısıtıp boruyu kestim. ama bu sefer de peteği bağlayacak kadar pay kalmadı. boruları birbirine bağladım. kombiyi yaktım çalışıyor.

    teyzeye dedim ki "bugünlük bu petek iptal, gece yatarken mutfağın kapısını kapalı tut. yarın hallederiz."

    çünkü malzemelerim eksik, ertesi gün temin etmem lazım.

    teyzeyle çay içtik, lafladık.

    teyzenin evi ısınınca çıktım yukarı.

    ertesi gün iş yaparken bir yandan yeni videolar izledim. bu sefer eksik parçaları nasıl yapacağımın planını yaptım. almam gereken ekstra parçalar vardı.
    teyzeye geri gittim.

    yeniden yapmaya başladım. bi sonraki çay molasına kadar tamamladım. tekrar denedim çalışıyor!

    bu arada şunu söylemem gerekir ki, kombi - petek - ısınma gibi alanlarda herhangi bir bilgi birikimimde yoktu. youtube sayesinde 4000 lira masraftan kurtuldum.

  • (o sırada balkanlarda)
    - türkiye'ye giden soğuk hava dalgası nedeniyle güneşli bir gün yaşayağıziski.

  • oyun basininin ne kadar güvenilir oldugunu gözler önüne seren oyun.

    biliyorsunuz uzun süredir bir oyun kitligi var. bu kitlikta cikan tüm oyunlar altin degerinde. o yüzden ne cikarsaniz sattigi gibi ayni zamanda ne cikarsaniz gündem oluyor. returnal gibi bir oyun bile günlerce incelemelere konu oldu mesela.

    ama gelin görün ki cikali 1 haftadan fazla olan bu oyunu incelemeye deger görmedi sevgili oyun basinimiz. hepsi adeta ölü taklidinde. herhalde arpalari gelmedi. hani hepsi birlikte tatile cikti diyecegim art arda video da yayinliyorlar.

    hadi desek ki oyun dandik veya beklentileri yoktu atladilar.öyle bir ihtimal de yok. oyunu gelistiren tim schafer yönetiminde double fine. yani bu oyundan beklentilerinin olmamasi mümkün degil. oyun cok basarili. her sahnesi ayri ayri ve inanilmaz detayli tasarlanmis. seslendirmeler, grafikler harika. 40 yasinda adam, absürt konulu, cizgi film grafikli bir oyuna zombi gibi kapilip oynuyorum.

    oyunun metacritic puanlari da cok iyi. ki "neden rusca yok yeaaa" sebepli rus comarlarin saldirisina ugradi oyun metacriticte. bagimsiz bir stüdyo üzerinde baski kurmak icin metacritic puani bilincli olarak düsürüldü. girin bakin yüzlerce 1 puan var ve "oyun cok güzel ama rusca olmadigi icin 1 puan" yaziyor. bu bile basli basina bir haberdir normalde oyun basini icin ama bu bile görmezden gelindi.

    oyun basini oyun incelemek icin para aliyor olabilir. sonucta onlar da para kazanacak. ama parayi veren düdügü calar misali calisiyorlarsa benim güvenimi de kaybederler. yarin öbür gün "üfff ya last of us, cok iyi oyun" dedikleri zaman pipime takmam, parayla iyi yorum yapiyorlar derim.

    oyunu bitirmedim ama bitirmek üzereyim. her bölüm büyük titizlikle hazirlanmis. mekanikler ayni kalsa da oynanis sürekli degisiyor. bazi görevleri tamamlamak icin degisik özelliklerinizi kullanmaniz gerekiyor ve bu yüzden ayni oynanisa bagimli kalamiyorsunuz. sürekli yeni, yormayan ama sikmayan bulmacalar var. hikaye eglenceli. seslendirme ve grafikler cok iyi. oyuna deger katan bir sürü minnak dokunus var. özellikle yetenek agacimiza sonradan eklenen minnak raz ve onun diyaloglari mükemmel bir detay. sana puanim 9/10 kanka

    edit: oyunu dün aksam bitirdim. son 2 bölümü lucrecia's lament ve fatherland follies oyunun gözümdeki degerini daha da arttirdi. oyunun son bölümünü film yapsan muhtemelen bir cok pixar cizgi filminden daha cok izlenir. puanimi 9,5 yapiyorum. oyunun atmosferini bir oyuna benzet deseniz belki cok alakasiz gelecek ama beyinlerde gecirdigimiz bölümleri bioshock'lara benzetirim. özellikle son kisimda bioshock infinite ortamini cok iyi hissettim. cizgi film grafikleri cocuk oyunu beklentisi yaratabilir ama sirinlikle karanlik arasinda ilginc bir dünyasi var. oyunun ilk baslari belki sizi sikabilir ama her dakika daha eglenceli oluyor. game pass varsa kesinlikle oynayin. ya da oynayacak oyun ariyorsaniz.

    büyük bir stüdyo bu oyunu cikarsaydi kesinlikle game of the year'in en güclü adayi olurdu. ki bu haliyle de almasi lazim bence. oyunda bazi mekaniklerdeki güdüklükler disinda her sey mükemmel. bu güdüklükler bazen gereksiz düsmemize veya 8 kere ziplayip ciktigimiz yerden düsüp tekrar tirmanmamiza neden oluyor ve bilerek böyle birakilmis olmasi da muhtemel.

    edit 2: entry debeye girmis. oyun basinini elestirdik madem, isini iyi yapanlari da övelim. türkiyeden 2 kanalin oyun hakkinda incelemesi var. vallahi de billahi de reklam yapmiyorum. ikisinin de baska videosunu bile görmedim. disket kutusunun videosunu ilerlete ilerlete izledim dün gece oyunu bitirdikten sonra, digerini izlemedim bile. ama sonunu acip ne demis diye baktim. ikisini de hala takip etmiyorum. simdi takibe alacagim.

    1. disket kutusu oyun incelemesi:
    https://www.youtube.com/watch?v=urliyyfseb0

    2: anil keskinbas oyun incelemesi:
    https://www.youtube.com/watch?v=angfc4bzeli

    3. bonus olarak konsol üssünün canli yayini oldu ciktigi gün. ama kanalinda yaptigi haber/sohbet videolarinda lafi gecmedi:
    https://www.youtube.com/watch?v=ckpnwqkb3fi

    edit 3: oyungezer de sitesinde bir inceleme yayinlamis: https://oyungezer.com.tr/…me/psychonauts-2-inceleme

  • bizzat kuzenimin basindan gecti:
    -pardon, ben bir suredir size bakiyorum da, umarim bu sizi rahatsiz etmiyordur.
    -farketmedim.

  • yere düşen hesap makinesinin bozulup bozulmadığını anlamak için 2'yle 2'yi toplamak. 5 çıkarsa düştüğü için olcaktı heralde.