hesabın var mı? giriş yap

  • 2000 senesinden günümüze futbolda beni en çok etkileyen 10 bireysel maç performansını müsabakaların zorluk seviyesi ve taraftarlar için önemini de hesaba katarak (zaten diğer türlü halı saha maçlarına kadar gidilebilir fakat yine de bu harikulade performansları kendi aralarında neye göre sıraladığımı belirtmiş olayım.) arşivlemek istedim. ilk 10'da 11,5 performansa değinmiş bulundum ve sanırım mansiyon ödülleriyle bu sayıyı 15'e tamamlayacağım.

    skorlar maçın özet görüntülerine gider.

    10- dimitiar berbatov vs liverpool fc (premier lig 2010/11 sezonu)

    berbatov birbirinden şık iki kafa ve muazzam bir röveşata golüyle hat trick yapıp takımını 3-2'lik galibiyete taşıyor. sezonu manchester united şampiyon, berbatov ise gol kralı olarak tamamlıyor.

    (bkz: 19 eylül 2010 manchester united liverpool maçı)

    9- listenin 9 numarası için birbirini andıran iki farklı kariyer maçı:

    a. andrey arşavin vs liverpool fc (premier lig 2009/10 sezonu)

    arşavin topu iki kez sağ, iki kez de sol ayağıyla kaleye zımbalayıp 4-4'lük geceye damgasını vuruyor. kahramanımız 90. dakikada kaydettiği dördüncü golünden önce müthiş bir depar atıyor ve bu golün sevinci de ayrıca unutulmazlar arasına giriyor.

    (bkz: 21 nisan 2009 liverpool arsenal maçı)

    b. mark viduka vs liverpool fc (premier lig 2000/01 sezonu)

    son golü ofsayt olsa da viduka, tüm yeteneklerini sergilediği dört klas golle dönemin aranan 9 numaralarını tanımlıyor. (üçüncü goldeki dönüşe dikkat!) maçı 4-3 kazanan leeds united, aynı sezon şampiyonlar ligi'nde yarı final oynuyor ve premier lig'i 4. sırada bitiriyor. liverpool ise uefa kupası'nı kazanıyor.

    (bkz: 4 kasım 2000 leeds united liverpool maçı)

    8- thierry henry vs inter milan (şampiyonlar ligi 2003/04 sezonu 1. grup aşaması)

    henry'nin inter savunmasının içinden topu gezdire gezdire geçtiği, henry - fredrik ljungberg - robert pires üçlüsünün inter'i dinlene dinlenene haşat ettiği maçın skoru 1-5. öncesinde inter'in highbury'den 3-0'lık galibiyetle ayrılması arsenal'i* kızdırmış, giuseppe meazza'da henry iki gol ve iki asistle klasını konuşturmuştur.

    (bkz: 25 kasım 2003 inter arsenal şampiyonlar ligi maçı)

    7- robert lewandowski vs real madrid (şampiyonlar ligi 2012/13 sezonu yarı final ilk maçı)

    şampiyonlar ligi yarı finalinde real madrid'e dört tane sallamak kaç futbolcuya nasip olur? lewandowski'nin bundan böyle dünyanın en iyi santraforlarından biri olarak anılması gerektiğini, arşavin'inkini hatırlatan gol sevinciyle ilan ettiği maçın sonucu 4-1.

    (bkz: 24 nisan 2013 borussia dortmund real madrid maçı)

    6- ronaldo luis nazario de lima vs manchester united (şampiyonlar ligi 2002/03 sezonu çeyrek final ikinci maçı)

    ronaldo 2002 dünya kupası'nın ardından 45 milyon euro bonservis bedeliyle yolunu tuttuğu real madrid'deki ilk sezonunda, fiyakasına yakışır bir şekilde old trafford'da hat trick yapıp stadça ayakta alkışlanıyor. ilk golünden sonra ingiliz spikerin* "heartbreaker!" deyişi olacakların habercisi gibi. maçı manchester united 4-3 kazansa da bu sonuçla yarı finalde juventus'un rakibi real madrid oluyor.

