hesabın var mı? giriş yap

  • uzun entry okuyamayanlar için özet:

    - bir grup kadın kafa dağıtmaya beşiktaş'taki "ünlü" turgut vidinli'ye gidiyor
    - gecenin sonunda bu insanlara fahiş ve alakasız bir hesap çıkarılıyor
    - itiraz edilince mekanın kapıları kilitleniyor, kadınlar darp ediliyor
    - polis çağırılıyor, elbette ki polis gelmiyor
    - ne güzel darp ettik ama diye biraz daha darp ediliyor

    daha kısa özet:

    kafa dağıtmaya gideyim derken kafanızda bardak dağılsın istemiyorsanız turgut vidinli'ye gitmeyin annem.

  • eğitim kurumlarını teröristler mi ele geçirdi bu ne hal, pkk kampına adam mı yetiştiriyorlar her gün başka bir rezillik. oğlunun yetmiş yaşındaki adama tekme tokat girmesine göz yuman müdürün denetimindeki okuldan ve öğrencilerden kime ne hayır gelecek.

  • mekan: bilardo cafe

    yan masa... arkadaşın kafası güzel.

    -: madboy naber birader.
    madboy: iyidir, senden.
    -: iyidir. ufak bi işim var birader uğrıcam.
    madboy: burdayız.

    -: zerrin, gel bakayım az.

    gelir zerrin.

    -:otur bakayım şöyle.
    zerrin: efendim.
    -: şimdi bana bak, tipime bak, şeklime bak, konuşmalarıma bak. baktın mı?
    zerrin: tamam. evet?
    -: şimdi ben bu şekil sana gelsem çıkma teklif etsem kabul eder misin?
    zerrin: ederim.
    -: tamam eyvallah. teşekkür ederim. neslihan gelicek birazdan o'na teklif edicem. antrenman yapıyorum.
    zerrin: gideyim mi ben?
    -: tamam. saol.

  • geçen sene 7-8 liraydı neden 20 oldu demiyor da adam 27den 20ye düşüşünü kutluyor. teşekkürler akape.

  • absürt, anormal ama normal aynı zamanda. çocukluk hayali imiş, gerçekleştirmiş. ne var yani?
    sosyal hayatta ve medyada beğeni için kırk türlü maymunluktan daha elim değil.

  • bununla dalga geçen ülkü ocağı kaçkınları hayatları boyunca bir kişinin karşısına tek başına çıkamamıştır.

  • 1885-1957 yılları arasında yaşamış, hitler'in en sevdiği fotoğrafçı. babası gibi fotoğrafı seçmişti hoffmann. 1908'de doğru yerde, doğru zamanda olması ve çektiği bir kaza fotoğrafı ününün pekişmesine sebep oldu. bundan sonra, en azından uzunca bir süre, yürü ya kulum hikâyesi...
    ertesi sene kurduğu atölyesi ile basına fotoğraf sağlamaya başladı. tematikleri arasında savaşın eşiğindeki almanya'nın politik yaşamı, figürleri, bilim adamları, modacıları sayılabilir. birinci dünya savaşı'nın kopması ile birlikte önceleri münih'te çalışmaya devam eden sin, savaşın son yılında fransa'da cepheye sürülmüştü. savaşın bitimi ile birlikte tekrar eski işine döndü. yavaş yavaş aşırı sağ eğilimli oluşumlarda yerini almaya başladı. dietrich eckart ve völkischer beobachter eksenine yaklaştı.
    1920 yılında nsdap üyesi oldu ve giderek sivrildi. birkaç sene sonra almanya'da yükselen bir adamın, portrelerini çekiyordu. bu adam, ileride çok yakın dostu da olacak, adolf hitler idi. hoffmann, partinin yayın organlarında, propaganda metinlerinde hep imzası olan isimlerden biri olmuştu. büyük bir servete kavuştu. führeri ile olan yakın ilişkisi, kızı henriette'nin baldur von schirach ile olan evliliğinde iyice ayyuka çıkmıştı; hitler, şahit olduğu düğünde, genç evli çifte bir de köpek hediye etmişti.
    1937'de açılan grosse deutsche kunstausstellung sergisi için hitler tarafından eser seçmekle görevlendirildi. bu arada bir de kendisine profesör ünvânı bahşedilmişti. entartete kunst sergisi için oluşturulan komisyonda da yer aldı; nazilerin sanat terminatörlerinden biri oldu.
    ikinci dünya savaşı bittikten sonra hapse konan ismin arşivi bir manada, olanların ya da bir tarihin vesikalarıydı. yargılandı, 1950'de tutukluluk hâline son verilen hoffmann, 1957 yılında münih'te ölmüştü.

  • mevzudan hemen önce will smith gev gev gülüyor. adama çaktıktan sonra da dönerken gülmemek için kendini zor tutuyor gibi gözüküyor. bana(!) nedense karşılıklı kurgu gibi gelen olaydır. muhtemelen popüleritesi düşmüştür piyasa yapmaya, konuşulmaya çalışıyordur.

    edit: iş yerinde tekrar izledim. adam gi jane şakası yaptıktan sonra will smith gülüyor, kadın gülüyor. kameranın onları çektiğini fark ettikten sonra kadın güldüm ama bozuldum pozlarına giriyor. kadraj sahneye dönüyor will smith'in geldiğini görüyoruz, tokat geliyor will smith sırıtmakla sırıtmamak arası bir pozla yerine dönüyor yerine döndüğünde az önce sırıtan adam çoook sinirli bir şekilde eşimle böyle konuşamazsın pozları kesiyor. gerçekse de fake'se de çok çiğ duran mevzudur. ben oyumu kurgudan yana kullanıyorum.

  • (bkz: fener ol) kampanyasının gerçek adıdır. böyle olsa daha samimi olurdu en azından.

    milyon dolarlık futbolcuların depolarını fullemek için hazır mısınız?