hesabın var mı? giriş yap

  • ulan basligi acan ahlaksiz adam, dinlememissin bile. adam gitmis ormancilarla konusmus daglarin icine girmeyin belli yerler belirleyin buralari sogutun demis. adamda gitmis cebinden parasiyla bot erzak malzeme almis onunla ugrasiyor. kufr edecegim dava edip para kazanmaya calisacaksin ahlaksiz.

  • ülkede uzun zamandır görülmeyen agresif seküler davranışı zannedip bir sevinçle/hevesle tıkladığım fakat kendi halinde eğlenen insanlar gördüğüm eğlence. iyicene pıstırdılar sizi, kimseye rahatsızlık vermeden normal eğlenmenizde bile lokmalarınızı sayıyor, ne yiyip içtiğinize karışıyorlar, siz de bunu normal karşılıyorsunuz.

    nasıl olsa her halükarda mağdurlar, bari gerçekten mağdur olsunlar istedim, olmamış. ı-ıh.

  • dünyanın aslında nasıl işlediği, çocukluk ve gençlik günlerinin uçup gittiği, insanların vahşi hayvanlar gibi hayatta kalabilmek için birbirini yediği, adeta sosyal bir darwinizmin dünya genelinde hakim olduğu gerçeğidir. ha birde lisedeyken kopya vermeyen, ödevleri sürekli hatırlatan tiplerin notlarını paylaşmayan, hatta bildikleri hiçbir şeyi paylaşmayan tiplere evrilerek bu seleksiyondan kurtuldukarı gerçeğidir.

  • çoraplarını çıkarıp çocuklarının ellerine takmış, donmasınlar diye. çocuklarıyla sıcak bir yuvada yaşamak varken donarak ölmesi bu dünyanın ne kadar adaletsiz ve iğrenç bir yer olduğunun ispatıdır.

  • bir yemek öğünü değil de daha çok "espresso içmeden önce bir şeyler atıştıralım" modundadır. italya' daki ilk sabahınızda önünüzdeki reçel ve kruvasanları görüp de hassiktir (kahvaltıda şekerli şeyler sevmeyenlerdenim) dedikten sonra, birlikte geldiğiniz ekipteki abinin yanında getirdiği poşetten peynir, zeytin ve bursa domatesi çıkardığı an, aslında ne kadar dandik bir kahvaltı olduğunu daha iyi anlarsınız.

  • kabus gibiydiler.

    meltem cumbul ne? oyuncu. meltem cumbul ne? sunucu. meltem cumbul ne? şarkıcı. meltem cumbul ne? kültür elçisi. meltem cumbul ne? bir on parmağında on marifet.
    ülke olarak kollektif basiretsizliğimizin ve yetenekli insan çıkarmadaki kuraklığımızın sembolüydü maşallah.

    güzel desen? tam değil. çok çirkin de diyemezsin.
    ne tam yetenekli, ne de tamamen yeteneksiz.
    ne sahnede harikalar yaratıyor, ne de tamamaen rezil oluyor.

    bir garip sıkışmışlık, tarifi zor bir anlamsızlık vardı kadında. "ülkecek modern oluyoruz abi, evropa standartlarında sanatçı çıkarıyoruz!" hezeyanlarının iç karartıcı bir yan-ürünüydü besbelli. allahtan geçti gitti bu yıllar da, rahata erdik...

    dikkat ederseniz meltem cumbul'un yerini kimse doldurmadı (dolduramadı demiyorum)
    bunun nedeni ise kuşkusuz, doldurulmasına ihtiyacımız olmayan bir boşlukta durmasıydı.

  • temel:
    - "ula fadime, ha bana oyle bir hakikat soyle ki, hem sevuneyum hem de uzuleyum..."

    fadime:
    -"ula temel, bütün arkadaşlarının içinde en buyuk senunki!"