ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
sahibinden.com ölücüleri
-
bundan 1-2 ay kadar önce playstation 3 satışa koymuştum ve bu siteden de bir ilan yayınladım. bir ay içerisinde türlü abukluklarda teklif aldım. öyle böyle değil ya. 600 lira dediğim ürüne "buna 300 veririm, bu fiyatın üstünde bulursan da şanslısın" diyecek kadar. bir süre sonra sanalpazar'da sattıktan sonra ilanımı silmedim ve gelen abuk mesajlara aynı abuklukta cevaplar verdim. bir tanesini birebir aktarayım:
a: 400 tl (ulan öküz, bir merhaba der selam verir insan)
b: 410 tl
a: uyar
b: 420 tl?
a: olmaz
b: :( ben de o zaman konsolu 400'e başkasına veririm :p
a: 420
b: yok kardeş çok kırdın beni artık 450 versen ancak satarım.
a: tamam son fiyat
b: sana yok ps ms satmıyorum
çok fazla ürün satan biri olmadığım için sahibinden şöyledir böyledir diyemem ama gelen tekliflerin hemen hemen hepsi bunun gibi mezarcılığın, ölücülüğün son noktasıydı. bir de adamı keriz yerine koyma çabalarına tilt oluyorum. tek akıllı sensin allahın çomarı.
mars'ta top bulunması
-
sabrinin şutlarından birinin sonucu olması çok muhtemeldir.
makam aracının içi su dolu teslimi
-
"kamu kurum ve kuruluşlarına ait, kamu hizmetine tahsis edilmiş veya kamunun yararlanmasına ayrılmış yer, bina, tesis veya diğer eşya hakkında,
sona ermiş olsa bile, görevinden ötürü öç almak amacıyla bir kamu görevlisinin zararına olarak, işlenmesi halinde,
fail hakkında bir yıldan dört yıla kadar hapis cezasına hükmolunur."
(bkz: tck madde 152)
yeminli tercümanın ateist olduğunu öğrenmek
-
an itibariyle günümün içine etmiştir. ulan ihale var sabah, bu güya yeminli tercüman olan lavuğa da ispanyolca kalite belgelerini çevirttirdim... neyse efendim, eleman facebook'tan eklemiş beni yarım saat önce, artık neyine güvendiyse... ben de kabul ettim fazla kurcalamadan. girdim profiline geziniyorum ne ayak lan bu deyu... bir baktım ki darwin'i, evrim ağacı'nı, karikateist'i vb. sayfaları beğenmiş. kan beynime sıçradı bunları görünce. "ateist misin lan sen it" diye sert bir mesaj attım facebook'tan. "evet abi" yazdı. "senin ben mına koyim emi! hani yeminli tercümandın lan sen! kuran'a filan el basmadın mı sen" yazdım, "annemin üstüne yemin ettim ben abi" dedi. daha fazla yazamayacağım. :( hayır amk ben de ateistim de kariyerim tehlikede resmen şu an. :(
birinin izmirli olduğunu anlama yolları
-
sizin sormanıza gerek yoktur, mutlaka şehir muhabbetlerinde kendilerinin izmirli olduğundan hep bahsederler.
ümit özdağ'ın imamoğlu'na destek yok mesajı
-
''oklondon bolo goçormo okrom'' sen kimsin lan gevşek mhp elemanı? triplere bak, 2 ergen övgü yazdı diye kendini polat alemdar sanmış mq japonyalısı.
çaydanlık kelimesindeki dan
-
gereksiz bir dan.
çaylık de geç amua goyim.
20 haziran 2022 metin cihan tweet'leri
yaran olaylar
-
istanbul dışında ikamet eden kuzenin anaokuluna giden kızına proje ödevi verilmiştir. projeye göre önce eldeki malzemelerle bir oyuncak bebek yapılacak ve bebek muhtelif yerlerde gezdirilip bir günlük tutulacaktır. fakat her nedense bebeğin şehir dışında bir yere gitmesi de şarttır. "nolucak yeaa, göndermiş gibi yaparız, günlüğe de döktürürüz bir güzel" desen de yemiyorlar. kanıt olarak fotoğraf sunmak lazım. hal böyle olunca da tek çare olarak bebeğin şehir dışı gezisi için istanbul seçilmiştir. bebek, günlüğüyle birlikte taa istanbul'a gönderilmiş ve dayı tarafından alınıp getirilmiştir.
istanbul'da bulunan aile bireyleri tarafından proje son derece ciddiyetle karşılanmış, herkes canla başla çalışmış, bebek herkesin evinde yatıya kalmış(!), tüm ayrıntılar günlüğe yazılarak hepsiyle ilgili kuzene rapor verilmiştir. fakat dayımın yaptığı çalışmalar adeta projeyi başka bir boyuta taşımış, öğrendiğimde de beni kahkahalara boğmuştur.