    (bkz: 23 nisan 2003 manchester united real madrid maçı)

    5- vitor borba ferreira rivaldo vs valencia cf (la liga 2000/01 sezonu)

    şampiyonlar ligi'ne katılma mücadelesi veren iki takımı ligin son haftası camp nou'da birbirine kırdıran maçta "rivaldo - baraja* - rivaldo - baraja" şeklinde sıralanan gollerle 90. dakikaya 2-2 eşitlikle giriliyor. beraberlik valencia'ya yetecekken rivaldo ceza yayı içinden tüm zamanların en güzel röveşata gollerinden birini atıp fc barcelona'yı ipten alıyor: 3-2 rivaldo'nun bu maçta attığı diğer goller de çok güzel. valencia kadrosundan bazı isimler: canizares, ayala, baraja, albelda, aimar, kily gonzalez, carew, ilie

    (bkz: 17 haziran 2001 barcelona valencia maçı)
    (bkz: rivaldo'nun valencia'ya attığı gol)

    4- ronaldinho gaucho vs real madrid (la liga 2005/06 sezonu)

    aslında bir önceki sezon barcelona'nın kendi evinde 3-0 kazandığı el clasico'dakine* yakın bir oyun sergilemiştir ronaldinho. o maçta 1 gol ve 1 asistle, bu maçta ise 2 enfes golle oynamıştır. gol ve asistleri bir kenara, bu maçlar ronaldinho'nun topla hemen her buluşmasında futbolun en tepesinde yer aldığını gösterdiği, başta michel salgado olmak üzere real madrid savunmasını tarumar ettiği ve en baskın oynadığı maçlarından ikisidir. santiago bernabeu'da 0-3 biten ve stadı dolduran madridista'ların ronaldinho'yu ayakta alkışladığı karşılaşmada real madrid ilk 11'inde yer alan bazı isimler: casillas, carlos, beckham, zidane, raul, ronaldo

    (bkz: 19 kasım 2005 real madrid barcelona maçı)

    3- zinedine zidane vs brezilya milli futbol takımı (2006 dünya kupası çeyrek finali)

    zidane'ın ne kadar omo varsa, ne kadar persil varsa, ne kadar tursil varsa; ne kadar temizlik malzemesi varsa, alayını alıp commerzbank arena'ya* döktüğü ve son dünya kupası şampiyonu brezilya'yı orada üç defa değil kırk defa yıkadığı, kurularken de henry'e harika bir asist yaptığı maç 1-0 fransa'nın üstünlüğüyle bitiyor. maçta çitilenen isimlerden bazıları: lucio, cafu, carlos, ze roberto, juninho, kaka, ronaldinho, ronaldo, adriano, robinho

    2- lionel messi vs bayern münih (şampiyonlar ligi 2014/15 sezonu yarı final ilk maçı)

    aksiyonun boateng'in vurulduğu sahneyle zirveye çıktığı ve messi'yi "alien" rolünde izlediğimiz maç 3-0'lık barcelona galibiyetiyle sonuçlanıyor. messi 2 gol ve 1 asistin ötesinde öyle büyük oynuyor ki bazı pozisyonlarda suarez ve neymar'ın messi'ye ayak uyduramadığı görülüyor, barcelona adeta messi'nin overqualified'lığı nedeniyle tarihi farkı kaçırıyor.

    boateng'in vurulma anı
    messi'nin maçtaki tüm performansı

    (bkz: 6 mayıs 2015 barcelona bayern münih maçı)

    1- lionel messi vs arsenal (şampiyonlar ligi 2009/10 sezonu çeyrek final ikinci maçı)

    senelerdir moralim bozuk olduğunda messi'nin bu maçtaki gollerini izliyorum. staddaki coşkulu atmosfer, yağan yağmur, messi'nin yoktan var ettiği muhteşem goller... uzaktan gol, aşırtma gol, çalımlarla ceza sahasına girilip atılan gol... bacak arası bile var. messi bu maçta 22 yaşında.