meğer benim koskoca dayım, bezden falan yapılmış bildiğimiz oyuncak bebeği de almış istanbul turuna çıkmış. beyazıt kapalıçarşı senin, eminönü benim dolaşmışlar bütün gün. öyle bir keyifle anlattı ki, sanırsın adam hayatının gezisini yapmış. geziyi ölümsüzleştirmek için çektiği hatıra fotoğraflarından sonrasını pek dinlemedim, dinleyemedim:
http://i.hizliresim.com/jqvagy.jpg
http://i.hizliresim.com/jqva9y.jpg
http://i.hizliresim.com/o01j5m.jpg
ya, 57 yaşında bir adam düşünün. oyuncak bebeği almış, oraya buraya koyup fotoğrafını çekiyor. "abi hayırdır?" diye soruyorlar, "hiiç, gezdirmeye çıktım" diye istifini bile bozmuyor. gülmeyeyim dedim, sonra kahkahalarımız birbirimizin suratında patladı. neyse ki dayım sayesinde ailece projeden alnımızın akıyla çıktık. fotoğrafları kuzenime mail attım, kahkaha atmaktan konuşamasalar da teşekkürlerini ilettiler. şimdi dayım diğer velilerden kendi bebekleri için gezi teklifi alıyor, mutluyuz gururluyuz.
hastası olunan sözler
-
"iki biradan sonra herkes herkesi sever.
sen beni kahvaltıda sev"
#şiirsokakta
gelmiş geçmiş en karizma poz
-
bazıları aşağıdadır. bu kişileri seversiniz sevmezsiniz ayrı, ama verdikleri pozlar karizma sözcüğünün sözlükteki karşılıklarıdır;
dönüp bakan marlon brando; https://i.hizliresim.com/nznqlq.jpg
arkası dönük jim morrison; https://i.hizliresim.com/z9pyzk.jpg
sigarasını yakan gary oldman; https://i.hizliresim.com/76dgwa.jpg
heisenberg reis; https://i.hizliresim.com/z9pypk.jpg
sigara içen david lynch; https://i.hizliresim.com/6jbzgk.jpg
rahmetli sadri alışık; https://i.hizliresim.com/jyp7rg.jpg
su altı antremanında muhammed ali; https://i.hizliresim.com/ygpgad.jpg
sir david beckham; https://i.hizliresim.com/qvndna.jpg
rakip takımın yarısını karşısına almış maradona; https://i.hizliresim.com/epn109.jpg
el üstünde tutulan iggy pop; https://i.hizliresim.com/a1nlv7.jpg
görebileceğimiz diğer karizmatik pozlar;
james dean'in birçok fotoğrafı.
al pacino'nun birçok fotoğrafı.
daniel day lewis'ın birçok fotoğrafı.
mickey rourke'un birçok fotoğrafı.
atatürk'ün bütün fotoğrafları.
az bilinen, hüzünlü ama karizmatik bir örnek; https://i.hizliresim.com/z9pyoa.jpg
edit: linkler güncellendi.
vedat milor'un rakıya giydirmesi
-
kendi ağzından dile getirdiği tezidir. yazının ana teması rakı balık uyuşmazlığıdır.
.......................
rakı yüzde 40 veya üstü olan yüksek alkollü bir içecek. ayrıca aromatik açıdan çok fukara. örneğin iyi bir şarapta aşağı yukarı 200 civarında aromatik not veya nüans var. rakıda ise iki veya üç. yüksek alkollü ve tekdüze bir içki. damağı uyuşturuyor ve mideyi kazındırıyor. bu durum meyhane ve balıkçıların işine geliyor tabii. müşteriler ne yediklerinin pek farkına varmıyor rakı içince. özellikle de soğuk ve sıcak mezelerden sonra sıra balığa geldiğinde, müşterinin damağı hiçbir nüansı anlayamayacak durumda oluyor. ezine peyniriyle rakıya eyvallah. ama yemekle içki içecekseniz şarap, yoksa mineral açısından zengin doğal kaynak suyu derim...
edit:
1– biraz aşağıda verilmiş ama kaynak vedat beyin hürriyetteki köşesidir.
2– "giydirme" kelimesi sırf başlık ilgi çeksin diye değil özellikle rakıseverlerin algısı ve rakıya bağlılığı düşünülerek tercih edildi. biraz fanatik bence rakıseverler.
3– rakı senede bir kere içerim sağlam olacak şekilde. şarap ise iki yılda bir belki bir kadeh içerim. iki içkinin de fanatiği değilim. naçizane alman ve belçika biralarını severek tüketirim.
4– babam şarap yapar. posa halindeki, sıkımı bitmiş üzümü komşumuz alır rakı yapar. bu, bilenler için rakıyı ikinci derece içki konumuna düşürebiliyor nedense.
5– yazar haklı,katılmamak mümkün değil. ama yazısının hiç bir yerinde rakı ve içenlerini lanetlemiyor. bundan maada türk biraları hatta türk pizzaları için yaptığı sert eleştirilerde de son derece haklı bence.