    4-1 biten karşılaşmada messi'nin tüm performansı

    (bkz: 6 nisan 2010 barcelona arsenal maçı)

    mansiyon ödülleri:

    cristiano ronaldo'un 2014 dünya kupası playoff'unda 3-2 biten isveç maçındaki hat trick'i (isveç'in 2 golü de ibrahimoviç'ten gelmişti. bu sonuçla dünya kupası'na portekiz katıldı.), fabio cannavaro'nun 2006 dünya kupası yarı finalinde almanya'ya karşı yaptığı kusursuz savunma (del piero'nun golündeki atağı da 120. dakikada büyük bir azimle kendisi başlatmıştı.) ve gheorghe hagi'nin sahanın en yaşlısı olarak çıktığı (35 yaş) 1999/00 sezonu uefa kupası yarı finalinde leeds united karşısında yaptıkları (oyuncuların futbolundaki olgunluğu spektaküler hareketlerle süslemesi bakımından zidane'ın brezilya maçını anımsatıyor. bu maç ayrıca entry'de anılanlar arasında staddaki baskı ve gerilimin en yüksek olduğu maç. leeds united'ın o dönemki konumuna viduka'dan bahsederken değinmiştim.) unutulmamalı.

    14,5 etti. yerel bir (0,5) örnekle 15 diyelim: "arena'da sneijder", "#macuzatmalarasigar" hashtag'i taşısa da türkiye'de son 20 senenin en çok konuşulan bireysel derbi performansı.

    edit: dün sayısız mesaj aldım. entry’e ilgi gösteren herkese çok teşekkür ederim. lewandowski'nin 9 dakikada attığı 5 golü neden yazmadığım çok soruldu. wolfsburg o sezonu bayern'in 43 puan gerisinde ve -2 averajla bitiriyor. başlarken belirttiğim gibi, listeyi çok daha denk takımların bıçak sırtı maçlarından oluşturdum. yoksa tabii ki "9 dakikada 5 gol" hala söylerken bile şaşırtan, fantastik bir olay. daha farklı bir değerlendirmede mutlaka üst sıraları zorlaması gerektiğini düşünüyorum.

  • şu emre mordan topu tekte alırım diyerek kayan ukraynalı futbolcu kim? emre topu bir sola çekti, herifçioğlu o kaymanın şiddetiyle kameranın kadrajından çıktı, bizim eve geldi. oturduk çay, sigara muhabbet ediyoruz.

    debe editi: bir gün her nefs debe'yi tadacaktır.

  • çok acayip ya.

    adam 3.5 milyonu ülkeye sokuyor. oylar artıyor..

    ülkeden göndercem diyor yine oylar artıyor..

    lan dünyada ne olsa bunlara yarıyor..

    suriyeliler gitsin tabi gitsin de..

    giderlerken şu bizim 30 kağıdı da koysunlar kenarıya.

  • büyük bir rezalettir.

    aramızda hala böyle güzel insanların olması ise küçük bir tesellidir.

  • bazen isterdim ki, oğlumla konuşurken, amerikan filmlerindeki gibi; "bak evlat ben küçükken babam bana şunu demişti" ya da " dedem derdi ki" diye başlayan cümleler kurmak, ona bilge bir akrabamdan, ya da sadece sıradan bir söz söyleyerek beni ta çocukluğumda bile etkileyebilen annemin bir lafını örnek verebilmek isterdim gerçekten. ama bakıyorum bakıyorum, arıyorum tarıyorum, yok ulan, bir tane ilaç olsun diye beni ciddiye alıp bir şey diyen olmamış mk.... ya "atkını sıkı sar üşütürsün" demişler, ya da "oğlum şu bakkaldan bi ekmek al eve gelirken" demişler. insan iki özlü söz eder, o yıllarda aklını alır evladının değil mi be hey ebeveynlerim.

    amerikan filmlerinde en çok buna özeniyorum aq... işe bak

  • erkan can'la dandik bi pastanede sigara içtim.

    adamla sadece fotoğraf çekilelim istedim.

    "gel şurada bi yerde çay içelim" dedi.

    kral adam.

  • 94 ışık yılı nasıl bir mesafeyi tabir eder onu bir şey yapalım önce.

    malumunuz ışığın hız sınırı evren içinde saniyede 300bin km. ışık dakikada 18 milyon kilometre gider istese. bu da saatte 1milyar 80 milyon km gitmek demek oluyor ki ben hızdan korkarım yavaş gitsin.

    ışık yılı nedir? ışık yılı ışığın saatte değil de yılda gittiği mesafedir. peki bir yılda kaç saniye vardır? ohooo! bunu mu hesaplayacağım amk!

    tamam! yılda kaç saat vardır onu şey yapalım.

    365 gün çarpı 24 saat eşittir 8.760 saat. vay! demek ki bir saatte 1 milyar 80 milyon km giden ışık bir yılda 9 trilyon 460 milyar 800 milyon km hızla gidebiliyor. yani bu hızla giderseniz bu mesafedeki bir yere 1 yılda ulaşırsınız. hem de tek vesait. tamam.
    şimdi bunu 94 yılla çarpın. 889 trilyon 315 milyar 200 milyon km mesafe ediyor. 94 yıl ışık hızıyla gitseniz alacağınız mesafe bu. osman gazi köprüsünü kullanırsanız 889 trilyon km!

    uzak. ben gelmiyorum...

    *******************************

    bilgi dolu edit: can ciğer kuzu sarmalarım! ortalık karışmış düzen bozulmuş, yetiş ya carl sagan yetiş ya cosmos diyoruz. iş bu türkçe altyazılı 8. bölüm, uzay ve zaman yolculukları üzerinedir ve kafayı tertemiz yapar, izleyin, izletin...

    yalnız demek istediğim bir şey var, bölümü izleyecek olanların da karşısına çıkacak olan bir şey: 94 ışık yılı demek, 94 yıl demek değil! yani şöyle: ışık hızında 94 yıl gidecek bir cihazı uğurladık eve döndük diyelim. o cihaz 94 ışık yılı sonunda hedefine vardığında; affınıza sığınarak söylüyorum ama dünyada 134.100 yıl geçmiş olacaktır!!! görelilik kuramı ahan da budur! yani sen ışık hızında 1 gün gidersin ama dünyada 4 yıl geçer...
    yani beyler bayanlar karadelikten kayanlar, bu mesaj 134 bin 100 yıl önce yollanmış; hadi osman gazi köprüsünü kullandı diyelim: 134 bin yıl!

    beynim ısındı bana müsaade mübarekler. ademle havva masalına inanmayı hiç bırakmayacaktık. gördün mü başımıza geleni?! *

  • sabah kahvalti hazirladigim oglumun, gec kaldim diye hafif yollu beni azarlayip cikmasinin ardindan..

    "sabahki okuzlugum icin ozur dilerim, sabahin korunde kahvalti hazirlamissin ve ben tam bir okuz gibi davrandim. ozur dilerim guzellik"

    diye, mesaj atmasi. iyi ki dogurmusum dedim sabah sabah...

  • dakkasında kabul edeceğim şey.

    suriye'ye iltica eder ordan tekrar türkiye'ye sığınır krallar gibi yaşarım.

  • kristof kolomb'u motive eden para kaynaklarinda biridir. vakti zamaninda venedik'i o kadar ihisamli yapan esas baharat olup, bu sehirde kendi borsasi kurulmustu. zira karabiber avrupaya buradan dagitiliyordu. anavatani hindistandir.